English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Bir bakıma evet

Bir bakıma evet translate Portuguese

153 parallel translation
Bir bakıma evet.
- De certa maneira, sim.
Bir bakıma evet.
Por assim dizer.
- Bir bakıma evet.
- Mais ou menos.
- Bir bakıma evet.
- De certo modo.
Bir bakıma evet.
De certa forma, sim.
Bir bakıma evet.
Até certo ponto, sim.
Bir bakıma evet.
Parece que sim.
Bir bakıma evet.
Em princípio sim.
Bir bakıma evet.
- De certo modo... sim.
Bir bakıma evet.
- De certa forma, sim.
- Bir bakıma evet.
- Em certo modo, sim.
Bir bakıma evet.
De facto, sim.
Evet. Bir bakıma.
Sim, de certa forma.
Şey, bir bakıma... Şey, evet.
Bem, vejamos... bem, sim.
Şey, evet, bir bakıma.
- Está, de certa forma.
Burada mı çalışıyorsun? Evet, bir bakıma.
- Você trabalha aqui?
Evet, bir bakıma öyle.
Sim, de certa forma...
- Bir bakıma evet.
Exatamente.
- Evet bir bakıma.
- Bem, sim, uma espécie disso.
Evet, bir bakıma doğru.
- Sim, de certo modo.
Evet, bir bakıma.
Sim, mais ou menos isso.
Evet bir bakıma, siz kimsiniz?
De certa forma, mas quem é você?
Evet sanırım, bir bakıma öyle diyebiliriz.
Creio que sim, de certo modo.
Evet doktor, ve karşılığında ne kazanacağıma bir bak.
Doutor, mas vê o que estarei a ganhar.
- Evet, bir bakıma.
Sim, é do género.
Evet. Bir bakıma, partinin kurucu üyelerinden biriydi ve editörüm, Kennedy - Hitler buluşması hakkındaki tepkisini öğrenmek istedi.
Sim, era membro fundador do partido e o meu... editor queria a sua opinião sobre o encontro Kennedy / Hitler.
Evet, POUM ile savaştım. Ve bak başıma ne geldi. Kolumda koca bir metal parçası var.
Olha a merda que me aconteceu, tenho um pedaço de metal no meu braço.
- Bir bakıma, evet.
- Mais ou menos!
- Yardımcı olabilecek başka bir şey aklıma geldi : Evet. Bazen bakışları da aksi oluyor.
Hipocrisia sempre me tirou do sério.
Evet. Bir bakıma, benim göbek adım "tehlike".
Sim... por acaso, perigoso é o meu nome do meio...
Evet, bir bakıma.
Sim, realmente é.
- Evet, bir bakıma.
- Isso mesmo.
Evet, bir bakıma öyle, ama... Hepimiz cennete gidecek miyiz?
Em princípio sim, mas, quer dizer com isso, que vamos para o céu?
- Bir bakıma öyle İhtiyar, evet.
Sim, digamos que sim, chefe.
- Evet, bilirsin. - Bir bakıma "Aşk şişmanlatır" düşüncesi.
- Sim, tu sabes, o amor faz-nos desleixar.
Şey, evet, bir bakıma.
De certa forma, parecia.
Bir bakıma, evet.
Um pouco, sim.
Bir bakıma, evet.
De certa forma, acho que sim.
- Bir bakıma evet.
De certa forma.
Evet, fakat şimdilik bir bakıma ikinci plana attım.
Sim, mas fui posto na prateleira.
Bir bakıma, evet.
De certa forma, sim.
Evet, bir bakıma, ama tam olarak...
Quer dizer. Claro, mas é mais...
Evet, öyleyim, bir bakıma. Evet, hayır. Evliyim.
Sim, sou, mais ou menos, não, sim, sou casado.
Bir bakıma, evet.
De certa forma sim.
Kâbus. Evet, bir bakıma öyle.
Pesadelos, por assim dizer.
Evet ama, Onların deneyi de bir bakıma doğru.
Sim, mas a demonstração dele fala por si.
Evet bir bakıma, şarkılarda gerçek olayları anlatması dışında, belli tarihler, isimler...
Mais ou menos, excepto que as canções deles incluem eventos actuais, como datas específicas, nomes...
- Sanal gerçeklik gibi. - Evet bir bakıma.
Parecido.
- Evet, bir bakıma.
- Convencido.
- Çok palavracısın! Evet, bir bakıma.
Mais ou menos, sim.
! Şey, evet, sen ve ben bir bakıma aynı...
- Tu e eu estamos ao mesmo...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]