Önemli bir şey değildi translate French
255 parallel translation
- Bir şey değil. Önemli bir şey değildi.
C'est peu de chose.
Hayır, önemli bir şey değildi. Önsezilerim beni yanılttı. Hepsi bu kadar.
Non, ce n'était rien, j'exagère tout en ce moment.
Hayır, önemli bir şey değildi. Sadece...
Ce n'était rien.
- Önemli bir şey değildi.
- Ce n'était rien.
Önemli bir şey değildi.
Ce n'était pas important.
Önemli bir şey değildi.
Non, rien d'important.
Önemli bir şey değildi.
- Ce n'était rien du tout.
Bak, Emily, önemli bir şey değildi.
Écoute, Emily, ce n'était rien.
Bir yavru vardı, önemli bir şey değildi.
J'avais levé une fille, rien de sérieux.
- Bu kez kendini aştın. - Önemli bir şey değildi.
- Vous vous êtes surpassé cette fois-ci.
Önemli bir şey değildi. Daha kötü bir şey olduğunu sandım.
On a fait une montagne d'un rien.
Önemli bir şey değildi.
Ce n'est rien...
Önemli bir şey değildi!
Oh, c'était rien :
Evet, önemli bir şey değildi. Küçük bir şey.
Oui, mais ce n'était pas important.
Al, önemli bir şey değildi.
Ce n'était rien du tout.
- Bu yepyeni Colt'un Barışçı model tabancasını ve kılıfını bedavaya alabilirsin. - Önemli bir şey değildi.
- Ce n'était rien.
Önemli bir şey değildi. Nasserine'i aramaya çalışmıştım.
J'ai juste voulu appeler Nasserine.
- Önemli bir şey değildi.
Ce n'était rien.
- Önemli bir şey değildi.
- C'était rien.
Önemli bir şey değildi.
C ´ est rien.
- İlk defa bir Dabo kızıyla çıktın ve önemli değil mi diyorsun? - O kadar da önemli bir şey değildi.
- Pas de quoi en faire un plat.
- Önemli bir şey değildi.
Ce n'était pas grave.
Norman, ölen bir adamın son sözleri ve arzusuydu, çok önemli bir şey değildi.
Les dernières volontés d'un mort, c'est pas grand-chose.
Önemli bir şey değildi Jane.
Ce n'était rien, Jane.
Önemli bir şey değildi.
C'était rien.
- Evet önemli bir şey değildi.
Oui, ce n'est rien.
Ama önemli bir şey değildi, ki bu iyi bir şey. Çünkü eğer gerçekten de bir "neredeyse öpüşme" anı idiyse hayat çok karmaşık hale gelirdi.
Mais ce n'était rien, ce qui est une bonne chose car si on avait vraiment failli s'embrasser, la vie deviendrait très compliquée.
Önemli bir şey değildi.
Ce n'est pas grand-chose.
Önemli bir şey değildi.
Ce n'était rien.
Önemli bir şey değildi.
Rien de grave.
- Manticore'da önemli bir şey değildi.
- A Manticore, ce n'était pas leur truc.
Belki de Andrea için önemli bir şey değildi.
C'était peut-être pas important.
Önemli bir şey değildi. Bana aşık falan gibiydi.
Il avait le béguin pour moi.
Bu o kadar önemli bir şey değildi.
Il n'y a pas de quoi en faire un plat.
Lütfen, hanımefendi, önemli bir şey değildi.
Allons, madame, ce n'était rien du tout.
Önemli bir şey değildi.
Une broutille.
Memurlara o zaman da söyledik, önemli bir şey değildi.
On a rassuré la police.
Sadece bir kaç sigaraydı, önemli bir şey değildi.
Tu m'as pardonné ces deux cigarettes.
Hani bu önemli bir şey değildi?
- En voilà une drôle d'idée.
- Ne yaptığını hiç bilemezsin. - Önemli bir şey değildi.
- Je te suis super reconnaissante.
- Önemli bir şey değildi.
Sans importance.
Önemli bir şey değildi. Birlikte büyüdük.
Voilà!
Başka bir şey önemli değildi.
L'idée ne m'en serait pas venue.
- Önemli bir şey değildi.
Vous avez été souffrant?
Evet, tek istediğim bu yerden çıkmak ve annemle ilgilenebilmekti. Başka bir şey önemli değildi, ama şimdi istediğim...
Je ne pensais qu'à sortir d'ici pour m'occuper de ma mère mais maintenant que je...
- Önemli bir şey değildi.
- Ce n'est rien.
Bu çok önemli bir şey değildi.
Elle aurait pu me laisser la place côté hublot, mais non.
Hayır, Homer önemli bir insan değildi ne de vasıflı birisiydi, ve şüphesiz hiçbir şey başaramadı.
Non, il n'était pas un grand homme. Même pas un homme moyen. Et il n'a jamais rien accompli dans la vie.
- Önemli bir şey değildi.
Ross!
Önemli bir şey değildi.
Bowman avait la clé, tu sais, on a fait ça juste pour rigoler,
Önemli bir şey değildi.
- Ce n'était rien.
önemli birşey değil 33
önemli bir şey değil 261
önemli bir şey 34
önemli bir konu 16
önemli bir şey mi 22
önemli bir şey yok 63
önemli biri 16
önemli değil 3809
önemli degil 25
önemli 199
önemli bir şey değil 261
önemli bir şey 34
önemli bir konu 16
önemli bir şey mi 22
önemli bir şey yok 63
önemli biri 16
önemli değil 3809
önemli degil 25
önemli 199