Arabam bozuldu translate Portuguese
173 parallel translation
Arabam bozuldu.
O meu carro avariou.
Arabam bozuldu, telefonunuzu kullanabilir miyim?
O meu carro avariou. ¿ Posso fazer uma chamada?
- Arabam bozuldu.
O meu carro avariou-se!
Benim arabam bozuldu da, acaba sizin telefon...
Tive uma avaria, e estava a ver se podia usar o seu telefone...
Arabam bozuldu, geç geldim, Jay'i kaçırdım ve ona vermem gereken değerlendirmeler var.
O carro avariou-se, cheguei atrasado, o Jay já saíra, e tenho estes planos revistos para ele ver.
Bir keresinde yolun hemen kenarında arabam bozuldu.
O meu carro avariou-se uma vez à beira da estrada.
Arabam bozuldu.
Dói-me cabeça. "
Arabam bozuldu ve kardeşim evleniyor.
- O que se passa? - O raio do carro voltou a avariar. Tenho de ir para Montilla.
Arabam bozuldu. Acaba içeri girip telefonu kullanabilir miyim?
o meu carro avariou, e eu estava a pensar se poderia entrar e usar o telefone.
Arabam bozuldu.
O carro avariou.
Arabam bozuldu ve çekici kamyon geç kaldı ben de telefonunu kullanmak istedim.
Nada. O meu carro avariou... e o reboque está a demorar muito tempo... pensei que podia utilizar o teu telefone.
Vegas'a doğru gidiyordum ve arabam bozuldu.
Vou a caminho de Las Vegas e o carro avaria-se.
- Arabam bozuldu.
O meu carro avariou...
Arabam bozuldu.
O meu carro avariou...
Arabam bozuldu ve...
- O meu carro avariou e só preciso de ligar... - Shh! Espere.
Buck, arabam bozuldu dostum.
Buck, o carro avariou.
Arabam bozuldu.
O carro avariou-se.
Televizyonun aileleri nasıl birleştirdiğine dair yapacağım konuşmaya giderken arabam bozuldu.
O meu carro avariou a caminho de um descurso em como a TV mantem as famílias juntas.
Bir arkadaşımla birlikteyim... Yakınlarda birini ziyarete geldik ve arabam bozuldu.
Vim visitar uma pessoa que mora perto com um amigo, e o meu carro avariou no meio da praça.
arabam bozuldu baba.
- Eu sei. Ouve, o meu carro pifou.
- Arabam bozuldu.
O meu carro avariou-se.
Arabam bozuldu- -
O meu carro avariou-se...
Merhaba, arabam bozuldu, beni götürebilir misiniz?
Salve! O meu carro avariou! Dá-me uma boleia?
Arabam bozuldu ve feci korkuyordum.
Tenho uma avaria e temo pela vida.
Arabam bozuldu.
O meu carro avariou-se.
Arabam bozuldu da.Telefonunuzu kullanabilir miyim?
Posso usar o seu telefone?
Arabam bozuldu.
Olha, o meu carro avariou.
Arabam bozuldu ve teyzem çok hasta. Ona ilaç götürmem lazım ve otobüs için paraya ihtiyacım var.
Moro em Jersey City, o meu carro avariou e preciso de voltar para lá porque a minha tia está doente e precisa de um medicamento.
Daha erken burada olacaktım, fakat arabam yine bozuldu. Başım çok daha büyük dertte.
Eu queria ter chegado mais cedo, mas o meu carro avariou outra vez.
Arabamız bozuldu ve 1 km. yürüdük.
O nosso carro avariou-se e andámos quilómetros.
Gördüğünüz gibi arabamız bozuldu.
Tivemos uma avaria.
Arabamız bozuldu.
O nosso carro não funciona.
Arabamız bozuldu.
O nosso carro avariou.
Arabamız bozuldu, sizinle gelebir miyiz?
Perdemos a nossa boleia, importam-se?
Dışarıda kamp yapıyorum. Arabam da bozuldu.
Eu estou a acampar, o meu carro começou a funcionar mal.
80. yolda arabamız bozuldu.
Um carro avariou na Rota 80.
Arabamız bozuldu.
O carro avariou-se.
Arabam Belt Parkway'de bozuldu.
O meu carro avariou-se no Belt Parkway.
İlk kez doğru düzgün bir iş buldum, arabam bozuldu.
Mal arranje um emprego decente, vai para a sucata.
Arabamız bozuldu Carol ve ben de Hollandalı mekanik çocukların arkasına gittik.
O carrossel avariou-se... e a Carol e eu fomos para trás duma criança mecânica holandesa.
Evet! Biliyo musun ilerde arabamız bozuldu Gidip arkadaşlarımı almam gerek, tamam mı?
O nosso carro foi-se abaixo, só temos de ir buscar as minhas amigas, pode ser?
Arabamız bozuldu.
O nosso carro avariou-se.
- Arabamız bozuldu.
- Avariou.
Arabam evinin karşısında bozuldu da.
O meu carro avariou-se à frente de tua casa.
Arabamız bozuldu ve oksijenimiz bitti.
Estamos sem oxigénio.
Tula'ya yakın bir yerde kaldım. Arabam bozuldu!
- Olá, onde estás?
Arabamız bozuldu. Evet.
Viemos para cá assim que pudémos para as ajudar na limpeza....
Üzgünüm. Biliyorum çok geç bir zaman, bakat arabam yol üzerinde bozuldu..
Sei que é muito tarde, mas o meu carro avariou-se no caminho.
Sorun da bu zaten. Arabamız bozuldu.
Mas é isso, o nosso carro está avariado e não podemos chegar à cidade.
Arabam evinizin önünde bozuldu.
Isso mesmo. O meu carro avariou à frente da tua casa.
Arabam Talon'un dışında bozuldu ve beni eve götürdün.
O meu carro avariou perto do Talon e levaste-me a casa.
bozuldu 39
araba 243
arabalar 60
arabada 85
arabayı 17
arabam 88
arabası 18
arabaya 46
arabayla 21
arabam yok 26
araba 243
arabalar 60
arabada 85
arabayı 17
arabam 88
arabası 18
arabaya 46
arabayla 21
arabam yok 26
arabam var 42
arabayı getir 44
arabaya bin 384
araban var mı 39
araba nerede 43
araba mı 39
araban nerede 53
arabam nerede 20
arabadan in 33
araba bekliyor 25
arabayı getir 44
arabaya bin 384
araban var mı 39
araba nerede 43
araba mı 39
araban nerede 53
arabam nerede 20
arabadan in 33
araba bekliyor 25