Ben bıraktım translate Portuguese
1,047 parallel translation
Hayır, ben bıraktım.
Estou de saída.
Ben bıraktım, özel bir iş aldım.
- Tenho de ir ; é um trabalho especial. - Que sorte, amiga.
Aradığı zaman bu işin bittiğini söyle. Ben bıraktım.
Bem, quando o fizer, diz-lhe que acabou.
Hayır, ben bıraktım bu naneyi.
Não, desisti dessas maravilhas.
Onu ben bıraktım.
Deixei-a partir.
- Hayır, Ben bıraktım. Benim değil.
- Não, eu deixei de fumar.
- Ben bıraktım.
Eu desisti.
Onu eve ben bıraktım.
Conduzi-a a casa.
- Ben bıraktım.
Se tu não cancelasses o poker?
... bize bu imzalı itirafı bıraktı. Ben okuyacağım :
.. assinou esta confissão.
Bu yüzden ben de, o işle ilgilenmeyi bıraktım.
Portanto, eu não me adapto ao esquema da vida.
Etmeliydim, biliyorum ama... sonra beni rahat bıraktı ben de beyzbol oynadım.
Io feito, mas... depois daquilo, ele deixou-me em paz e eu continuei a jogar.
( Tubbs'ın Gönderdiği Mesajlar ) Valerie, Ben Ricardo. Bu Mesajı Ofisine Bıraktım, Beni Bulabilirsin Diye..
Valerie, é o Ricardo, recebi uma mensagem para te telefonar.
Ben bugün sigarayı bıraktım.
Quer dizer, deixei de fumar hoje.
Ve ben onu sokağın ortasında yapayalnız bıraktım.
E agora deixo-o sózinho na "piazza".
Ve ben perdede bir kez daha bu insanları izliyordum. Kendimi filmin büyüsüne bıraktım.
Estou a ver as pessoas ali no ecrã e comecei a ficar agarrado pelo filme.
Ben zaten onu bıraktım.
Pois já a libertei. O quê?
Nasihat istemedin, ben de seni rahat bıraktım.
Não querias conselhos, deixei-te em paz. Agora, queres conselhos novamente.
Ben içkiyi bıraktım oğlum.
Eu estou naquela Auto-Caravana, meu.
Bu da, ben de bıraktım demektir.
Isso significa que eu também desisto.
Ben seni ikna etmeye çalışmayı bıraktım. Bunun seni çok rahatsız ettiğini fark ettim.
Deixei de te procurar quando percebi que te incomodava.
Ama ben artık kahraman olmak istemiyorum. - Ben o işleri bıraktım. - Evet ve bak ne oldu.
Eu quero que tu mandes abaixo o Sr. Big e acabes com essa porcaria das correntes de ouro.
Ben... Ben bu gece kesinlikle ihtiyacım olan bazı kağıtları ofiste bıraktım.
Eu... deixei no consultório uns papeis de que preciso hoje à noite.
Herşeyi sen yönettin,... değil mi? Ve ben seni serbest bıraktım.
Tem-te feito cargo de tudo, certo?
Ben de kendimi bıraktım, hayatımda ilk kez bundan sonra ne olacağını çok iyi bildiğim düşüncesine teslim oldum.
Por isso relaxei e rendi-me à noção de que, pela primeira vez na vida, eu sabia o que ia acontecer a seguir. Foda-se.
Ben sigarayı bıraktım.
Deixei de fumar cigarros.
Dostum bana para kazandırdı ve ben onu sokakta bıraktım.
Fizeste um dinheiro para nós e, por isso, vais-me deixar aqui no meio da rua.
Ben şehrin baş patoloğu ve tıbbi araştırmacısıyım ve onlar beni dışarda bıraktılar.
Sou a chefe patologista nesta cidade, e eles me deixaram de fora.
Ben uyuşturucu kullanmıyorum. Onu 14 yaşındayken bıraktım.
Deixei a droga quando tinha 14 anos.
Ben onurdan söz ediyorum, ideolojilerden değil aradaki farkı anlamama ihtimalini düşünerek onlara geride bir mektup bıraktım.
