Ben bir kadınım translate Portuguese
1,048 parallel translation
Ben bir kadınım, ama burada benden daha iyi koşan, at süren ve ateş eden görmüyorum.
És uma mulher. Sou uma mulher, mas não vejo aqui ninguém que corra, monte ou dispare melhor do que eu.
Ben bir kadınım.
Sou uma mulher.
Ben bir kadınım.
Olha para mim! Sou uma mulher.
Tam tersi ben bir kadınım.
Sou uma mulher... que é o oposto disso.
Tersine, ben bir kadınım!
Sou uma mulher, que é justamente o oposto.
Bu normal değil mi, ben bir kadınım.
Sou mulher, não devo ter mesmo.
- Ama ben bir kadınım Howard.
- Mas eu sou uma mulher, Howard.
Ben bir kadınım ve bu nedenle, fazlaca meraklıyım.
Sou uma mulher... e, por isso, muito curiosa.
Michel, Ben bir kadınım!
Michel, eu sou uma mulher.
Ben bir kadınım.
Sou mulher.
Ve aynı zamanda insanlığın yararına çalışıyorsun, ama ben bir kadınım ve zırva şeyler çiziyorum.
Eu sou mulher e faço rabiscos.
* Madem ki ben bir kadınım,
Agora que sou uma mulher
- Ben bir kadınım, Avigdor.
- Eu sou um mulher, Avigdor.
Ben bir kadınım!
Sempre Becket!
" Ben baloya gitmiş bir kadın olsaydım
" Se eu fosse uma mulher Que tivesse ido a um baile
Bu kasabaya geldiğimde geldiğim ilk gün ben bir hayat kadınıydım.
Quando eu cheguei cá... No dia que cheguei cá... Eu era uma prostituta.
Bay Morlachi, ben sakin bir kadınım, katiyen sinirlenmem.
Sr. Morlan, sou uma mulher calma, nada nervosa.
Ben yalnızca bir bakışa kadını benden çok seversen pişmanlık duyarım.
Só me arrependo se não me amas mais do que a qualquer outra mulher no mundo.
Ben modern bir kadınım.
Sou uma mulher moderna.
Eğer Tanrı, güzel bir kadın ve bir şişe viskiden daha iyi iki şey yarattıysa bile, ben bunu duymadım.
Se Deus fez a melhor das invenções, foi uma linda mulher ou um bom uísque. Tenho certeza disso.
Ben bir Kahn-ut-tu kadınıyım.
Sou uma mulher Kahn-ut-tu. Nesta terra toda, quantas há?
Ben bir bilim kadınıyım.
Sou cientista.
Evet, sanırım ben kalkıp, bir kadın aramaya gideceğim.
Bem, acho que me vou arrear e procurar uma mulher.
Ben bir büyükanneyim ve bir kadınım ve benim haklarım var.
Sou avó e mulher, e conheço os meus direitos.
Ben saygın, uygar ve boşanmayı isteyen bir kadın gibi davrandım.
Agi como uma mulher digna, civilizada, disposta a divorciar-se.
Ben özgür bir kadınım.
Sou uma mulher livre.
Ben Teksas'ta bir çiftlik alacağım, içinde 10, 20, 35 kadın olacak ve çılgınca eğleneceğim.
Vou comprar um rancho no Texas, com 10, 20, 35 míudas e gastá-lo.
Çünkü ben bir Cheyenne kadını değilim, mavi asker... Asla olamayacağım ama sana gerçeği söyleyeceğim...
Porque não sou Cheyenne, nem nunca serei, soldadinho.
Kadınımla aşk yapmak istedi, ben de onu küçük bir bıçakla çok küçük bir bıçakla uzaklaştırdım, senyor.
Queria fazer amor com a minha mulher, então afastei-o com uma pequena faca, uma faca muito pequena, señor.
Hayır hayır, sanırım ben bir kadını çok istediğimde, onu kendimden itiyorum.
