English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ E ] / Elbette hatırlıyorum

Elbette hatırlıyorum translate Portuguese

154 parallel translation
- Elbette hatırlıyorum.
- Claro. Como está a universidade?
- Evet, elbette hatırlıyorum.
- É claro que sim.
Elbette hatırlıyorum.
É claro que sim.
Elbette hatırlıyorum.
Claro, lembro-me.
Elbette hatırlıyorum.
Claro que me lembro.
Elbette hatırlıyorum çocuğum.
Bem, claro que sim, meu rapaz.
- Elbette hatırlıyorum.
- Sim, eu lembro-me.
Ah, oui, Elbette hatırlıyorum. Nereden arıyorsunuz?
A gentil senhora com quem falei um pouco!
Elbette hatırlıyorum. Mükemmel bir hafızam vardır.
Claro que me lembro, tenho uma óptima memória.
Elbette hatırlıyorum.
Claro que sim.
Elbette hatırlıyorum.
- Claro que me lembro.
Elbette hatırlıyorum.
Como assim? Claro que sim.
- Elbette hatırlıyorum.
Claro.
Elbette hatırlıyorum.
claro que me lembro.
- Hayır, elbette hatırlıyorum. Kont Ilya Vladimirovitch Litvanoff'u nasıl unutabilirim?
Como podia esquecer, o Kandilia Vladimirovich Litvanove?
- Elbette hatırlıyorum.
- Claro que sim.
Elbette hatırlıyorum, Bay Clancy.
Claro que me lembro, Sr. Clancy.
Yaklaşık bir yıl önce olan davayı mı? Elbette hatırlıyorum, evet.
De há um ano, mais ou menos?
Elbette hatırlıyorum, efendim.
Senhor, lembro-me com certeza.
- Evet, elbette hatırlıyorum.
- Sim, claro.
- Evet, elbette hatırlıyorum.
- Claro que sim, lembro-me.
Evet, elbette hatırlıyorum.
Sim, claro, acredito.
- Elbette hatırlıyorum.
- Naturalmente que sim!
Elbette hatırlıyorum.
- O quê? Claro que lembro.
Elbette, danteli çok iyi hatırlıyorum.
Lembro-me perfeitamente da renda.
Casuslar ve nasıl çalıştıkları hakkında bir bilgim yok elbette ancak Kontes'in önemli insanların güvenini kazanma konusunda hatırı sayılır bir maharete sahip olduğunu hatırlıyorum.
Não sei nada sobre espiões e o modo como trabalham mas ainda me lembro que a condessa tinha um talento notável para ouvir confidências de pessoas importantes.
Elbette, Sloan'ı hatırlıyorum.
Claro que me lembro do Sloan.
Elbette hatırlıyorum.
- Claro que sim.
Elbette, bunu hatırlıyorum.
Lembro-me disso.
Elbette Dr Shaw'u hatırlıyorum.
Claro que conheço o Dr. Shaw, muito bem até.
Ama hafızamda canlandıramıyorum. Elbette iri, esmer, mavi gözlü, büyük burunlu, dolgun dudaklı olduğunu hatırlıyorum.
Só sei que ela era grande, morena, tinha olhos azuis nariz grande e lábios cheios
- Elbette, hatırlıyorum.
- Mas é claro.
- Elbette hatırlıyorum!
- Claro!
Elbette sizi hatırlıyorum.
Claro que me recordo.
- Elbette hatırlıyorum.
Lembro-me!
- Elbette nasıl unuturum. Daha iki aylıktı hatırlıyorum, ben 10 yaşında falandım galiba...
Eu lembro-me... tinha apenas dois meses, e eu, dez anos.
Elbette, ama çok az bir şekilde olduğunu hatırlıyorum.
De facto, mas tão raramente que eu posso lembrar de cada estada.
Elbette seni hatırlıyorum. Ne absürd bir soru.
Porque os seus holo projectores não funcionam nos corredores.
- Elbette Icus'ı hatırlıyorum.
Claro que me lembro do Icus.
Elbette hatırlıyorum. Bütün konu...
Foi isso que...
- Elbette hatırlıyorum.
- Claro que me lembro!
Ben sadece senden özür dilemek istiyorum. Çıkıyorduk ama seni hiç aramıyordum. Elbette seni hatırlıyorum.
Pelo meu 12º aniversário eu pedi uma boneca "Beautiful Chrissy" com um lindo cabelo que cresce.
Elbette! Elbette sizi hatırlıyorum, yalnız bugünlerde biraz parasızım.
Claro, mas..... ultimamente tenho estado curta de dinheiro.
Elbette hatırlıyorum.
Claro.
Elbette, hatırlıyorum.
Claro. Estou lembrado.
Elbette, hatırlıyorum.
Sim, claro que me lembro dela.
Elbette o akşamı hatırlıyorum
Claro, lembro-me daquela noite.
Elbette onu hatırlıyorum.
- Claro, lembro-me dele.
Elbette, hatırlıyorum.
Sim, eu lembro-me.
Evet. Elbette, Alfie amcayı hatırlıyorum.
Claro que me lembro do Tio Alfie.
Elbette seni hatırlıyorum.
Claro que me lembro de si.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]