Senden hoşlanıyor translate Spanish
1,090 parallel translation
Arkadaşlarım senden hoşlanıyor.
Mis amigos te quieren mucho.
Senden hoşlanıyor.
Lo ha hecho porque Ud. le gusta.
Big Zwey, senden hoşlanıyor. O seninle evlenecek.
A Big Swine, le gusta Ud. Quiere que sea su mujer.
Galiba senden hoşlanıyor.
Creo que le caes bien.
Galiba senden hoşlanıyor.
Creo que le gustas.
Senden hoşlanıyor.
Le gustas.
- Sadece hayal ediyorsun. Senden hoşlanıyor.
Tu te haces ideas.
Efendi senden hoşlanıyor.
Tú le gustas al Señor.
Zanuck senden hoşlanıyor, David.
Zanuck te aprecia, David.
Aklına hiç senden hoşlanıyor olabileceği geldi mi?
Alguna vez pensaste... ¿ que tal vez le gustas?
Çünkü senden hoşlanıyor.
Porque él gusta de Ud.
Bence senden hoşlanıyor.
Creo que le gustas.
- Ted senden hoşlanıyor sanıyordum.
- Siempre pensé que le gustabas tú.
Ayrıca, kardeşim, Inez, senden hoşlanıyor.
Además, le caes bien a mi hermana lnez.
Senden hoşlanıyor.
Le agradas. - Sí.
Ben senden hoşlanıyorum, o hoşlanmıyor.
Me gustas, a ella no.
- Senden hoşlanıyor mu?
- ¿ Le gustas?
Quark gerçekten senden hoşlanıyor.
Quark te aprecia mucho.
- Neden? O da senden hoşlanıyor, değil mi?
- Tú también le gustas, ¿ no?
Senden hoşlanıyor.
Creo que le gustas.
- Senden hoşlanıyor, dostum. Ne diyeceksin ona?
Le gustas. ¿ Qué le vas a decir?
- Senden hoşlanıyor, gerçekten.
Le gustas. Le gustas muchísimo.
Ve senden hoşlanıyor baba, en güzel tarafı da bu.
- ¿ De quién aprendiste a ser así? - De ti.
Bence senden hoşlanıyor.
- ¿ Ah, sí?
İnsanlar senden hoşlanıyor. Morelli yardımcı olmak istiyor.
Hay gente que cree en ti, Morelli te quiso ayudar.
- Senden hoşlanıyor dostum.
- Le gustas, amigo.
Cassandra gerçekten senden hoşlanıyor, Ben.
A Cassandra le gusta usted, Ben.
Senden hoşlanıyor.
Está caliente por ti.
- O senden hoşlanıyor mu?
Me gusta. ¿ Crees que tu le gustas a él?
Dinle, senden hoşlanıyor, benden söylemesi.
Oye, tú le gustas, te lo digo yo.
Senden hoşlanıyor gibiyim.
- Digamos que te tomé cariño.
Sana söylüyorum Ross, senden hoşlanıyor.
Ross, ella quiere algo contigo.
Biliyor musun Jimmy senden hoşlanıyor.
¿ Sabes que le gustas mucho a Jimmy?
- Senden hoşlanıyor.
- Tú le gustas.
- Kızlar senden hoşlanıyor.
- Le gustas a las chicas.
- Çünkü senden hoşlanıyor.
- Porque le gustas.
Leni senden çok hoşlanıyor, Jupp.
Leni te quiere mucho, Jupp.
- O da senden hoşlanıyor mu? - Bilmiyorum.
No lo sé.
Ama senden hoşlanıyor.
Porque le caes bien.
Sanırım senden gerçekten hoşlanıyor olmalıyım.
Yo creo que en realidad le gustas o algo.
Sence senden hoşlanıyor mu?
¿ Acaso le gustas?
Seni vurmaz, çünkü senden çok hoşlanıyor.
No te matará porque le gustas demasiado.
Senden o kadar hoşlanıyor ki, sana yıldız bile taktırmıyor.
Le gustas tanto que ni siquiera te deja ponerte la estrella.
Senden hoşlanıyor, dostum.
Le gustas.
Ve senden hoşlanıyor.
Y le gustas.
"Emma'yla çıkmalısın çünkü senden çok hoşlanıyor."
"Deberías salir con Emma porque está loca por ti".
Ellen senden gerçekten hoşlanıyor,.
A Ellen le gustas.
Ito da senden gerçekten hoşlanıyor.
A Ito-kun también le gustas de verdad.
- Sevimli. Senden de çok hoşlanıyor.
- Es adorable y te aprecia tanto.
Bak, Eric ile konuştum ve senden çok hoşlanıyor.
Mira, hablé con Eric, y a él realmente le gustas.
George senden çok hoşlanıyor.
George te quiere mucho.
senden hoşlanıyorum 151
hoşlanıyorum 43
senden çok hoşlanıyorum 54
senden 190
sende 162
senden nefret ediyorum 468
senden bir ricam var 16
senden rica ediyorum 16
senden hoşlandım 83
senden ne haber 103
hoşlanıyorum 43
senden çok hoşlanıyorum 54
senden 190
sende 162
senden nefret ediyorum 468
senden bir ricam var 16
senden rica ediyorum 16
senden hoşlandım 83
senden ne haber 103
senden önce 17
sende mi 57
senden iğreniyorum 30
senden gerçekten hoşlanıyorum 19
sende ne var 59
senden mi 32
senden n 19
sende var mı 43
senden başka 23
senden bıktım 26
sende mi 57
senden iğreniyorum 30
senden gerçekten hoşlanıyorum 19
sende ne var 59
senden mi 32
senden n 19
sende var mı 43
senden başka 23
senden bıktım 26