Não. Acho que afasto as mulheres que mais quero.
Ben yaşlı, evli ve dul bir kadınım.
Sou uma viúva antes casada.
Ben namuslu bir kadınım!
O que queres?
Ama yemin ederim ki bir kadının göğüsleri Tanrı'nın Dünya üzerinde yarattığı en sert taş parçasıdır ve ben, onunkinde hiçbir iz bulamadım.
Mas eu juro... o peito de uma mulher é a rocha mais dura... que o Todo Poderoso colocou na Terra... e eu não consigo descobrir porquê!
Beni gönderme, sadece güçsüz bir kadınım ben.
Não me mandes embora por eu ser mulher e ter pouca força.
Ben de özgür bir kadınım.
E eu sou uma mulher livre.
Bakın, her kimseniz, ben meşgul bir kadınım ve oyun için zamanım yok.
Ouça, quem quer que seja, sou uma mulher ocupada e não tenho tempo para brincadeiras.
Ben öyle bir kadınım ki bir şeye bir kez karar verince hiçbir şey beni kararımdan döndüremez.
Eu sou do tipo de mulher... que, uma vez tomada uma decisão... não há retorno.
"Bayım, ben Barbados Adaları'nda yaşayan basit bir kadınım."
"Sr., não passo de uma mulher simples das Ilhas Barbados."
Bulduğum kadın tümörlerle ve... yaralarla kaplı 70'lik bir ihtiyardı ve... ben arkadaşım için onu sıçtırmıştım.
Arranjei-lhe uma velha de 70 anos coberta de tumores e úlceras e fi-la defecar perante ele.
Sence ben korkusuz bir kadın mıyım?
E crê que eu temo?
Ben de bir zamanlar bir erkek tarafından öldüresiye dövülen bir kadın tanırdım.
Conheci uma mulher que foi morta à pancada por um homem.
Ben eskiden bir vaizle evli olan ve kiliseye giden bir kadınım... ve diyebileceğim... Nonny'mi rahat bırakman gerektiği.
Eu sou uma igreja-ida mulher isso era casado por um pastor, e o que eu posso dizer é que você tem chega a partir meu Nonny só.
Ve ben çok acı çeken bir kadınım.
Sou uma mulher que sofre.
Ben güzel bir kadınım.
Sou uma mulher bonita.
Ben 20. yüzyıl kadınıyım. Sahip olduğum bir kariyerim ve özgürlüğüm var.
Sou uma mulher do século XX. Tenho uma carreira.
Ben bu şehirde hala önemli bir kadınım!
Ainda sou uma mulher importante nesta cidade.
Anlayamıyorum, ben ahlaklı bir kadınım.
Não entendo isto. Sou uma mulher recatada.
Diyelim ki sen bir erkeksin, ben de erkek numarası yapan bir kadınım.
Digamos que tu és um homem e eu sou uma mulher que finge ser homem.
Ben şimdi özgür bir kadınım ve kendi hayatımı yaşamak istiyorum.
Agora sou independente e devo viver a minha própria vida.
Ben basit bir adamım ama bana göre bir kadının çocukları olmalı ve onları yetiştirmelidir sabırla ve fedakârlıkla.
Eu sou um homem simples, mas... na minha opinião, uma mulher serve para fazer filhos, criá-los... com paciência e sacrifício.
Ben yetki sahibi bir kadınım. Bu yüzden de düşmanlarım var.
Sou uma mulher com alguma autoridade pelo que tenho inimigos.
ben bir doktorum 106
ben bir aptalım 43
ben bir 82
ben biraz 32
ben bir kızım 25
ben bir askerim 29
ben bir erkeğim 58
ben bıraktım 27
ben bir profesyonelim 32
ben bir oyuncuyum 24
ben bir aptalım 43
ben bir 82
ben biraz 32
ben bir kızım 25
ben bir askerim 29
ben bir erkeğim 58
ben bıraktım 27
ben bir profesyonelim 32
ben bir oyuncuyum 24