Peki ya para translate Portuguese
1,010 parallel translation
- Peki ya para?
- Mas o dinheiro...
Peki ya para?
E os brincos?
- Peki ya para?
- E dinheiro?
Peki ya para, Charley?
Conta-me do dinheiro, Charley.
Peki ya yemek yapmak istediği zamanlara ne demeli ona hiç izin vermedin.
E quando ela quis fazer o jantar para o meu irmão?
- Peki ya diğerleri?
- Para a ambulância!
Peki ya kasa?
E para o cofre?
Peki neden Pursey ya da Carmichael'a göndermedin?
Por que não os mandou para Dr. Pursey ou Dr. Carmichael?
Peki ya gelecek hafta?
E que tal para a semana?
Peki Hiroşima'ya gelmeden neredeydin?
Onde estavas antes de vires para Hiroshima?
- Peki ya motor Hank, bakıma adam lazım mı?
- Quer alguém para verificar o reservatório?
Onu yanımda Amerika'ya götürmeyi ayarlamak çok mu zor olur peki?
Seria muito difícil conseguir que eu a leve para os EUA?
Peki ya aşağı inenler?
E os que foram para baixo?
Peki ya hayat boyu Roma diktatörlüğü?
E ser-se ditador de Roma para a vida?
Peki, beni gemiye halıya sarıIı olarak mı götüreceksin?
E levavas-me para bordo enrolada num tapete?
- Peki ya biz Hera?
- E para nós, Hera?
Peki ya insanlık için?
E para a humanidade? A doutora ainda é humana.
Peki ya yeterince güçlü değilse ve saldıramıyorsa?
E se ele ainda não tiver forças para atacar?
Peki ya çamaşır odası?
Como se faz para lavar a roupa?
Peki ya sonra? Yolda, dışarı çıktığın anda mı?
Esperas isso para seres revolucionário?
- Peki ya radyoaktif serpinti? ve o muhafızlar neye başlamak için oradalardı?
- E sobre os efeitos radioactivos... e porque é que estes soldados foram deslocados para lá, para começar?
Peki ya ileriye?
E para a frente?
Peki ya yüce ruhların eğlencesi diye bir şey yok mu?
Por isso é uma recriação para mentes nobres?
Sonunda İngiliz halkını sevince boğan gerçek bir başarıydı bu. Bu kazanç, Amerika savaşa egemen olmadan önce elde edilen son büyük zaferdi. Peki ya Churchill açısından?
Por fim, os britânicos tinham algo para festejar.
Peki ya o minik ayakların ıslanmasın diye seni kucağıma alıp, taa Punch Bowl'dan eve kadar taşıdığım gün de mi?
Nem naquele dia em que a peguei e te levei no colo desde o Punch Bowl, para você não molhasse os pés?
Peki ya değer biçilemeyen para koleksiyonum? Evet, halen istiyor musunuz... Onları alıp Buckleigh Dükü'ne... değer biçtirmenizi mi Lord'um?
Quanto à minha colecção de moedas inestimáveis, se ainda quero que sejam avaliadas pelo Duque de Buckley?
Peki ya Sara?
Nem para a Sara?
Peki, ama hiç kimse o taşa dokunmayacak ya da bakmayacak.
Tudo bem. Mas ninguém se aproxima, nem toca, ou sequer olha para ela.
Peki, bay Lone Watie boynuzlu kurbagani Meksika'ya götürebilirsin.
Bem, Sr. Solitário Watie pode levar o seu lagarto para o México.
Peki ya sana bakan diğerleri?
- E os outros que olharam para si?
- Peki ya kendine?
- Que tal um para ti?
- Peki Yedo'ya nasıl gideceğiz?
- Então, como vamos para Yedo?
Peki ya siz?
- E para si?
Peki, yakalandım diyelim. Ya beni yanlış bir kampa gönderirlerse?
Está bem, digamos que sou capturado... e que me mandam para o campo de prisioneiros errado.
Bak rica ediyorum, onlarla birlikte Avusturya'ya git. Boksörlerim Berlin'de dövüşürken, ben salak gibi Avusturya'ya gideceğim. Peki tamam, kazandınız.
