Çıkarın onu buradan translate French
387 parallel translation
- Çıkarın onu buradan!
- Sortez ça d'ici!
Çıkarın onu buradan.
Garder ça pour le tribunal. Faite-le sortir.
Çıkarın onu buradan.
Sortez-le.
Çıkarın onu buradan!
Flanque-le dehors!
Çıkarın onu buradan!
Faites-le sortir d'ici!
Çıkarın onu buradan!
Sortez d'ici.
Çıkarın onu. Çıkarın onu buradan!
Emmenez-la!
- Durdurun şunu. - Çıkarın onu buradan.
- Arrête.
- Çıkarın onu buradan.
- Hors de ma vue.
Düşünün ki bu adam Beria'nın cellatlarından biriydi. Çıkarın onu buradan.
Sortez-moi ça d'ici!
Hepimiz hasta olacağız, çıkarın onu buradan.
Mais qu'est-ce que vous attendez?
Onun gibi bir amatörle çalışmam. "Danışman dedektif." Çıkarın onu buradan!
Je ne fais jamais appel à cet amateur.
Çıkarın onu buradan!
Sortez-le!
Çıkarın onu buradan.
- Sortez-le de là.
- Çıkarın onu buradan!
- Dégage!
- Çıkarın onu buradan.
- Emmenez-le.
Bayanı da götür. Çıkarın onu buradan!
Emmène ton ami au calme, loin d'ici.
Çıkarın onu buradan!
Emmenez-le d'ici!
Çıkarın onu buradan!
Sortez-le d'ici!
- Çıkarın onu buradan!
Sortez-le d'ici.
Patlamadan önce derhal çıkarın onu buradan.
Il faut l'emporter avant que ça explose!
Çıkarın onu buradan. Kimmiş şerif?
Qui est-il, shérif?
Çıkarın onu buradan!
Vire-le-moi de lá!
Sen buradan çıktığında öyle yaşlı olacak ki... onu büyükannenle karıştıracaksın.
Elle sera vieille à ta sortie, t'auras du mal à la distinguer de ta grand-mère.
- Çıkarın onu buradan!
- Virez-la!
Onu buradan çıkarın.
Sortez-le d'ici.
- Al, Bushway, onu çıkarın buradan.
- Coffrez-le.
Çıkar onu buradan. Ve sen burada baska bela çıksın istemiyorum. Anladın mı?
Et toi, je ne veux plus de problèmes ici.
- Çıkarın onu buradan!
Vous êtes un grand flic.
Bırak onu. Karışma yoksa fena olur! İkiniz de çıkın buradan!
Tu me fais pas peur!
Johnnie, şoförü hallet! Onu buradan çıkarın, siz ikiniz.
Surveillez le chauffeur, Johnnie.
Buradan çıkarın onu.
Sortez-le d'ici.
Önce onu buradan çıkarın.
Sortez-la d'ici.
Çıkarın onu buradan!
Sortez-le d'ici.
Komiser, lütfen ne yapmanız gerekiyorsa onu yapıp, buradan çıkar mısınız?
Pourriez-vous vous dépêcher de faire votre travail et vous en aller?
Tamam, onu buradan çıkarın. Onu buradan çıkarın.
Sortez-la d'ici.
Onu buradan çıkarın! Tamam, kalk, kalk!
Debout.
Onu buradan çıkarın.
Dépêchez-vous, elle a la peste.
Onu buradan çıkarın!
Sortez-le de là, vite!
Onu buradan çıkarın.
Qu'elle parte d'ici.
Çıkarın onu buradan.
Emmenez cet homme.
Onu öldürmeden önce alın bu deli sapığı buradan. Çıkarın!
Sortez ce fou furieux d'ici avant que je le tue.
Onu buradan çıkarın.
Emmenez-le.
Onu buradan çıkarın.
Faites-le sortir d'ici.
Onu buradan çıkarın.
Faites-le sortir.
Lütfen onu buradan çıkarır mısınız?
Pouvez-vous le faire sortir?
Lütfen, onu buradan çıkarın dedim.
Veuillez le faire sortir.
Onu buradan çıkarın!
Qu'il foute le camp!
Şimdi onu buradan çıkarın!
Tout de suite!
"Çıkarın beni buradan." dedim. Onu bir daha hiç görmedim.
avant l'entrée des Allemands à Varsovie et avant même de devenir le Responsable de la Communauté juive.
Ray, onu buradan çıkarır mısın?
Ray, tu peux pas le laisser filer?
çıkarın onu 68
onu buradan çıkar 28
onu buradan götürün 19
onu buradan çıkarın 32
onu buradan götür 18
buradan 750
buradan gitmek istiyorum 41
buradan git 21
buradan gidiyorum 95
buradan defol 18
onu buradan çıkar 28
onu buradan götürün 19
onu buradan çıkarın 32
onu buradan götür 18
buradan 750
buradan gitmek istiyorum 41
buradan git 21
buradan gidiyorum 95
buradan defol 18
buradan gideceğiz 20
buradan gidiyoruz 79
buradan çıkmak istiyorum 29
buradan gidelim 164
buradan gitmeliyim 39
buradan gitmelisin 25
buradan çıkış yok 29
buradan mı 58
buradan hemen gitmeliyiz 26
buradan gitmeliyiz 123
buradan gidiyoruz 79
buradan çıkmak istiyorum 29
buradan gidelim 164
buradan gitmeliyim 39
buradan gitmelisin 25
buradan çıkış yok 29
buradan mı 58
buradan hemen gitmeliyiz 26
buradan gitmeliyiz 123