English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ H ] / Her şey tamam mı

Her şey tamam mı translate Spanish

969 parallel translation
Her şey tamam mı kontrolet.
" Fíjese que todo esté listo...
Her şey tamam mı?
- ¿ Correcto? - Sí, sí. Bien.
- Her şey tamam mı?
- ¿ Le parece que está bien?
- Her şey tamam mı çavuş?
¿ Todo bien, sargento?
Her şey tamam mı?
¿ Va bien así?
- Her şey tamam mı?
- ¿ Todo está bien?
Her şey tamam mı? - Evet.
- ¿ Ha quedado todo claro?
- Her şey tamam mı?
- ¿ Todo bien aquí?
Her şey tamam mı Gérard?
¿ Y, Gérard, se arreglan las cosas?
Her şey tamam mı?
¿ Todo bien?
Şimdi her şey tamam mı?
¿ Todo está bien? Sí, sí.
Her şey tamam mı?
¿ Ya se van, muchachos?
Her şey tamam mı, Marshal?
¿ Todo está bien, sheriff?
- Her şey tamam mı Frankie? - Evet.
¿ Todo listo, Frankie?
- Her şey tamam mı?
- ¿ Todo despejado?
Her şey tamam mı?
- ¿ Todo bien?
- Her şey tamam mı?
¿ Todo está bien?
Her şey tamam mı?
¿ Todo listo?
- Her şey tamam mı?
- ¿ Todo está en orden?
- Her şey tamam mı?
¿ Todo bien?
- Her şey tamam mı?
- ¿ Todo bien ya?
Peki, Mike. Her şey tamam mı? Bay Benedict.
- Bien, Mike. ¿ Todo listo?
Ya başka her şey tamam mı?
¿ Y si no da resultado?
Tamam, ihtiyacınız olan her şey tamam mı?
¿ Está bien, tienes todo lo que necesitas?
Her şey tamam mı? Peki.
¿ Todo en orden?
- Hazır mısın, Kid? - Her şey tamam!
- ¿ Listo, Ringo?
- Her şey tamam mı?
- ¿ Todo bien?
Tamam, yolu açın! Hadi bakalım hepiniz! Her şey bitti!
Basta ya, márchense a sus casas.
Her şey tamam, palyaçoyu oynayacağım.
Trato concluido : haré de payaso.
- Her şey tamam, tatlım.
- Muy bien, señor. - Bueno hija, todo arreglado.
- Benzin, yağ, her şey tamam mı?
- Todo?
Tamam mı? Her şey size bağlı biliyorsunuz.
Muchas gracias, por favor no lo olviden.
Her şey tamam, herhangi bir haber var mı?
Va todo bien, ¿ no hay novedad?
Sanırım her şey tamam. Umarım.
Creo que eso es todo.
Sanırım artık her şey tamam.
Supongo que ya está todo, ¿ eh?
İşaretimle her şey bir anda patlayacak. Tamam mı?
Cuando dé la orden, que explote, ¿ sí?
Her şey tamam komutanım.
Todo listo, señor.
Pekâlâ, sanırım her şey tamam.
Bueno, todo está listo aquí.
Sanırım her şey tamam, beyler.
Eso es todo, caballeros. - Presidente.
Sanırım kameralar hariç her şey tamam.
Bien, creo que ya está todo, excepto las cámaras.
Her şey tamam, kasap memeyi dışarı taşımış, tramvaya binmiş, oturmuş bayan bir şeyin göründüğü işaret etmiş ve kasap bıçağı almış, kesmiş ; bayanın rengi solmuş Tanrım bu gerçekti, diyen kasap kadın kadar çığlık atmadı.
El principio es igual, el carnicero saca la ubre... del matadero, y cuando va sentado en el tranvia, la mujer dice escandalizada, ¡ oiga, algo le asoma de la bragueta! y el carnicero saca el cuchillo. ¡ Y zas!
Maximiliano sen git, ama toplar, tüfekler dinamit dahil her şey ile geri dönmeni istiyorum, tamam mı?
Maximiliano, vete, pero será mejor que regreses con los cañones, armas, dinamita y el resto.
Tamam sevgilim, senin için ben hallederim. Neyse, sanırım her şey söylendi.
No te preocupes, continúo yo.
- Doktordan izin aldı mı? - Her şey tamam.
- ¿ Todo en orden para el doctor?
Sonra her şey tıkırında, tamam mı?
- ¿ Puedo? Bien.
Her şey bitti, tamam mı Jack?
Se terminó, Jack. ¿ Entiendes?
Sadece biraz para kazanmam için bana zaman ver... her şey yoluna girecek. Tamam mı?
Simplemente dame algo de tiempo para ganar algún dinero... y todo irá bien, ¿ vale?
Küçük detayları bir sonuca bağladım ve ana noktaları da halledersem, her şey tamam olacak.
Lo he pensado mucho y he ultimado todos los detalles. ¡ Si consigo recordar los puntos principales, llegaremos a algo!
Tamam, her şey hazır mı?
¿ Está todo listo?
Üzgün, kızgın - mutlu. Her şey mutlu, tamam mı? İşte cevap.
Deprimido, enfadado, feliz, todo es feliz, ¿ no?
Tamam mı? Her şey yolunda?
- Esta bien.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]