Her şey olabilir translate Spanish
1,350 parallel translation
Kaygım şu ki, bir çadırın altında her şey olabilir.
Me preocupa que todo puede pasar bajo una tienda.
Elma şarabı dışında her şey olabilir.
Cualquier cosa menos sidra.
- İstediğin her şey olabilir.
- Puede ser como usted quiera.
Her şey olabilir.
Cualquier cosa.
10 km. koşmuş, şimdi bacağı ağrıyor. Kim bilir? Her şey olabilir.
Le duele la pierna después de correr 10 km. Podría ser cualquier cosa.
Her şey olabilir.
Podría ser cualquier cosa.
Motor yağından baska her şey olabilir.
Oh, mientras no sea aceite de coche.
- Gerçekten de her şey olabilir.
- Sí, donde cualquier cosa puede pasar.
Böyle bir mesaj, her şey olabilir.
Un mensaje así puede significar muchas cosas.
Başka bir şey isterseniz aramaktan çekinmeyin. Her şey olabilir.
Si necesita cualquier cosa, lo que sea, llame.
Üniversitede dışında her şey olabilir.
Cualquier otra cosa menos la Universidad.
Fen bilimleriyle ilgisi olduğu sürece her şey olabilir.
Lo que sea que sea biología.
Çingene Kasabası'nda her şey olabilir...
- Cualquier cosa puede pasar aquí.
Peynirli her şey olabilir.
Todo con queso.
Sanırım demek istediğim şu, bu uzun bir yarış ve her şey olabilir.
Quiero decir que es una carrera larga y puede pasar cualquier cosa.
Bu adam her şey olabilir.
Este tipo puede ser cualquier cosa, puede ser...
Bay breeze dışında her şey olabilir.
Todo, menos una "Brisa Marina".
- Fransızcada. - Her şey olabilir.
Puede ser cualquier cosa.
Her şey olabilir!
Lo que sea.
Doğru kişiyi biliyorsanız, her şey olabilir diyor.
Dice que todo es posible si conoce a la gente correcta.
Uluslararası sularda, ıssız adalarda her şey olabilir.
En aguas internacionales, en una isla desierta, quizá.
İki kişi bir hücreyi paylaştığında, her şey olabilir kuzen.
Todo puede ocurrir cuando dos personas comparten una celda, amigo.
"Çünkü iki kişi bir hücreyi paylaştığında, her şey olabilir kuzen.."
"Porque todo puede suceder cuando dos personas comparten una celda, primo."
- Her şey olabilir.
Podría pasar cualquier cosa.
Hemen mahkemeye gidilirse her şey olabilir.
Ahora podría ir a juicio y podría pasar cualquier cosa.
Yani kıtlık dışında her şey olabilir.
Básicamente, sería cualquier cosa, excepto hambre.
- Her şey olabilir.
Todo es posible.
- İçinde her şey olabilir.
- Puede ser peligroso.
Her şey olabilir.
Ocurren cosas.
Bize anlatacağınız her şey gerçekten yararlı olabilir.
Cualquier cosa que nos diga puede ser de gran ayuda.
Her kimse sütçü hakkında daha çok şey biliyor olabilir.
Quien haya sido podriamos saber mas sobre el lechero.
- Her şey kızarıklığa sebep olabilir.
- Cualquier cosa causa erupción.
Bunun ortasında ne yaptığını bilmiyorsa her şey söylemiş olabilir.
- No podía decirles nada... si no sabía qué estaba haciendo en el medio de todo esto.
Ona dikkatli olmasını söyledim, dokunanacağı her şey tehlikeli olabilir diye.
Le dije que tuviera cuidado. Que cualquier cosa que tocara podría ser peligrosa.
Eğer yanlış bir hareket yaparsam her şey berbat olabilir.
No quiero asustarla y arruinarlo todo, dando un paso en falso.
Ne kadar ayrıntı olursa olsun... hatırladığınız her şey çok önemli olabilir.
Todo lo que recuerden, por insignificante que sea... puede ser muy importante.
İYİ NİYET DIŞINDA HER ŞEY DÖŞENMİŞ OLABİLİR.
DE TODO MENOS BUENAS INTENCIONES.
Her şey trajik bir kazayla başlamış olabilir.
Quizá todo esto empezó con un trágico accidente.
O bu kasabadaki tek aklı başında kişi olabilir. Bak. Buna göre, her şey dört saate kadar, sonuçlanmalı.
De acuerdo a esto, todo debería acabar en unas cuatro horas.
Her şey olabilir.
Anna, es bastante posible
Kalk! Orada her türlü berbat şey olabilir.
Está todo sucio...
Her şey tıkırında olabilir.
Se puede hacer prolijo.
O pislik her şey için yapmış olabilir dostum.
Pudo haber sido por cualquier cosa, ¿ sabes?
Yani, her şey eskisi gibi olabilir sanmıştım.
Es decir que yo creí que todavía podíamos estar juntos.
Dürüst olmak gerekirse, her iki şey de olabilir.
Honestamente ellos podrían hacer lo que quisieran.
- Her neyse, bu şey ne olabilir?
¿ De cualquier forma qué se supone que hay que hacer?
Demek istediğim doğal yollardan ölmüş olabilir bunun dışındaki her şey tersini söylüyor.
Oh, no, no tan rápido. Puede que haya muerto por causas naturales Pero todo lo que pasó después no lo fué.
Her şey olabilir.
Podría pasarle cualquier cosa
Yüce Arthur Fonzarelli ile her şey gerçek olabilir. - Bu saçmalığa devam edecek misin?
Todo es posible gracias al Dios'Arthur Fonzarelli', hijo.
Bu iyi bir müzik hayatım olabilir mi ya da her şey TRIC'deki geceden mi ibaret, bunu öğrenme şansım.
Es mi oportunidad de saber si tengo un futuro en la música. O si sólo tocaré en el Tric.
Ama oraya dönmem gerek. Çünkü o kadına başına her ne geldiyse, aynı şey Anna`nın başına da gelmiş olabilir.
Pero tengo que volver, pasase lo que pasase a esa mujer podría estar pasándole a Anna en este momento.
her şey yolunda 1390
her şey yolunda mı 840
her şeyin bir zamanı var 23
her şey için teşekkürler 136
her şey bitti 278
her şey iyi olacak 102
her şey için teşekkür ederim 55
her şeyin 49
her şeyim 18
her şeyin bir ilki vardır 44
her şey yolunda mı 840
her şeyin bir zamanı var 23
her şey için teşekkürler 136
her şey bitti 278
her şey iyi olacak 102
her şey için teşekkür ederim 55
her şeyin 49
her şeyim 18
her şeyin bir ilki vardır 44