Bana yardım edeceksin translate French
463 parallel translation
Bana yardım edeceksin, değil mi?
"Tu vas m'aider, n'est-ce pas?"
Uyuması için yardıma gideceğim, sen de bana yardım edeceksin.
Je vais l'y aider. Et vous allez m'aider.
Söz verdiğin gibi bana yardım edeceksin, değil mi, Holmes?
M'aiderez-vous, comme promis?
Bana yardım edeceksin değil mi?
Vous voulez m'aider?
- Sen de bana yardım edeceksin.
Et tu vas m'y aider.
Onları kazanmam lazım, bana yardım edeceksin değil mi?
Je dois les mériter et tu vas m'aider, n'est-ce pas?
önümüzdeki ay eyerimi satmamda bana yardım edeceksin.
Bientôt, tu me feras vendre ma selle.
Bir gün bunu giyeceğim. Sende bana yardım edeceksin.
J'entends la porter un jour et vous m'y aiderez.
Bana yardım edeceksin Paul, ne dersen de.
Vous allez m'aider, que ça vous plaise ou non.
Bunun karşılığında, muharebenin sonuna kadar burada bizimle kalacak... Spartacus'u teşhis etmek için bana yardım edeceksin.
En retour, tu resteras avec nous jusqu'après la bataille... et tu m'aideras à identifier Spartacus.
Öğreneceğim ve sen de bana yardım edeceksin.
Et vous allez m'y aider!
Tek çıkış yolu bu. Ve sen bana yardım edeceksin.
C'est le seul moyen, et tu vas m'aider.
Ceza olarak mükemmel bir eser yaratmaya mecburen bana yardım edeceksin.
_ comme punir dwing ikje cooperer a quelque chose tres extraordinaire.
- Bana yardım edeceksin.
- Et tu vas m'aider.
Ve şimdi iniş takımlarını greslemekte bana yardım edeceksin. - Hops!
Vous allez m'aider à graisser le châssis.
- Korkarım bana yardım edeceksin, Peder.
- Il va falloir que tu m'aides, papa.
Ve sen de bana yardım edeceksin.
Je vais vous aider et vous allez m'aider.
Ama bir daha böyle bir şeye maruz kalmaması için bana yardım edeceksin.
Mais aidez-moi à le mettre à l'abri de ce genre de "tâche".
- Bana yardım edeceksin, tabi.
- Vous allez m'aider, bien sûr.
Julie, bana yardım edeceksin.
Julie, vas-tu m'aider?
Bana yardım edeceksin, Julie.
Vas-tu m'aider, Julie?
Eminim bana yardım edeceksin ve bu bilgiyi bana vereceksin.
Je sais que vous m'aiderez. Vous me donnerez ce nom.
Bana yardım edeceksin?
Tu vas m'aider?
Sen de bana yardım edeceksin.
Avec toi.
Evet, yanına geleceğim ve sen de onu doğurmamda bana yardım edeceksin.
C'est ça. Je viendrai et vous m'aiderez. Ce sera un fils, n'est-ce pas?
- Öyle ya da değil, bana yardım edeceksin.
Laid ou non, tu vas m'aider.
Ve sen de bana yardım edeceksin.
Et tu vas m'aider.
Herman konusunda bana yardım edeceksin, değil mi?
Tu vas m'aider avec Herman?
- Bana yardım edeceksin.
Écoute. Il faut que tu m'aides.
Hak edeceğim, sen de bana yardım edeceksin.
Je vais les mériter et tu vas m'aider.
Bana yardım edeceksin.
Tu vas m'aider.
Sonra da bana yardım edeceksin.
Alors tu m'aideras.
Şimdi bana yardım edeceksin, değil mi, Carl?
Maintenant, tu vas m'aider.
Burdan gideceğim ve sende bana yardım edeceksin, tamam mı?
Je vais partir et tu vas m'aider, d'accord?
Seni öldürmem için bana yardım edeceksin. Bu mu O'nun amacı?
Je viens te tuer et tu m'aides, c'est ça, son dessein?
Bir de sen bana yardım edeceksin öyle mi?
Et c'est vous qui devez m'aider?
Şimdi, Dan. Bana yardım edeceksin. Hastane de.
Mais d'abord, il va falloir que tu m'aides... là-bas à l'hôpital.
Benim yarım kalmış bir işim var. Ve sen de bana yardım edeceksin.
J'ai certaines affaires à régler et vous allez m'assister.
- Bana yardım edeceksin.
Pourquoi moi? Vous allez m'aider.
Şimdi... Bana yardım edeceksin. İtaat edeceksin.
Maintenant, je veux que tu m'aides, et que tu m'obeisses.
Filipinlilerin büyük bir ulus olmasına yardım edeceksin.. Bana söz verdin.
Tu aideras à la création d'une grande nation philippine.
Bu konuda bana yardım edeceksin.
Pour cela vous allez m'aider.
Bana nasıl yardım edeceksin?
Comment pouvez-vous m'aider?
Sabâ'yı cezalandırmama yardım edeceksin,... bana ihanet etti.
Tu seras l " instrument qui punira la reine de sa trahison.
Sen burada kalıp, bana şu işte yardım edeceksin.
Vous allez rester et m'aider pour cette apparition ce soir.
Doğumda yardım edeceksin, değil mi? Bana söz ver.
Vous m'aiderez à le mettre au monde?
- Bir sıkıntın mı var? - Bana yardım mı edeceksin?
Dites... qu'avez-vous?
Bana yardım edeceksin.
Tu m'aides un peu.
Şimdi, diğerlerine ettiğin gibi bana da yardım edeceksin.
Je veux que vous m'aidiez, c'est notre tour maintenant.
ve bana bu konuda yardım edeceksin.
- Et tu vas m'aider! - Et comment?
Bana yardım ederken kendine yardım edeceksin.
En m'aidant tu vas t'aider.
bana yardım et 686
bana yardım eder misin 113
bana yardım eder misiniz 34
bana yardım edebilir misin 55
bana yardım edin 233
bana yardım edebilir misiniz 24
bana yardım etmelisin 207
bana yardım edebilirsin 27
bana yardım etmeni istiyorum 22
bana yardım edersen 16
bana yardım eder misin 113
bana yardım eder misiniz 34
bana yardım edebilir misin 55
bana yardım edin 233
bana yardım edebilir misiniz 24
bana yardım etmelisin 207
bana yardım edebilirsin 27
bana yardım etmeni istiyorum 22
bana yardım edersen 16
bana yardım etti 16
bana yardım edecek misin 70
bana yardım edecek misiniz 19
bana yardım etmek zorundasın 21
bana yardım etmelisiniz 55
edeceksin 27
bana bunu yapma 64
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana yardım edecek misin 70
bana yardım edecek misiniz 19
bana yardım etmek zorundasın 21
bana yardım etmelisiniz 55
edeceksin 27
bana bunu yapma 64
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana bak 1395
bana öyle bakma 161
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana bak 1395
bana öyle bakma 161
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38