English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ S ] / Savaşacağım

Savaşacağım translate Spanish

810 parallel translation
Onunla savaşacağım.
Lucharé contra él.
Ama sonuna dek savaşacağım...
Pero lucharé hasta el final...
Ve Blackie, savaşacağım da.
Y Blackie, voy a luchar.
# Ama canlıyım ve bu kötü derebeyiyle # # Savaşacağım #
Pero estoy vivo y lucharé contra ese demonio guerrero.
Eğer yuvamı yok etmeye çalışırsan tüm gücümle savaşacağım.
Lucharé con todas mis fuerzas para que no destruyas mi hogar.
Bana ne yaptıklarının önemi yok, Savaşacağım ve bunu kanıtlayacağım.
No me importa lo que me hagan. Sobreviviré y lo probaré.
Eğer yaşıyorsam, kendim savaşacağım.
El que se quede al margen será castigado.
Bunun için son nefesime kadar savaşacağım.
No mientras me quede aliento.
Ona dedi ki insanların öylece durup seyirci kalmadıkları bir yerde ben de onlara karşı savaşacağım.
Dile que estaré luchando tanto como él en donde la gente no sólo se detenga a mirar.
Kanımın son damlasına kadar onun için savaşacağıma söz veriyorum.
"Prometo pelear por ella." ... hasta la última gota de sangre.
Savaşacağım, savaşacağım ve savaşacağım.
Voy a luchar, a luchar y a luchar.
Seninle savaşacağım.
Pelearé.
Ben ki Orlando seninle savaşacağım Arap.
¡ Justicia y libertad! ¡ Abajo los tiranos!
Ne zaman savaşacağımıza ve ne zaman barış yapacağımıza karar verecek kişi benim.
Yo decido qué guerras debemos hacer y qué paz hay que mantener.
Tek başıma savaşacağım.
Solo y verteré sangre.
Sizinle savaşıyorum ve elimden gelen her şekilde sizinle savaşacağım.
Estoy luchando contra usted y lo haré de todas las formas posibles.
Bir kez olsun, inandığım şey için savaşacağım.
Por primera vez, lucharé por lo que creo.
Sahip olduğum her şeye mal olsa da senin için savaşacağım.
Lucharé por ti, así requiera todo lo que poseo.
Ama şu andan itibaren, Roma halkı için savaşacağım. Böylece özgür ve mutlu bir şekilde hayatlarına devam edebilecekler.
Pero de ahora en más, pelearé por su gente, para que puedan seguir trabaiando, felices y libres.
Kalacağım. Savaşacağım ama öldürmeyeceğim.
Me quedaré y lucharé. ¡ Pero no mataré!
Ben savaşacağım!
¡ Lucharé!
Ben savaşacağım.
Yo me voy de aquí.
O günden beri Wilkison'la savaşıyorum. Ya o ya da ben ölene kadar da savaşacağım.
Desde entonces he luchado contra Wilkison, y lo haré hasta que uno de los dos muera.
Ama sizi uyarıyorum, hayatta kalan ben olana dek savaşacağım.
Pero se lo advierto, lucharé por el derecho a que me dejen estar.
Ben de prensesi seviyorum ve onun kalbi için savaşacağım.
- ¡ Muy bien! ¿ Lo ha oído, Sire? - Amo también a la princesa, y me batiré por su corazón.
Ben burada kalıp bildiğim şekilde savaşacağım.
Yo me quedaré y lucharé a mi manera.
Sonu ne olursa olsun savaşacağımızı düşünmediler.
No creyeron que lucharíamos, hicieran ellos lo que hicieran.
Günahkâr, Tanrı uğruna haftanın her günü seninle savaşacağım!
Pecador, lucharé contigo cada día por Dios y dos veces los domingos.
Düşünsene, açık denizde Almanlarla savaşacağım.
Quién diría que acabaría combatiendo alemanes en alta mar.
Bu andan itibaren kaçmayı bırakıp, savaşacağım.
En adelante, dejaré de intentar escapar y comenzaré a pelear.
Artık yalnız savaşacağım.
De ahora en adelante, peleo solo.
Kime karşı savaşacağım?
¿ Contra quién debo combatir?
Sonuna kadar savaşacağım.
Yo peleo hasta el fin.
Şimdi ya da sonra, hayatımın sonuna kadar burada ölme hakkımı kazanmak için tüm kasabayla savaşacağım.
Tarde o temprano, me enfrentaré al pueblo por el derecho a morir aquí.
Sana söyledim, Ruth, Benim olanı korumak için savaşacağım.
Te lo dije, Ruth. Lucharé para conservar lo mío.
Ben burada kalıp Spangler'le savaşacağımı söyledim.
Dije que iba a quedarme aquí y pelear contra Spangler
Seninle savaşacağım.
Le venceré.
Savaşacağım, buna mecburum.
Atacaré porque debo hacerlo.
Neyle savaşacağım?
¿ Pero con qué lucharé yo?
Dışarı çıkıp savaşacağım!
¡ Saldré a pelear!
Sen karımın kardeşi ve dostum, seninle savaşacağım.
Tú, el padre de mi mujer y mi amigo.
Sanırım diğer ben, gelecekteki ben uğruna savaşacağı bir şey ya da birini buldu.
Supongo que el otro yo, mi yo futuro, encontró algo o alguien por quien valió la pena luchar.
Söyle bakalım ne diye savaşacağız?
Qué motivos tenemos para protestar, ¿ eh?
Yani özgür olsaydın ülken için savaşacağını mı söylüyorsun?
¿ Quieres decir que pelearías por nuestro país si fueras libre?
Dayanmaya çalışacağız ve son adamımız ölünceye kadar savaşacağız.
Vamos a luchar hasta el último hombre.
Basın özgürlüğü için savaşacağım!
¿ Libertad de prensa? ¡ Ja!
# Savaşacağımıza ant içtik
Volveremos con sangre y lágrimas.
Gidip Mısır'lılarla savaşacağız.
Saldremos a combatir a los egipcios.
Kaç kişi kalmış olursak olalım savaşacağız
Seguiremos luchando, aunque seamos pocos.
Yarın omuz omuza savaşacağız. Kralım ve ben...
Mañana lucharemos codo con codo mi Rey y yo.
Benimle savaşacağını mı söylüyorsun, Maab?
¿ Quieres decir que te enfrentarás a mí, Maab?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]