Doğru muyum translate French
193 parallel translation
Doğru muyum?
Ai-je raison?
Haklı mıyım? Doğru muyum?
Ai-je raison Est-ce bien sage
Karşıdaki kapıya yürüdü, holü geçti, tam zamanında çocuğu merdivenlerden inerken yakalamak üzere kapıyı açtı. Buraya kadar doğru muyum?
Il est sorti, a traversé le couloir ouvert la porte juste à temps pour voir le gamin filer.
Bana cevap ver, doğru muyum yanlış mı, sen Adelaide'ın sözünü fazla dinlemiyor musun?
Tu t'es fait monter le bourrichon par Adélaïde.
Doğru muyum?
C'est bien cela?
Doğru muyum, George?
Hein, George?
Her seferinde bir batırma düzeneğinin yakınlarında karşılaştık. Doğru muyum? Evet.
Chaque fois qu'on se rencontre on est près d'une charge, hein?
Böyle varsaymakta doğru muyum?
Je n'ai pas tort, n'est-ce pas?
Doğru muyum?
- C'est tout, hein?
Bu 200-ryo bunlar koruma için, doğru muyum...?
Ces 200 ryos, c'est pour payer Yojimbo?
Bu açılış gecesi konseri, doğru muyum?
- C'est la première du concert?
Doğru muyum?
- C'est bien ça?
Bu bir terim, Ekselansları. Hainler hakkındaki duygularımızı ifade ediyor. Doğru muyum, Bay Lanshof?
Sa Majesté, ce mot exprime bien nos sentiments envers les traîtres, n'est-ce pas monsieur Lanshof?
Doğru muyum yanlış mı?
J'ai raison ou pas?
O zaman kafasının 7 ve 10 eylül arasında kesildiğini söyleyebiliriz. Doğru muyum?
On peut dire qu'elle a perdu la tête à peu près entre le 7 et le 10 septembre.
Ama David ülkenin en iyi doktoru tarafından tedavi edilebilirdi. Teknik kapasite sözkonusu değil bu hastane önermek için hazır değil. - Doğru muyum, Doctor?
David serait soigné par les meilleurs spécialistes du pays, sans parler des moyens techniques que cet hôpital ne peut pas fournir.
Doğru muyum? Boşver, merak etme.
Vous en faites pas, eux aussi.
26. yüzyılda benim hala yaşayıp yaşamadığımı, bildiğinizi sanıyor olmam konusunda doğru muyum, Profesör?
Aurais-je raison d'affirmer que vous savez si je suis toujours en vie dans votre siècle?
Merak etmem normal. O benim için doğru insan mı? Ben onun için doğru muyum?
Après tout, c'est normal de douter de l'autre, de douter de soi-même.
Doğru muyum, yanlış mı?
Ai-je raison ou non?
Şimdi, sen mühendissin, ve köprü inşaatının başındasın. Buraya kadar doğru muyum?
Vous êtes bien l'ingénieur en charge de ce pont?
- Doğru muyum?
- C'est bien ça?
Doğru muyum? O da polislere ödeme yapacak ve biz de arabamızı alacağız.
Et il paie la police, et soudain notre voiture réapparaît.
Doğru muyum, Ateşli Donna?
N'ai-je pas raison, Chaude Donna?
Doğru muyum?
Est-ce que je n'ai pas raison?
Popüler olmasının tek sebebi de bu. Babasının şanını yürütüyor demek. Doğru söylemiyor muyum?
Bien qu'il ne sache pas jouer, il est populaire et on le gâte, à cause de la réputation de la famille.
- Doğru muyum?
Ai-je raison?
Doğru yapıyor muyum?
C'est tout à fait possible.
Doğru demiyor muyum?
C'est vrai, ou pas?
- Organik bir niteliği var. - Doğru. Neredeyse tümüyle bağımsız, anlatabiliyor muyum?
Il se fond bien dans le decor, il est quasi interdependant, si vous voyez ce que je veux dire.
Doğru yapıyor muyum?
Où as-tu trouvé ca?
Bu çok eski bir şaka. Ama onların espri anlayışlarıyla ilgili de sorunun var. Doğru muyum?
Quand enfin on s'est échoués ici, on croyait être morts et qu'on était au paradis.
Ve size... Doğru hatırlıyor muyum bakalım?
pour s'en expliquer et vous assurer de... voyons, ai-je bien retenu?
Krishna, doğru yapıyor muyum?
Krishna, c'est comme ça qu'on fait?
Ben doğru dürüst toz almıyor muyum?
Moi, je n'essuie pas la poussière?
Doğru muyum?
J'ai pas raison?
- Doğru yapıyor muyum?
- C'est bien comme ça?
Kaçışınla ilgili... Bakalım doğru hatırlıyor muyum.
Pour t'évader, je veux comprendre...
Sizinle tanışmak, ne kadar mutluluk verici. Oh, doğru şekilde yapıyor muyum?
Quel plaisir de vous rencontrer.
Doğru yapıyor muyum?
- C'est comme ça qu'il faut faire?
Doğru hatırlıyor muyum?
C'est vraiment arrivé?
Doğru bir şey yapıyor muyum?
Est-ce que ce que je fais est bien?
Ama doğru gösteriyor muyum emin değilim.
Mais je dois me perfectionner.
O zaman bu konuda düşünmüyordum Ama göstermek için bir işaret istendiğimde doğru olanı yapıyor muyum diye bana sen söyledin.
- Ca m'avait échappé, mais quand j'ai voulu un signe, tu es arrivée.
- Doğru söylüyor muyum?
- Je l'ai bien dit?
- Ona doğru attığın bakışların ne anlama geldiğini anlamıyor muyum sanıyorsun?
Tu crois que je n'ai pas remarqué les regards que tu lui jettes?
Doğru yapıyor muyum?
J'ai été parfait?
Doğru hatırlıyor muyum?
- C'est bien ça?
- Bunu doğru yapıyor muyum?
- Ne pense pas. Fais-le.
Bir tek ben burada varım diye doğru ile yanlış arasındaki farkı bilmiyor muyum?
Suis-je donc le seul à avoir un peu de morale ici?
Doğru muyum?
Pas vrai?
doğru 10892
dogru 95
doğrudur 303
doğru söylüyorsun 77
doğru mu 1537
doğru söyle 45
doğrusu 383
doğrulandı 46
doğru bildin 42
doğruymuş 64
dogru 95
doğrudur 303
doğru söylüyorsun 77
doğru mu 1537
doğru söyle 45
doğrusu 383
doğrulandı 46
doğru bildin 42
doğruymuş 64
doğru söylüyor 187
doğru mu söylüyorsun 24
doğru mu anladım 18
doğru söylüyorum 192
doğruyu söyle 121
doğru değil 421
doğru diyorsun 34
doğruyu söylemek gerekirse 116
doğru değil mi 315
doğrusu bu 47
doğru mu söylüyorsun 24
doğru mu anladım 18
doğru söylüyorum 192
doğruyu söyle 121
doğru değil 421
doğru diyorsun 34
doğruyu söylemek gerekirse 116
doğru değil mi 315
doğrusu bu 47