English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ S ] / Seninle konuşmam gerekiyor

Seninle konuşmam gerekiyor translate Portuguese

357 parallel translation
Seninle konuşmam gerekiyor.
Tenho que falar contigo.
Seninle konuşmam gerekiyor. Raymond
Quero falar contigo.
- Seninle konuşmam gerekiyor.
- Quero falar com você mais uma vez.
- Seninle konuşmam gerekiyor.
- Tenho de falar com você.
Arnold, seninle konuşmam gerekiyor.
- Arnold, quero falar contigo.
Seninle konuşmam gerekiyor.
- O Larry. Tenho de falar contigo.
- Seninle konuşmam gerekiyor.
- Tenho de falar contigo.
Baba, seninle konuşmam gerekiyor.
Pai, preciso de falar contigo.
Seninle konuşmam gerekiyor.
Queria falar-lhe.
Jonathon, seninle konuşmam gerekiyor.
Jonathon, eu tenho que falar contigo.
Notun hakkında seninle konuşmam gerekiyor.
Tenho que falar contigo sobre as tuas notas.
Seninle konuşmam gerekiyor, yalnız.
Preciso de falar consigo, a sós.
- Oh. Cecilia, seninle konuşmam gerekiyor.
Cecília, tenho de falar com você.
Seninle konuşmam gerekiyor.
Tenho que conversar consigo.
Maximo, seninle konuşmam gerekiyor.
Máximo, preciso falar contigo.
- Seninle konuşmam gerekiyor.
- Preciso de falar consigo.
Seninle konuşmam gerekiyor Kurt.
Kurt, preciso falar contigo.
Fei-hung, seninle konuşmam gerekiyor.
Fei-hung, eu gostaria de falar contigo.
Seninle konuşmam gerekiyor.
Quero falar contigo.
Seninle konuşmam gerekiyor, Jason.
Preciso de falar contigo Jason.
Seninle konuşmam gerekiyor, Jose Maria.
Eu ptenho que falar consigo, José Maria.
- Sisyphus... seninle konuşmam gerekiyor.
Sísifus, preciso de falar contigo.
Seninle konuşmam gerekiyor.
Preciso de falar consigo.
- Seninle konuşmam gerekiyor, Uzman Çavuş.
Preciso de falar consigo, enfermeiro. Diga?
Seninle konuşmam gerekiyor... yanlız.
Preciso de falar contigo, a sós.
- Seninle konuşmam gerekiyor.
- Bom, preciso de falar contigo.
Seninle konuşmam gerekiyor.
Tenho que falar com você.
Seninle konuşmam gerekiyor.
Preciso de falar contigo.
- Seninle konuşmam gerekiyor.
- Preciso de falar contigo.
Seninle konuşmam gerekiyor.
Sabe Deus, como. A polícia, até encontrou o seu cianeto.
Seninle konuşmam gerekiyor.
Preciso mesmo de falar contigo.
Brian! Seninle konuşmam gerekiyor!
Brian, preciso do teu conselho.
Aslında, seninle konuşmam gerekiyor.
Na verdade, preciso de dizer-te algo.
Seninle konusmam gerekiyor.
Posso falar contigo?
Bak, bu konu hakkında seninle konuşmamız gerekiyor.
Quero falar contigo sobre isso.
Seninle Çalışabilmemiz İçin Biraz Kesenin Ağzını Açmamız Gerekiyor Değil mi? ... Endişelenmenize Gerek Yok, Biraz Denetim ve Hapis Hakkında Konuşmamızı
É para que possas fazer deduções sem teres de te preocupar com a possibilidade de ires preso devido a uma auditoria.
- Seninle bunun hakkında konuşmam gerekiyor.
Isto chega? Claro! Em alguns estados ainda consigo fazer um telefonema.
Danny seninle konuşmamız gerekiyor.
- Estou? - Tenho de falar contigo.
Steven, seninle konuşmam gerekiyor.
Stephen, preciso te falar uma coisa.
Eğer onunla hala ilgileniyorsan, eğer hala ikiniz için bir şeyler yapmak istiyorsan, seninle konuşmamız gerekiyor.
Se ainda quiserem que vocês dois está bem..... devemos falar.
- Seninle acilen konuşmam gerekiyor.
É urgente eu falar consigo.
Gabrielle... seninle konuşmamız gerekiyor.
Gabrielle, temos que falar contigo.
- Sus. Seninle konuşmamız gerekiyor.
Tu e eu precisamos de falar.
Seninle özel konuşmam gerekiyor. Profesör Dawson'u hatırlıyor musun?
Porque é que considerou Ruffles, se não gosta de onduladas?
Seninle birşeyler hakkında konuşmamız gerekiyor.
A Sara e eu precisamos de falar contigo.
Seninle gurur duyuyorum ama Gilroy hakkında konuşmamız gerekiyor.
Estou muito orgulhoso pela Brown, mas preciso de te falar no Gilroy.
Haydi! Neden bana böyle sorun çıkardığın konusunda seninle oturup konuşmamız gerekiyor! Haydi aç şu kapıyı.
Temos de ter uma conversa sobre a razão porque é tão chata!
Seninle acilen konusmam gerekiyor.
Onde é que estavas? Eu queria falar contigo com urgência.
Benim de seninle acilen konusmam gerekiyor.
Eu também quero falar contigo com urgência.
Seninle biraz dışarıda konuşmam gerekiyor.
Preciso de falar contigo lá fora.
Seninle patoloji raporu hakkında konuşmam gerekiyor.
Quero falar contigo sobre o relatório da patologia.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]