Falo de honra, não de ideologia. Deixei uma carta, para o caso de eles não saberem a diferença.
Ben Stymie C. Bundy'nin sizlere,.. ... kalan son Bundy erkeklerine bıraktığım miras bir Bundy erkeğinin de başarıyı yakalayabileceğinin ispatıdır.
" Portanto, a herança que eu, Stymie C. Bundy, vos deixo, os últimos homens Bundy, é a prova de que um homem Bundy pode alcançar a excelência.
Ben bugün otele bir mesaj bıraktım.
Ontem deixei um recado no vosso hotel.
Çünkü ben geçmişi geçmişte bıraktım.
Porque eu coloco o passado no passado.
Devon, ben artık aynı kişi değilim. O hayatı geride bıraktım.
Devon, eu já não sou a mesma pessoa, eu desisti daquela vida.
Ben havuçları bıraktığım için başka seçeneğim kalmıyor.
Tenho de beber isto, porque já deixo as cenouras no prato.
Manuel beni baştan çıkardı. Ben de olduğu gibi bıraktım.
Manuel seduziu-me, e eu deixei-me seduzir.
Hayır, siz diyorsunuz ki belki de, belki Neil Daemon'ı sevdiği için ben onu bıraktım, ama belki, o beni terk etti?
Não, você está dizendo que talvez, talvez eu não a tenha deixado porque ela gosta de Neil Diamond, mas que talvez, ela me deixou?
- Ben sıcak suyu bıraktım.
- Eu não uso água quente.
Telesekreterine not bıraktım. Ben öldüm.
Tinha o atendedor de chamadas ligado.
Ben de geçen sene paltomu Cleveland'da bıraktım.
No ano passado, deixei uma gabardina em Cleveland.
Ben o işi bıraktım.
Estou fora.
Sana mesaj bıraktım. Arayan ben değildim.
Não fui eu que liguei.
- Ben de işler iyice sarpa sarmasın diye O'nu orada bıraktım..
- Não quero piorar tudo.
- Ben şimdi şunun.. - Şimdi de seni yalnız mı bıraktı?
Ela deixou-te por tua conta, foi?
- Ben seni oraya bıraktım ama sen buraya gelmeyi başardın.. Anlarsın ya..
Deixei-te lá, mas tu esgueiraste-te pelo...
Ama Alistair ile evlenmek için mesleğini bıraktı. Ben de Hindistan'da kaldım.
Mas abandonou-a para se casar com o Alistair e eu para ficar na Índia.
Ama ben gençlerle tartışmayı 50 yıl önce bıraktım. Ellen?
Mas desisti de discutir com jovens há 50 anos.
Ben de direksiyonu kırdım ve onu evine bıraktım.
Sabem o que fiz? Dei a volta ao camião e levei-a directa para a sua casa.
Ben kaplanı bir kutu baharatla devredışı bıraktım, fakat dükkanın sahibi ve oğlu, o ayrı bir mesele.
Consegui dominar o tigre com gás lacrimogénio, mas quanto ao dono da loja e o filho, a história foi outra.
Onu ben eve bıraktım.
Levei-a a casa.
63'te beni işin dışında bıraktıklarında ben de kendi araştırmamı yaptım.
Quando não me deixaram participar em 63, fiz algum trabalho por conta própria.
bıraktım 124
ben bir kadınım 61
ben bile 38
ben benim 43
ben bir doktorum 106
ben bir aptalım 43
ben bir 82
ben böyleyim 53
ben biraz 32
ben buldum 53
ben bir kadınım 61
ben bile 38
ben benim 43
ben bir doktorum 106
ben bir aptalım 43
ben bir 82
ben böyleyim 53
ben biraz 32
ben buldum 53
ben biliyorum 325
ben buyum 82
ben bir kızım 25
ben bittim 83
ben buradayım 348
ben bir askerim 29
ben bulurum 51
ben bilmiyorum 104
ben bir erkeğim 58
ben burdayım 35
ben buyum 82
ben bir kızım 25
ben bittim 83
ben buradayım 348
ben bir askerim 29
ben bulurum 51
ben bilmiyorum 104
ben bir erkeğim 58
ben burdayım 35