Pantolonunu çıkar translate French
245 parallel translation
Sen de pantolonunu çıkar istersen, yoksa buruşacaktır.
Enlève ton pantalon, si tu ne veux pas le froisser.
- Pantolonunu çıkar.
Enlève ta culotte.
Gömleğini, pantolonunu çıkar.
Enlève ta chemise et ta culotte.
- Tamamdır. Pantolonunu çıkarın.
- Enlevez-lui le froc.
Şimdi sen pantolonunu çıkar.
Enlève ce froc.
Pantolonunu çıkar.
Enlève ton pantalon.
Pantolonunu çıkar.
Enlève ce pantalon.
- Pantolonunu çıkar! - Tabi ki, General!
Aide-moi à enlever mon pantalon.
Pantolonunu çıkar.
Enlève-lui son froc!
Pantolonunu çıkar.
Son froc!
- O zaman pantolonunu çıkar.
- Enlevez-le-lui!
Pantolonunu çıkarıyor. Beni yüzüstü yatmaya zorluyor.
Il descend son pantalon... et me force de me mettre sur le ventre.
Şimdi yere uzanıp pantolonunu çıkar, köle.
Alors, couche-toi et enlève ton pantalon, esclave!
Haydi gel. Pantolonunu çıkar da seni yıkayayım, olur mu?
Enlève ton pantalon, je vais te laver.
Haydi, pantolonunu çıkar.
Enlève-moi ce pantalon.
Pantolonunu çıkar.
Enlève ton froc.
Niçin pantolonunu çıkarıyorsun?
- Pourquoi enlever votre pantalon?
Ve durmadan pantolonunu çıkarıyordun.
Et vous passiez votre temps à enlever votre pantalon.
Şimdi pantolonunu çıkar.
Maintenant, enleve ton pantalon.
Pantolonunu çıkarın! Pantolonunu çıkarın.
Baisse lui son pantalon!
Pantolonunu çıkar!
Enlève ton pantalon!
Pantolonunu çıkar ve masaya çık.
Enlève ton pantalon et monte sur la table.
Pantolonunu çıkar.
Enlevez votre pantalon.
Pantolonunu çıkar polis.
Enlève ton froc, Inspecteur!
Hey, sen, çoraplarını ve pantolonunu çıkar, yıkama yapıyoruz.
" Vous, déshabillez-vous. On fait la lessive.
"Odaya git, pantolonunu çıkar, 15 dakika bekle sonra neyin olduğunu söyleyeceğim."
"Allez dans la cabine, enlevez votre pantalon, attendez un instant, puis je vous donnerai mon opinion."
Pantolonunu çıkar.
Baisse ton pantalon.
Üzerime çıktı ve bana "pantolonunu çıkar" dedi.
et il s'est couché sur moi et il m'a dit : "Retire ton pantalon."
- Pantolonunu çıkar. - Ne?
Enlève ton pantalon.
Bu arada, Marty, pantolonunu çıkarırsa... yanlış anlama, cüzdanını arıyordur.
En passant, Marty, si elle met la main dans ta culotte... ce sera pour prendre ton portefeuille.
Pantolonunu çıkar.
Enlève ta culotte.
"Pantolonunu çıkar." dedim.
Je t'ai demandé d'enlever ta culotte.
- Pantolonunu çıkarın.
- Son fute! - Arrêtez!
Lanet pantolonunu çıkar!
Enlève ton froc!
Peki, Kynesha. Pantolonunu çıkarıp yaralanıp yaralanmadığına bakacağız...
On va enlever ton pantalon pour voir s'il y a des blessures.
Pantolonunu çıkarıp yorganın altına girmiştin.
Tu t'es déshabillé et mis sous les draps!
Pantolonunu çıkar, lütfen.
Enlevez votre pantalon, s'il vous plaît.
Hayır, yani... Pantolonunu çıkar lütfen.
- Enlevez votre pantalon, s'il vous plaît.
- Pantolonunu çıkar.
- enlève ton pantalon.
- Pantolonunu da çıkar.
- Voyons les pantalons.
Pantolonunu nasıl çıkarıyorsun?
- Et pour te déshabiller?
- Çıkarın pantolonunu!
- Enlevez-lui le froc!
Şimdi pantolonunu çıkarın.
Tirez son pantalon.
İnan bana, sporcular da pantolonunu herkes gibi çıkarıyor.
Les sportifs enlèvent leur pantalon de la même façon que les autres.
Tartışıyoruz. Tartışırken, pantolonunu nasıl çıkarırsın?
On se chamaille et toi, tu enlèves ton pantalon pendant une dispute?
- Çıkar dedim pantolonunu. "
- J'ai dit "En slip!"
"Ve pantolonunu da çıkar."
" Et ôtez votre pantalon.
Pantolonunu da çıkar.
Le pantalon aussi.
Pantolonunu çıkar bakalım
Baisse son pantalon.
Çıkar pantolonunu!
- M'man... - Enlève ton pantalon!
- Robert, hadi çıkar pantolonunu. - Ne?
Allez, enlève-moi ce pantalon.
çıkar 159
çıkarın 68
çıkart 35
çıkardım 26
çıkartın 17
çıkarın beni 132
çıkaramıyorum 22
çıkar beni 102
çıkar ağzındaki baklayı 23
çıkar onları 25
çıkarın 68
çıkart 35
çıkardım 26
çıkartın 17
çıkarın beni 132
çıkaramıyorum 22
çıkar beni 102
çıkar ağzındaki baklayı 23
çıkar onları 25