Peço-te Jo, vai para a Austria.
Peki ya gittikten sonraki altı ay ve Enstitüde başlayan iş? Ne diyorsun?
E os seis meses que ainda me restam aqui, e a vaga para emprego no Instituto Scripps?
- Peki ya babam için satın alacağımı söylersem?
- E se eu lhe disser que é para o meu pai?
Kitaplardan konuşalım. Ben soldan sağa okurum. Peki ya sen?
Eu leio da esquerda para a direita, e tu?
Peki ya sen? Meksika'dan sonra n'apıcaksın?
Para onde vais, depois do México?
Peki ya sen ve o zengin bebek... onu hergün dolaştırıyor musun?
Então, o que há entre você e a rapariga rica... que vem para a escola todos os dias contigo?
Öyle göründüğüne hiç şüphe yok ki, bu evrak dün akşam 7.30 ile 11.30 arasında alındı, peki ya şimdi nerede olabilir?
Já sabemos que a carta foi furtada ontem, entre as 19h30 e as 23h30. Para onde terá sido levada?
Peki ya Melchy ve Raleigh?
E para o Melchy e o Wally?
Peki ya bu ne? Bana elektrikli zımpara mı aldın?
- Uma rebarbadora eléctrica para mim.
Her neyse, Al, o delik sadece çirkin gözükmeyle kalmıyor ama, demek istediğim, peki ya Buck?
Vinha a resmungar que não havia filmes nem Tupperware. Cheguem-se para lá. - Que tal o trabalho?
Peki "bu sadece bir rüya, kafana takma" ya ne oldu?
Para pareceres mais digno quando fores pedir o teu emprego de volta. Não posso.
Hey, nereye gidiyorsun? Peki ya bu?
E o meu pára-brisas?
Fakirlere yardım etme planlarına ne oldu peki? Ya haklarından mahrum kalanlar?
E os teus planos para ajudar os pobres, apagar o franchise.
Peki ya kadınlar iş için seninle rekabet etmeye başlayıp işini elinden alırsa?
E se perdes a vaga de um emprego, para uma mulher?
Peki, ya şu "Heavy Metal danışma hattı" na ait üç sayfalık şehirler arası faturaya ne demeli?
E estas três páginas de chamadas para a Linha do Heavy Metal?
cehennemde çürü, Belsky. peki ya şu ponpon sürtük
- Podes votar para a rainha?
Peki ya yanılıyorsam? Asla hata yapmayacağını düşünmek küstahlık olur.
Mas eu estou aqui para ajudar o Will a preparar-se para a sua primeira tarefa como Capitão.
peki ya sen 588
peki ya sonra 72
peki ya ben 207
peki ya siz 111
peki ya ailen 19
peki ya biz 45
peki ya bu 93
peki ya 233
peki ya baban 19
peki ya onlar 26
peki ya sonra 72
peki ya ben 207
peki ya siz 111
peki ya ailen 19
peki ya biz 45
peki ya bu 93
peki ya 233
peki ya baban 19
peki ya onlar 26
peki ya o 66
peki ya çocuk 17
peki ya çocuklar 16
peki ya kız 23
peki ya şimdi 60
peki ya annen 23
peki ya diğerleri 35
ya para 23
para 1088
param 46
peki ya çocuk 17
peki ya çocuklar 16
peki ya kız 23
peki ya şimdi 60
peki ya annen 23
peki ya diğerleri 35
ya para 23
para 1088
param 46
paramount 22
paraguay 35
parayı 47
param yok 109
paraşüt 18
paragraf 17
paran 31
para yok 73
param var 112
paramı 23
paraguay 35
parayı 47
param yok 109
paraşüt 18
paragraf 17
paran 31
para yok 73
param var 112
paramı 23
paran var 16
parasız 29
parayla 16
paralar 28
para bende 17
paramı ver 38
param nerede 79
paraya ihtiyacın var mı 17
paraya ihtiyacım var 109
para senin 29
parasız 29
parayla 16
paralar 28
para bende 17
paramı ver 38
param nerede 79
paraya ihtiyacın var mı 17
paraya ihtiyacım var 109
para senin 29