Gördüm onları translate French
1,064 parallel translation
Oradalar! Gördüm onları!
En v là un oiseau d'malheur!
- Gördüm onları.
Je les ai vus.
- Onları ben de gördüm.
- Je les vois moi aussi.
Onları gördüm.
Je les ai.
Onları tepenin civarında gördüm.
Je les ai vus de la colline.
Onları konuşurken gördüm.
Je viens de les voir se parler.
Onları gördüm.
Je les ai vues.
Onları gördüm! Marslılar!
Puisque je vous le dis!
Onları gördüm, 50-60 kişi,... Kafaları metaldendi.
Ils ont des têtes métalliques... et des peaux brillantes.
Rahip Louisi biliyorum. Benim safari geçen yıl oldu. Onları orada gördüm.
il était en safari l'année dernière trop ivre pour tenir son fusil bon vieux louis en fait, c'est son avion que je pilote une autre fille le pilotait l'an dernier sûrement une rousse, c'est le genre de louis
Onları Ojos'da gördüm.
Je les ai vus à Ojos.
Onları gördüm!
Je l'ai vu!
Onları dün gördüm. Sahip oldukları tek şey benim.
Je les ai vus aujourd'hui, ils n'ont que moi.
- Onları birlikte gördüm.
- Je l'ai vu avec elle.
Onların şehirlerine gitmiştim. Bilimin tanrısına çocuklarının geleceklerini kurban ettikleri sunakları gördüm.
Je suis allé dans leurs villes et j'ai vu les autels sur lesquels ils sacrifient l'avenir de leurs enfants aux dieux de la science.
- Evet gördüm. Hepsi şampiyon onların.
Tous les champions!
Onları limanda gördüm.
Je les ai vus hier dans le port.
Onları gördüm, onlarla konuştum hatta el bile sıkıştım!
Je leur ai même serré la main. Tu leur as même fait l'amour!
Onları gerçekten gördüm!
Je les ai vues!
Onları gördüm ve duydum.
- Oui, oui. Je les ai vus et entendus.
Sonra birden... onları gördüm.
Puis tout à coup, je les vis.
Evet, onları gördüm. Yüzlerini iyi bilirim.
Je me souviens d'eux car je les connais bien.
Onları geçen Pazar günü gördüm.
Je les ai vus dimanche.
- Onları gördüm.
Je les ai vus!
- Onları da aynı sizi şu an gördüğüm kadar iyi gördüm!
Je les ai vu aussi clairement que je vous vois!
Onları gölün dibinden çıkarken gördüm.
Elles viennent de l'étang.
Onları gördüm, gördüm.
Je les vois. C'est eux!
Evet, onların tıpkı böyle gittiklerini gördüm.
Oui, je les ai vus mourir si vite.
- Onları alırlarken gördüm.
Son bateau est amarré à une quinzaine de kilomètres.
Ama onları kendi gözümle gördüm!
Mais je les ai vus... de mes propres yeux, vus!
Daha önce de komik şeyler gördüm ama bu onları katlar.
J'ai déjà vu des scènes amusantes, mais celle-là c'est le bouquet!
Evet. Onları gördüm.
Si, en effet.
Ama onları kendi gözlerimle gördüm!
Je les ai vus de mes propres yeux!
Birkaç gün önce onları birlikte gördüm.
L'autre jour, je les ai vus ensemble.
Gördüm! Onları o katletti!
Il les a assassinés!
Onları bunu yaparken gördüm. Çok şaşırmıştım. Ne anlama geldiğini bilmiyordum.
Les lumières peuvent être modifiées, augmentées, diminuées, et parcourir le noyau dans les deux sens.
Onları nehrin oralarda kişisel çadırını kurarlarken gördüm.
Il s'est installé de l'autre côté du fleuve. Il se rapproche.
Onları zaman zaman gördüm, ama artık her şey çok farklı.
Je les vois de temps en temps, mais... c'est différent, maintenant.
Onları gördüm.
Je les vois.
Monitörden ben de gördüm onları.
Je les ai vus moi aussi. Sur le moniteur.
Onları, Randado'da anayolda gördüm.
La dernière fois que je les ai vus, ils étaient dans la rue de Randado.
Evet, onları gördüm.
Oui, je les ai vu.
Saklandım ve onların kadınları götürdüklerini gördüm.
Je me suis planqué et je les ai vus emmener les femmes.
- Briketlerin değeri, onları gördüm.!
Les briques valent cher. Surveillez-les.
Hopkins ve Stearne buradaydılar. Ne yapacağımı bilemedim. Onları sokakta gördüm.
Ils sont là, Hopkins et Stearne, je les ai vus.
Onları aynadan gördüm.
J'ai vu dans le rétroviseur.
Onları da gördüm. Arkadaşın Tyree'yı önemli biri yapmak için birçok yolun var.
Vous avez de nombreux moyens pour faire de Tyree un homme très important.
Galaksinin bazı bölümlerinde öyle eğlence oyunları gördüm ki bu onların yanında folklor gibi kalır.
J'ai vu des formes de divertissement sur d'autres planètes qui feraient passer ça pour un spectacle de danse.
Onları iş başındayken gördüm.
Je les ai vus à l'oeuvre.
Onları gördüm. Tavşan, sağa dön ve tırman.
Rabbit, virage à droite et grimpe.
En son o zaman onları gördüm.
C'est la dernière fois que je les ai vus.
onları 229
onların 83
onları seviyorum 37
onları istemiyorum 21
onları tanımıyorum 26
onları gördüm 114
onları buraya getir 21
onları göremiyorum 34
onları öldüreceğim 28
onları görüyorum 24
onların 83
onları seviyorum 37
onları istemiyorum 21
onları tanımıyorum 26
onları gördüm 114
onları buraya getir 21
onları göremiyorum 34
onları öldüreceğim 28
onları görüyorum 24
onları tanıyorum 29
onları yakaladım 20
onları takip et 20
onları bırak 18
onları rahat bırak 26
onları duydum 18
onları bana ver 22
onları canlı istiyorum 17
onları buldum 52
onları tanıyor musun 38
onları yakaladım 20
onları takip et 20
onları bırak 18
onları rahat bırak 26
onları duydum 18
onları bana ver 22
onları canlı istiyorum 17
onları buldum 52
onları tanıyor musun 38