English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ O ] / Onun için değil

Onun için değil translate Spanish

1,855 parallel translation
Onun için değil.
No es por él.
Bunu bizim için yaptığını söyle, onun için değil.
Prométeme que lo estás haciendo por nosotros y no por ella.
Hayır, onun için değil. Çünkü hiç kimse Alia evlenirken... onun yanında değildi.
No, la razón es que yo había presenciado.
Onun için değil.
No para él.
- Evet, ama onun için değil.
- Sí, por un poquito.
- Onun için değil.
- Pero no con él.
Annelik kaygılarım onun için değil, çünkü o benim oğlum değil!
Mi preocupación maternal no es para con él, porque no es mi hijo.
Hayır, onun için değil.
No... no para él.
Bak, ben onun için değil, senin için endişeleniyorum.
Escucha. No estoy preocupado por el. Estoy preocupado por ti.
- Rick Astley mi? Zaten bu şey onun için değil mi?
¿ Eso se supone que era esa cosa?
Hayır, onun için değil.
Ah, nada, olvidate.
Benim için çalışıyorsun, onun için değil zaten şu salakla ve şempanze oğluyla uğraşmak yeterince kötü.
Trabajas para mí, no para ella, y ya es bastante malo tener que soportar a Zippy y al chimpancé.
Kurallara değil, dürtülere dayanarak hareket ediyor. Ayrıca dürtülerinin kaynağı onun için belirsiz.
Él no actúa según los principios, pero el impulso y el origen de sus impulsos, son desconocidos para él.
Zor. Çok zor karar. Onun için çok zor bir seçim olmalı, değil mi?
Qué difícil decisión para ella, ¿ no?
Ve doktor olmayı istemediğimden değil ama amına koyayım... bazen merak ediyorum acaba beni doktor olmak mutlu edeceği için mi cesaretlendiriyor yoksa onun mirasını sürdürmemi istediği için mi, anlıyor musun?
Y no es que no quiera ser doctor. A veces me pregunto si me está alentando porque sabe que seré feliz o porque quiere que continúe con su legado.
Onun zaten her an için ölebileceğini biliyorduk, ama bu şekilde değil.
Sabíamos que podía morir en cualquier momento, pero nunca de esta manera.
Bu onun için yeterli değil.
Que esto ya no le basta.
Etraftaki tek canavar o değil. Kesinlikle değil. Hapishane olsun olmasın yarından itibaren daha kötü canavarlar onun için gelecek.
Y yo que tú, pensaría en aumentar la seguridad.
Bana değil, onun için! - Yeni koca geliyor!
¡ No es para mí, es para ella!
- Onun aldıkları için kuponlar geçerli değil artık ha?
Ya no aceptan los cupones para sus comidas, ¿ sí?
Bu onun için gerçekten de pek iyi bir şey değil.
No le hace bien.
Diane da geliyordu ama belli ki hiç kolay değil onun için.
- Diane debía venir. - Discúlpame. - Es evidente que no le es fácil.
Onun peşinde olduğu haritayı çaldığım için mi peşimde yani? Bu hiç doğru değil ama!
¿ Él esta buscándome porque robé un mapa que él buscaba antes que yo?
Mezarları da onun için kurcalamanızı sağlıyordu değil mi?
¿ Y hacía que robaran tumbas para él?
Hayır, senin için iyi değil, ve onun için de iyi değil, ama.. ama diğer uygun erkekler için harika.
No lo es para usted ni lo es para él... pero para otros hombres disponibles... es genial.
Onun için dua ettiğimi biliyorsun değil mi?
Sabes que recé por él, ¿ verdad?
Yapmaya çalıştığımız film de önemli değil onun için.
A él no le importa la película que estamos intentando hacer, ¿ de acuerdo?
- Onun için biraz erken değil mi?
¿ No es todo esto un poco prematuro? - ¿ Perdón?
bu çok kötü söz gibi değil. Bu onun için.
Lo es para él.
Sizlerin ve bugünün hatırına sağlığı için şükranlarımı sunuyorum, onun hatırına değil.
Brindo por su salud por ti y por ser Navidad.
Onun için yapmadım parti için de değil.
Yo no lo hago por él, ni siquiera por el partido. ¿ Y por quién?
Adam gazeteci, cevap için zorlamak onun işi, değil mi?
Es un periodista, así que ése es su trabajo, ¿ verdad?
Onun için endiselenme. Zaten artik aramizda degil.
No te preocupes por Omar, ya no está con nosotros.
Ne olursa olsun, onun için değer, değil mi?
Qué diablos, ella lo vale ¿ verdad? .
Bunların hiçbiri onun için iyi değil Alan, hiçbiri.
Nada de esto es bueno para él, Alan.
Bu duyuru onun için, öyle değil mi?
¿ Este comunicado es para ella, no?
Ona yapmak isteyebileceğim tüm pis ve kirli şeyleri hayal ediyorum hem de kısa değil, uzatılmış hali ile ve sonunda işim bittiğinde hala onun için duygusal bir şeyler hissediyorsam onu arıyorum.
Pienso en cualquier cosa asquerosa que quiera hacerle a ella, lo más lento, no rápido, y cuando ya esta lista, si todavía tengo emoción por ella, la llamo.
Sence onun için gidiyorlar, değil mi?
¿ Y piensas que estas acabado por eso?
- Ama bu ev onun için uygun değil.
Pero este área es inadecuado. ¡
- Onun için bahis oynuyorsun, değil mi?
Estabas gestionando apuestas para él, ¿ verdad?
Onun benim için ölüme yaklaşması kadar çok değil.
No tanto como las veces en que ella casi muere por mí.
Onun için iiy değil mi?
¿ No es amable de su parte?
Ve sen hâlâ onun için deli değil mi diyorsun?
¿ Y no está loca?
Onun için sen topluyorsun, değil mi? Yoksa kafanda tekrardan top sektirmeye başlar.
Se la ve tan tranquila, ¿ verdad?
Onun için daimi bir yer bulabiliriz. Değil mi?
Podemos encontrarle un lugar permanente para él. ¿ Cierto?
Onun için uygun bir zaman değil.
No es un buen momento para él.
Bunun için burada değil miyiz, onun bunu atlatabilmesi için?
¿ No es por eso que estamos aquí, para que lo supere?
Müspet şeyler yapmak için ondan istedim. Ama para onun için gerçek değil gibiydi.
Traté de que hiciera algo constructivo con el, pero fue como, como si el dinero no fuera real para él.
Onun için kolay değil. Ne?
- Las cosas no son fáciles para ella.
Yalnız benim için değil, onun için de.
Y no sólo por mí sino también por ella.
- Ne demek bu, onun için yeterli değil miyim?
¿ Qué estás diciendo? ¿ Que no la merezco?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]