Bir şey yapamam translate Portuguese
591 parallel translation
Pekala, hizmetçileri uyarabilirim, ama aşağıdakiler için bir şey yapamam.
Está bem, posso avisar as criadas, mas não me responsabilizo lá por baixo.
Bir şey yapamam Disko.
Não posso fazer nada, Disko.
- Bu konuda bir şey yapamam.
Não posso ajudar.
Dinle arkadaşım, eğer dinlenmezse onun için bir şey yapamam.
Oiça, se ela não descansar, eu não posso responder por ela.
Emir böyle, bir şey yapamam.
Não podemos nada. São as ordens.
Ona bir şey yapamam.
Não supero.
Onu ararım, başka bir şey yapamam.
Eu telefono-lhe e não me envolvo mais.
Bu konuda bir şey yapamam, analiz böyle olur.
Não posso evitá-lo, é o que acontece quando se analisa.
bir şey yapamam.
Não posso fazer nada.
Ama ben onsuz bir şey yapamam.
- Mas eu não posso passar sem ela.
Hayattayken bir şey yapamamışlardı öldükten sonra hınçlarını çıkarıyorlar.
E agora, com ele morto, vingam-se.
Hayır, senin için bir şey yapamam.
Não, não podia fazer nada por ti.
Bir şey yapamam.
Não vejo o que posso fazer.
Ben hiç bir şey yapamam. - General Taza'yı asayişi koruması için görevlendirebiliriz?
General, deixe o Taza formar um corpo de polícia na reserva.
Bunun hakkında bir şey yapamam, çok geç artık.
. Eu sou louco por você! .
Pek bir şey yapamam.
Não posso fazer muito.
Bir şey yapamam.
- Não posso fazer nada.
Ben bir şey yapamam keşke yapabilseydim.
Não posso fazer nada, mas mesmo que pudesse...
Ayrıca ben de bir şey yapamam.
Eu não posso fazer nada.
Baş ağrısına karşı bir şey yapamam, Rico.
- Não posso evitar que me doa, Rico.
Hiç bir şey yapamam.
Eu não posso fazer nada.
- Üzgünüm, bir şey yapamam.
- Não tenho culpa de ter o carro avariado!
Bir şey yapamam.
Nada feito.
Asla öyle bir şey yapamam.
Nunca faria uma coisa dessas.
Burada onlar için bir şey yapamam.
Não posso fazer muito por eles aqui. Prepare-se para o transporte.
Saldırıya yol açacak bir şey yapamam.
Não posso provocar um ataque.
Senin için bir şey yapamam.
Não há nada que eu possa fazer sobre qualquer coisa.
Hiç kimse için bir şey yapamam.
Ele não deixou nenhuns registos?
Gerber'e böyle bir şey yapamam.
Não posso fazer isso ao Gerber. Não posso e não o farei!
Bu konuda başka bir şey yapamam.
Nós não podemos fazer o contrário.
Enterprise'la artık bir şey yapamam.
Não posso fazer nada com a Enterprise.
Salon konusunda, bir şey yapamam.
Quanto à sala, não posso fazer nada. O direito de propriedade...
Donanma Bakanı olduğum sürece hiç bir şey yapamam.
Como já não sou Ministro da Marinha, nada posso fazer.
Nerenin acıdığını söylemezsen bir şey yapamam.
Só posso tratar do resto quando disseres onde estás magoado.
Bu konuda hiç bir şey yapamam. Bu yüzden beni endişelendirmesine izin vermiyorum.
Não posso fazer nada, por isso não deixo que me incomode.
Onu içeride tutacağım. Onun için başka bir şey yapamam.
Devo muito a Jim Mackay, e não faço nada por ele.
Bu insanlar için bir şey yapamam.
Não posso fazer nada por ti.
Bu kötülüğe karşı hiç bir şey yapamam, onu kendi inanışlarıyla güçlendiriyorlar.
Não posso fazer nada contra este mal, e eles fortalecem-no com a sua crença.
Bu konuda bir şey yapamam Eddie.
Não posso fazer nada, Eddie.
Bu konuda bir şey yapamam.
Não consigo fazer nada contra isso.
Senin için bir şey yapamam. Crewe reisi kafaya almış.
Nada posso fazer por ti, o Crewe foi ao director.
Bay Cooper, bütün kardeşlerimin serbest bırakıldığını duymadan bir şey yapamam.
Mr. Cooper não posso fazer nada até ter a garantia de que todos os meus... irmãos estão livres.
Bir şey yapamam.
Não posso.
İstesem de, Galilee'ye gelmediği sürece serzenişleri konusunda hiç bir şey yapamam.
Mesmo que eu quisesse, não podia impedir-lhe as recriminações, enquanto ele não voltar a pôr o pé na Galileia.
- Ben asla böyle bir şey yapamam.
- Eu era incapaz de fazer tal coisa.
Ama yapamam ki kafamın içinde hatırlamam gereken bir sürü şey var.
Não sei bem ao certo... só sei que tenho sempre muita coisa para me lembrar.
Bu işi tek başıma yapamam. Sen bir şey görmüyorsan bana inanmazlar.
Se tu não o vês, eles não acreditam em mim.
Ben yapamam. Yapacak başka bir şey yok.
Eu é que tenho razão, não há mais nada afazer...
Bir şey yapamam.
Não posso evitar isso.
Ama rüzgar veya gökyüzü hakkında bir şey yapamam.
Só tu nos podes salvar.
- Ama onun için bir şey yapamam artık.
Ele me fez rico, mudou toda a minha vida, eu não posso fazer mais nada por ele.
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey oldu 106
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey oldu 106
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yedin mi 17