English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ S ] / Savaşlar

Savaşlar translate Spanish

2,650 parallel translation
Hayatının yarısını Robert'ın savaşlarında geçirdi zaten.
Se ha pasado media vida luchando por Robert.
Krallıkları için yapılan savaşlar, çoğu zaman çok acımasız olurdu.
Las batallas por su reino eran a menudo feroces.
Tabii savaşlar her halükarda devam etmekteydi.
De cualquier forma la difícil y dolorosa batalla siguió.
Pekâlâ asker, iyi savaşlar ve Amerika'ya geri dön.
Muy bien, soldado, Que tengas un vuelo seguro y regresa a EE.UU..
Savaşlar, salgın hastalıklar, soykırımlar depremler ve tsunamiler.
Guerras, plagas, genocidios terremotos y maremotos.
O günden beri Kongo savaşlarını ve pek çok ufak isyanı görüp geçirdi.
Sobrevivió la guerra del Congo y otras revueltas.
Pizza savaşları. "En iyi biziz" diye durmadan savaşan şu hakiki, süper mükemmel herifler.
La guerra de las pizzas. Los Auténticos Asombrosos Terribles siempre peleando para ver cuál es el mejor.
- Söylemedi ama pizza savaşları yani.
No lo dijo. Pero quiero decir, es la guerra de las pizzas.
"New York'un hakiki mükemmel pizza savaşları"
"La Terrible guerra Auténtica de las pizzas de Nueva York".
Top Gun'dan Val Kilmer, Yıldız Savaşları'nda Wedge Antilles ve günümüzde ben, bu asil müessesenin bir parçasıyız.
Parte de una gran tradición que incluye a Val Kilmer de Top Gun, Wedge Antilles de La Guerra de las Galaxias, y yo, de ahora.
Yıldız Savaşları parodisi olmasın!
¡ Sin parodias de Star Wars!
Karteller, uyuşturucu savaşları.
Los cárteles, la guerra por la droga.
Sizler mevzular üzerine sadece savaşlar veriyorsunuz.
Chicos, estáis luchando por cosas.
Başlatacağımız çete savaşları da ayrı bir konu.
Sin mencionar la guerra de bandas, que ya puede estar comenzando.
Ulusumuzu koruyan Yıldız Savaşları savunma sisteminin mimarı Dr. Bishop ve karısı- -
El Dr. Bishop, arquitecto del famoso sistema de defensa "Star Wars" que protege nuestra nación, y su esposa hicieron un emot...
Il Laboratorio'daki tuzlu karamel gelato savaşları sona erdirebilir.
Bueno, el helado de caramelo en El laboratorio puede terminar guerras.
Hayır! Çörek savaşlarını kaydediyordum.
Estaba grabando Cupcake Wars.
Siper savaşlarında bomba haznesi isimli bir çukur açmaya yönelik yaygın bir talim mevcuttur.
Es las trincheras, una práctica común es cavar un hoyo llamado sumidero de granadas.
Kuşatma savaşlarının tünel kazanmaktan tırmanmaya ve de duvarları yıkmaya kadar geniş bir yelpazesi vardır.
La guerra de sitio puede implicar tuneles escalar o derribar los muros.
Yıldız Savaşları'na bayılırım.
Adoro Star Wars. - Él es Troy.
Küresel ısınma, savaşlar, terörizm, tsunamiler.
Calentamiento global, guerras, terrorismo, maremotos.
Bizim az sayıdaki birliğimiz herzaman kurnazlıkla ve esneklikle mücadele eder ve bütün savaşları kazanır.
Nuestro pequeño número de tropas siempre se pelea con la astucia y la capacidad de recuperación. Ganar todas las batallas
Güzel gruba elveda... Erdemli olma hırsının büyük savaşlarına elveda. Elveda!
Adiós a las tropas empenachadas y a las potentes guerras que hacen de la ambición una virtud. ¡ Ah, adiós!
Savaşlar... Japon piyade özüdür.
La Batalla de Mukden... en la esencia de la infantería japonesa...
Dövüşecek savaşlar, evlenilecek kadınlar vardı.
Había guerras en las que luchar, mujeres con las que casarse...
Klon Savaşları 3. Sezon Bölüm 18 Kale
The Clone Wars S03E18
Eski Cumhuriyetin günlerinden bu yana böylesi savaşlar yaşanmadı.
No han habido batallas así desde los días de la Antigua República.
Gerilla savaşlarının olayı da budur zaten.
Bueno, esa es la cuestión con las guerras de guerrilla.
