Inanılmaz bir şey translate Portuguese
976 parallel translation
Tanrım, yaptığın inanılmaz bir şey, Queenie.
Isso foi muito lindo de sua parte, Queenie.
Biraz önce şaşırtıcı bir olayla ilgili yanılgıya düştüm. Beni kendi yargılarımla ilgili güvensizliğe itecek inanılmaz bir şey.
Há pouco... apercebi-me de um fenómeno muito surpreendente, algo tão incrível... que desconfiei do meu próprio julgamento.
Başıma hiç böyle inanılmaz bir şey gelmemişti.
Isto é a coisa mais incrível que já aconteceu.
Dün gece inanılmaz bir şey oldu, Danny.
Aconteceu uma coisa espantosa ontem, Danny.
Olur şey değil, inanılmaz bir şey.
É incrível, inacreditável!
Kimsenin yaşamak istemediği bu yerde, başka bir yerde yaşayamayan penguenlerin yaşaması inanılmaz bir şey.
É de espantar que alguém queira viver aqui, mas a maioria dos pinguins não deseja outro sítio.
Bunu hatırlaman inanılmaz bir şey.
É difícil acreditar que alguma vez tenha sido assim.
Ama haklıysam... ki kuramımı destekleyen kanıtlar gittikçe çoğalıyor... o zaman bu çölde inanılmaz bir şey cereyan etmiş demektir.
Mas, se ela estiver certa, e as provas fortalecem minha teoria... então algo inacreditável aconteceu neste deserto.
Size daha inanılmaz bir şey sunacağız. Alkışlarınızı kazanacak bir numara.
Vamos mostrar-lhes agora algo mais extraordinário.
Bu inanılmaz bir şey!
Isto é extraordinário!
Bekleme odasında inanılmaz bir şey buldum.
Encontrei algo insólito, enquanto esperava na capela.
Bay Santos, gerçekten inanılmaz bir şey.
Mr. Santos, eu achei extraordinário.
- Bu inanılmaz bir şey.
- É incrível. - Sim.
Bu inanılmaz bir şey.
É incrível.
Bana göre bu inanılmaz bir şey.
Pra mim, isso é fantástico.
- Evet, inanılmaz bir şey.
- Sim, é chocante.
Böyle inanılmaz bir şey konusunda mütevazı olmamalısınız.
Não precisa ser modesto em relação a isso. Foi simplesmente incrível.
Bu işi değiştirmemen inanılmaz bir şey.
E não podes mudar de direcção?
- Evet inanılmaz bir şey.
- Em dezembro, Sr. Bianchi.
Bu inanılmaz bir şey... hem bunu bilmeyen Amerikalı sayılmaz.
Isso não é só inacreditável, como totalmente anti-americano.
Bu, inanılmaz bir şey geçimini yalnızca babasının dolgun harçlığından sağlayan genç bir kızın 4 yıldan sonra hala, nefretten ıstırap duyması bu, işte benim yapacağım şey.
Esta coisa incrível de uma rapariga cujo pão depende da caridade do pai, que ainda sente ódio após 4 anos, isto é algo que farei.
Bu, inanılmaz bir şey, genç bir kızın okyanusun ötesine ayak basması, eski dünyadan yeni dünyaya geçmesi ve sevgilisinin yanına gitmesi, bu, işte benim başaracağım şey.
Que uma jovem tenha de atravessar o oceano, ir do velho para o novo mundo ao encontro do seu amado, isto é algo que farei.
- İnanılmaz bir şey!
- Incrível!
İnanılmaz bir şey, değil mi?
É um bocado inacreditável, certo?
- İnanılmaz bir şey!
- Escandaloso!
İnanılmaz bir şey!
- Brincadeira de mau gosto...
İnanılmaz bir şey oldu.
Aconteceu uma coisa incrível.
İnanılmaz bir şey.
É incrível.
İnanılmaz bir şey.
É inacreditável.
İnanılmaz bir şey, üstümü değişeceğim, sırılsıklamım.
É fantástico! Estou todo molhado!
İnanılmaz bir şey Max, inanılmaz.
É incrível, Max, incrível.
İnanılmaz bir şey.
É um ultrage.
- İnanılmaz bir şey!
- É incrível.
İnanılmaz bir şey bu.
É inacreditável.
İnanılmaz bir şey, masaya tıklatıyor...
É interessantíssimo. Faz um monte de barulhos ao bater na mesa.
İnanılmaz bir şey.
É difícil de acreditar.
O an inanılmaz derecede ağır ve sert bir şey hissetti.
Então, ele sentiu algo duro | e inacreditavelmente pesado.
İnanılmaz bir şey, değil mi?
Isso supera tudo, não é?
İnanılmaz bir şey!
É inacreditável!
İnanılmaz bir şey.
Pode dizer-se que é extraordinário.
Dünyada anlayamadığımız o kadar çok şey var ki. Bir o kadar inanılmaz şey de gerçek... Sonunda çocuğum olacak.
Há tantas coisas na Terra que não compreendemos e tantas coisas incríveis que são verdadeiras, estou finalmente fecundada.
İnanılmaz bir şey. Evet.
É simplesmente incrível.
İnanılmaz bir şey.
Absolutamente fantástico.
- İnanılmaz bir şey.
- Sei que parece incrível.
İnanılmaz bir şey bu şekilde etkisiz hale getirilmek.
É inconcebível estarmos imobilizados.
İnanılmaz bir şey, günümüzde insan ayda yürür ve en karmaşık kira-alım sözleşmelerini kotarabilirken, hâlâ başım korkunç ağrıyor.
Parece-me incrível que, nos dias de hoje, quando o Homem chegou à Lua e resolve casos difíceis nas mais altas instâncias, eu continue com estas dores de cabeça.
İnanılmaz bir şey.
Acho que é intolerável.
İnanılmaz bir şey bu. Evet.
Isto é incrível.
İnanılmaz bir şey.
Isso é inacreditável.
İnanılmaz bir şey!
É difícil de acreditar!
İnanılmaz bir şey.
Acho muito fascinante.
inanılmaz biri 32
inanılmaz birisin 22
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şey söyle 257
bir şeyler içelim 56
inanılmaz birisin 22
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şey söyle 257
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey oldu 106
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler yedin mi 17
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey oldu 106
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler yedin mi 17