Seninle geleceğim translate French
700 parallel translation
Ama ben de seninle geleceğim.
Mais je t'accompagne.
- Ben de seninle geleceğim. Olmaz.
Je te raccompagne.
Pekala, ne istersen yapacağım. Seninle geleceğim.
- Comme vous changez d'avis.
Seninle geleceğim dedim, ve geleceğim!
J'ai dit que j'irai!
Seninle geleceğim, tüm ihtiyaçların karşılanmış mı, görmem gerek.
Je vais vous conduire, voir si vous avez ce qu'il vous faut.
Seninle geleceğim.
Je t'accompagne.
Seninle geleceğim.
Je vous accompagne.
Seninle geleceğim. Bekle bir dakika seni aptal.
Je vous accompagne.
Cehenneme git, seni sürüngen. Seninle geleceğim.
Mais, va te faire...
- Seninle geleceğim.
- Je pars avec toi.
- Evet ama ben de seninle geleceğim.
- Je peux les avertir?
Pekala, ne kadar uzak olursa olsun her şekilde seninle geleceğim.
Comme je vais aussi par la...
Seninle geleceğim.
J'irai avec toi.
Bu işi bitirene kadar bekle. Seninle geleceğim.
Dès qu'on a fini, on te rejoint.
Gloria'yı giydirip seninle geleceğim.
J'habille Gloria et je te suis.
Dur bekle, seninle geleceğim.
Je vous accompagne.
Seninle geleceğim.
Je viens avec vous.
Hayır, seninle geleceğim.
Non. Je viens avec toi.
Seninle geleceğim.
Je viens avec toi.
- Seninle geleceğim.
- Je viens.
Ben de seninle geleceğim!
J'irai avec vous!
- Seninle geleceğim.
- Je vais avec vous.
Seninle geleceğim. Her zaman yanında olacağım.
Je voudrais pouvoir te croire.
Ben de seninle geleceğim.
Je vais avec toi.
Seninle geleceğim Musa.
Je vous suivrai, Moïse.
Seninle geleceğim.
J'irai avec vous.
Oraya gitmek zorundaysan, seninle geleceğim.
Si tu tiens à aller là-haut, je t'accompagnerai.
- Seninle geleceğim.
- Je vous accompagne.
- İyi. Sınıra kadar seninle geleceğim, hadi.
Je t'accompagne jusqu'à la frontière.
- Biraz yumurta aşırmaya çalışacağım. Ben de seninle geleceğim.
- Je vais me dégoter des œufs.
Kabul edersen, seninle geleceğim.
Si tu m'emmènes, j'irai avec toi.
- Seninle geleceğim.
- Je viens avec vous.
- Eğer istiyorsan seninle sinamaya geleceğim.
Je vais au cinéma avec toi.
Her neyse, yeğenimle birlikte geleceğim ve yarın otel Maryland'da seninle görüşecek.
Bref, je demanderai à ma nièce d'y aller en auto pour vous rencontrer demain à l'Hôtel Maryland.
- Zamanı geldiğinde ben de seninle geleceğim.
Je te suivrai!
- Seninle geleceğim!
Jamais de la vie!
Ben seninle geleceğim.
- Plus on est de fous...
Seninle perona geleceğim.
Je vous accompagne sur le quai.
- Eğer gidersen, bende seninle geleceğim. - Hayır.
Si vous y allez, je viens avec vous.
Ben de seninle polise geleceğim.
Je t'accompagnerai au commissariat.
Filistinlilere bir borcum daha var. Sonra seninle Mısır'a geleceğim.
J'ai une nouvelle dette envers les Philistins.
Fakat sana seninle beraber gelirim dedim. Geleceğim.
Mais j'ai dit que j'irai avec vous et je le ferai.
- Seninle geleceğim.
- Je viens!
- Ben de seninle geleceğim.
Je viens avec toi.
- Hayır, seninle geleceğim.
- Non!
Seninle geleceğim.
Je vais aller avec toi aux bains.
Seninle gelecegim.
Je viens avec toi.
Ben seninle geleceğim.
Je vais venir.
Seninle ben geleceğim.
Je vais avec vous.
- Seninle geleceğim.
Je pars avec vous. C'est impossible!
Ben de seninle geleceğim.
Je t'accompagne?
geleceğim 238
senin adın nedir 33
senin adın ne 311
senin 814
seninle 184
seninle olmak istiyorum 35
senin için çıldırıyorum 35
seninle konuşmak istiyorum 561
seninle evlenmek istiyorum 67
senin yüzünden 95
senin adın nedir 33
senin adın ne 311
senin 814
seninle 184
seninle olmak istiyorum 35
senin için çıldırıyorum 35
seninle konuşmak istiyorum 561
seninle evlenmek istiyorum 67
senin yüzünden 95
senin adına sevindim 78
senin için 556
seninleyim 95
senin derdin ne 338
seninle gurur duyuyorum 314
seninim 46
senin neyin var 538
seninle evleneceğim 47
senin adına çok sevindim 42
senin mi 196
senin için 556
seninleyim 95
senin derdin ne 338
seninle gurur duyuyorum 314
seninim 46
senin neyin var 538
seninle evleneceğim 47
senin adına çok sevindim 42
senin mi 196