Gerilla savaşları böyle çıkar. Sen onları vurursun, onlar seni.
Bueno, eso es lo que sucede con las guerrillas, les golpeas y te golpean.
Katıldığın tüm savaşları takip ettim.
Seguí todas tus batallas.
" Hissiz ve kayıtsız insan yüzleri, savaşlar ve ölüm günün ateşini umursamıyorlar.
"Aletargados, indolentes, no les importa el día ardiente que les espera, los hombres, la muerte o la guerra".
Güney Afrika ve Mısır savaşlarının gazisidir.
El Mayor Cole es un asesor británico con honores, veterano del Transvaal de la guerra Boer, y la batalla de Tel el-Kebir en Egipto.
Sekigahara veya Osaka savaşları.
Aunque hoy pocos recuerdan las grandes batallas de Sekigahara y Osaka.
Şu an bile enerji için yapılan savaşlar var.
Se están dando guerras por la energía.
Savaşlar geçmişte mızraklar ve kılıçlarla yapılırdı.
Las batallas de ayer se libraban con espadas y lanzas.
Bu sizin geçen yılki, tutuklama kayıtlarınız araba hırsızlığı, çete bölge savaşları, doğu ve ayak takımı uyuşturucu baskınları peki burada eksik olan ne?
Este es su informe de arrestos del último año ; robo de coches, guerras de bandas, barridos en el este, arrestos por drogas Así que, ¿ qué falta aquí?
Diyelim ki önceki Fae savaşlarında Aydınlık ve Karanlık taraf arasında ikili oynamışlar ancak iki tarafı da kandıramamışlar.
Digamos que en las primeras guerras Fae entre la luz y la oscuridad, ellos intentaron jugar a ambos lados, y no engañaron a ninguno.
% 50 indirim yüzünden biriyle kapışmadığın belli. Yunan-Pers Savaşları'ndaki rolüyle tanınır ve ayrıca Arşimet'in Aynaları'nın ilham kaynağı da odur.
Es famosa por su papel en las guerras greco-persas, y fue la inspiración para el rayo de la muerte de Arquímedes.
İnsanların askere alındığı II. Dünya Savaşı gibi büyük savaşlar süresince orduya hizmette bulunmayı reddetmişlerdi.
Durante nuestras grandes guerras, como la Segunda Guerra Mundial, mientras la gente estaba siendo reclutada, ellos se negaban a servir en el ejército.
Anal Seven Dostlar, Anüs Savaşları, Babacığı Sıvazla...
"Tren anal", "Chupar Wars", "Tuzla entera se la menea",
peki... eğer gerçeği bilmek istiyorsan seron, oğlunu kurban etti, deniz savaşlarında, bütün dünyayı bir hiç uğruna dolaştı
SI debes saber Roma sacrifico a sus hijos batallando con los mares viajamos al otro lugar del mundo para nada
Gerçekten, bir saniyeliğine de olsa insanoğlunun bu savaş bitse bile tüm savaşları durduracağını mı düşünüyorsun?
¿ Tan siquiera te pones a pensar por un segundo en que la humanidad tiene aún una esperanza en que el infierno que es esta guerra acabará con todas las demás?
Mel Gibson, "Dünyadaki Tüm Savaşların Sorumlusu Yahudilerdir".
Mel Gibson,'Los judíos son responsables por todas las guerras en el mundo'.
İngiliz Ortaçağ Savaşları Mizansen Kulübü.
La Sociedad Británica de Recreación de Batallas Medievales.
14 yıldır savaşları canlandırıyoruz.
He estado recreando durante 14 años.
Savaşları canlandıranlar tamamen boş bir işle uğraştıklarını anlayıp, hemen bıraktılar.
Los recreadores de batallas entendieron la inutilidad de sus acciones y cejaron en su empeño.
Yeni YıIdız Savaşları'nı yapacaktık. Söz vermiştin.
Papi, prometiste que construiríamos la nueva Guerra De Galaxias.
Görünüşe bakılırsa, tüm hükümdarlar savaşların kutsal sayılması için din adamlarına ihtiyaç duydular.
Bueno... Resulta que todos los grandes monarcas siempre han tenido hombres santos a su lado para consagrar guerras...
Savaşları generaller planlar ama askerler kazanır.
Las batallas las planean los generales, pero la ganan los soldados.
- Yıldız Şavaşları - Kızarmış Yemekler Filmler Hakkında Yakınma
* COMIDA FRITA * GUARRADA
Başka savaşlar da olacak.
Habrá otras batallas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]