Bu şekilde yaşayamam translate Portuguese
123 parallel translation
Bu şekilde yaşayamam.
Eu não poderia viver assim.
Bu şekilde yaşayamam.
Não consigo viver assim.
Bu şekilde yaşayamam bundan sonra.
Acho que não poderei mais viver.
Bu şekilde yaşayamam.
Não consigo viver com isto.
Ben bu şekilde yaşayamam!
Não consigo viver assim.
Bu şekilde yaşayamam, Hi.
Não vou viver assim, Hi.
Bu şekilde yaşayamam!
Não posso continuar assim.
Bu şekilde yaşayamam. Ne yapacağımı bilemiyorum.
Não posso viver assim.
Bu şekilde yaşayamam anne.
Não posso viver assim.
- Artık bu şekilde yaşayamam.
Não vou viver assim.
Artık bu şekilde yaşayamam.
Não posso continuar a viver aqui.
Bu şekilde yaşayamam.
" Não sei viver assim,
Bu şekilde yaşayamam, sürekli aynı rutinin içinde.
Não consigo viver nessa mesma rotina.
Bu şekilde yaşayamam, Jim.
Não vou viver assim, Jim.
Ben bu şekilde yaşayamam, Ernie.
Não posso viver assim, Ernie!
Bu şekilde yaşayamam!
Não posso viver assim!
Bu şekilde yaşayamam.
Não posso viver assim.
pekala, anne.bu şekilde yaşayamam üzgünüm.
Não posso viver assim. Desculpe.
Artık bu şekilde yaşayamam.
Não consigo viver mais assim.
Bu şekilde yaşayamam.
Certo? Não posso viver assim.
Sonra yine oynarız. Bu şekilde yaşayamam.
Não tarda estamos com dinheiro e isto passou.
Bu şekilde yaşayamam.
Não suporto viver assim.
Bu şekilde yaşayamam, Thadeus... artık olmaz.
Não consigo mais viver assim, Thadeus.
Bu şekilde yaşayamam.
Não consigo viver com esta incerteza!
Ben bu şekilde yaşayamam.
Muito bem. Não vou viver assim.
Artık bu şekilde yaşayamam!
Não consigo viver mais assim!
Bu şekilde yaşayamam.
Não aguento viver assim.
Artık bu şekilde yaşayamam Wendell.
Não posso continuar assim, Wendell.
- Ben bu şekilde yaşayamam artık.
- Eu não consigo viver mais desta maneira.
Bu şekilde yaşayamam Frankie.
Não posso viver assim, Frankie.
Hal, ben bu şekilde yaşayamam.
Hal, isto não este funcionamento para meu.
Bu şekilde yaşayamam.
Não posso viver assim!
Alfred, bu şekilde yaşayamam ben!
Alfred, não posso viver assim!
Asla kendini kontrol edemeyeceksin, ve ben bu şekilde yaşayamam.
Tu nunca controlarás isso. E eu não posso viver assim.
Ben bu şekilde yaşayamam.
Não conseguiria viver comigo própria.
Artık bu şekilde yaşayamam!
Não aguento mais viver assim!
"Artık bu şekilde yaşayamam!" "Birbirimizden uzaklaşıyoruz."
Não posso viver assim. Estamos a distanciar-nos.
Artık bu şekilde yaşayamam.
Tem de ser. Não consigo continuar a viver assim.
- Ben bu şekilde yaşayamam!
- Não consigo viver com isso!
Bu şekilde yaşayamam.
Não conseguiria viver assim.
- Artık bu şekilde yaşayamam
Não posso viver assim.
Bu şekilde daha fazla yaşayamam.
Não posso viver mais assim!
Bu şekilde yaşayamam.
Torres para a engenharia.
- Üzgünüm, bu şekilde yaşayamam.
Não posso viver assim.
Bu şekilde daha fazla yaşayamam Frank, çocuklarım da yaşayamaz.
Já não posso viver assim, Frank, nem os meus filhos sequer.
Gibbs. Bu şekilde daha fazla yaşayamam.
Gibbs, não posso continuar a trabalhar assim!
Bu şekilde daha fazla yaşayamam.
Não consigo viver assim.
Bu şekilde asla yaşayamam.
Nunca sobreviverei a isso.
Ben bu şekilde yaşayamam.
Não aguento mais viver assim.
Bu şekilde iki arada yaşayamam?
Não posso ficar viver sempre nesta posição, entendes?
Bu şekilde biraz daha bile yaşayamam!
Não consigo continuar a viver assim!
bu şekilde değil 53
bu şekilde 200
bu şekilde olmaz 37
bu şekilde mi 16
bu şekilde konuşma 22
bu şekilde devam edemem 22
bu sen misin 162
bu senin sorunun 70
bu senin mi 96
bu sensin 203
bu şekilde 200
bu şekilde olmaz 37
bu şekilde mi 16
bu şekilde konuşma 22
bu şekilde devam edemem 22
bu sen misin 162
bu senin sorunun 70
bu senin mi 96
bu sensin 203
bu sen değilsin 47
bu senin hayatın 30
bu senin 195
bu seninle benim aramda 18
bu senin için 282
bu seferlik 30
bu sefer 162
bu senin düşüncen 27
bu sebeple 59
bu seni ilgilendirmez 244
bu senin hayatın 30
bu senin 195
bu seninle benim aramda 18
bu senin için 282
bu seferlik 30
bu sefer 162
bu senin düşüncen 27
bu sebeple 59
bu seni ilgilendirmez 244