English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ H ] / Hiç şansın yok

Hiç şansın yok translate Portuguese

549 parallel translation
Hiç şansın yok, Rosie.
É muito bom, Rosie.
Kaçmak için hiç şansın yok, Ann.
Não tem hipótese de escapar.
Hey, sen! Hiç şansın yok!
hei, não tem escapatória!
- Hiç şansın yok.
- Não tem nenhuma posiblidade.
Hiç şansın yok.
Não tens a menor hipótese.
Jarrett, hiç şansın yok.
Jarrett, não tem a menor hipótese.
Kadınlar konusunda hiç şansın yok.
Não tens sorte com as mulheres.
Hiç şansın yok.
Você não tem nenhuma chance!
- Hiç şansın yok... - Yapsaydım ne öderdin?
Eu sei, mas se conseguisse, quanto valeria?
Hiç şansın yok.
Não tens qualquer hipótese.
Hiç şansın yok.
Não tens hipótese nenhuma.
Hiç şansın yok doktor.
Não tens hipóteses, Doutor.
Hiç şansın yok!
Não tem qualquer hipótese!
Oh, hayır, hiç şansın yok, Pop.
Oh, não. Não é caso para isso, Pop.
Brad, oğlum, hiç şansın yok.
Brad, meu caro não tens hipótese.
Unut gitsin, hiç şansın yok!
Não tens hipótese com ela!
Hiç şansın yok, biliyorsun.
Sabes que não tens possibilidades.
Santa Anna'nın kanunları, hiç şansın yok.
Chefes de Santa Anna mandam em Potosí.
Benimle aynı şansa mı sahipsin, hiç şansın yok.
Tens as mesma chances que eu, nenhumas.
Hiç şansın yok ulan.
Pouca sorte, bronco.
"bir de Texas'la savaşman gerekiyorsa, hiç şansın yok" derdi.
Tínhamos de lutar contra o Texas, senão não teríamos hipótese.
Amerikan, kimi istersen alkışlayabilirsin, hiç şansın yok.
Pense o que quiser, eles não têm hipóteses.
Hiç şansın yok.
Não tens hipóteses.
Hiç şansın yok Jess.
Estás com azar, Jess.
Hiç şansın yok.
Nem pensar.
- Hiç şansın yok.
- Não tem tanta sorte.
Hiç şansın yok!
Não tens hipóteses!
Böyle devam ederseniz, hiç şansınız yok. Kazanmak zorundayız!
Assim não vamos lá. temos de ganhar!
Kadın muhabirlerin erkeklerin karşısında hiç şansı yok. Hele böyle konularda.
É difícil às mulheres repórteres competirem com os homens, sobretudo em relação a histórias importantes como esta.
- Hiç şansın yok.
Tu foste despedido!
Çok yazık, Yeni tüfekler onları silip süpürecek. - Onun hiç şansı yok. - Ne yapacağını düşünüyorsun?
É uma pena... essas armas novas vão acabar com eles, não tem nenhuma chance.
Şansınız çok az, Bay McKenzie. Belki de hiç yok.
Não tem nenhuma hipótese, Sr. McKenzie.
Hiç şansın yok, adamım.
Sim, não é um bom começo.
Hiç şansın yok, Clint.
Sem chance, Clint.
Hiç kalma şansın yok mu?
Há alguma possibilidade de ficar?
Hiç şansınız yok.
Não têm hipótese.
Hiç şansın yok.
Não tens hipótese.
Hiç şansınız yok.
Não têm hipóteses.
Hiç şansınız yok!
Não vai dar.
Sen ve adamlarının hiç birinin şansı yok.
Para matar-te, e aos idiotas dos teus homens também.
Kaçacak bir yeriniz yok. Hiç şansınız yok.
Não piorem a vossa situação, não têm escapatória!
Hiç bir şansınız yok.
Não têm qualquer hipótese.
Hiç şansınız yok.
Não podem escapar!
Hiç şansın yok.
Eu posso tentar, Sr Warfield.
Hayatta kalanların hiç şansı yok sanırım.
Os sobreviventes não têm a menor hipótese, imagino.
Hele senin hiç şansın yok.
Não obstante em você seguramente que não.
Senin ve arkadaşlarının hiç şansı yok.
Tu e os teus amigos não têm hipóteses.
Hiç bir şansınız yok.
Não pode escapar!
Hiç bir şansınız yok.
Não há saída!
Hiç şansınız yok.
- Não se preocupe.
Hiç şansınız yok, yatak ıslatan İngilizler.
Nem pensar, seus ingleses mijões.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]