Çok eski translate Portuguese
2,724 parallel translation
- Çok eski değil.
- Não de antigamente.
Çok eski zamanlarda yabancı birine silah taşımadığını göstermek için yapılan bir hareketmiş.
Antigamente, era uma maneira de se mostrar a um desconhecido que não se estava armado.
Bu çok eski bir hikayedir...
É uma velha história.
Yok, ben daha çok eski sevgilim ile dünya güzeli, başarılı ve bilgili sevgilisinin olduğu masa olarak görüyorum. Kendimi dişsiz bir Oklahoma'lı gibi hissettiriyor.
Prefiro vê-la como aquela onde está o meu ex-namorado e a sua namorada linda, bem sucedida e sofisticada, que me faz sentir como uma Okie desdentada.
Büyükbabamın en sevdiği oyun, çok eski bir oyun : "Fıkra Anlatma".
O preferido do meu avô é um jogo de tabuleiro super velho chamado Gutbusters.
Çok eski görünüyor.
Parece tão velho.
O benim deyişimle çok eski moda.
Ela é o que eu chamaria de "velho chapéu".
Bu çok eski bir numara.
É mais velho que andar para trás.
Çok eski bir top.
Uma bola muito antiga.
Bu çok eski bir numaradır, - ve bunu sana ben öğretmiştim.
É o truque mais velho dos negócios, e eu ensinei-to.
Var olan veri çok eski olduğundan haritaya güvenmek zor olacak.
E já que os dados são extremamente antigos, será difícil depender do mapa.
Gemi çok eski, sorun bu.
- Bem, a nave é muito velha, é esse o problema.
Ceset çok eski.
O corpo é muito antigo.
New Age tarikatının çok eski bir üyesi olarak modern tıbbın kaderine müdahale etmemesi gerektiğine inanıyordu.
Um membro de longa data de um culto da Nova Era, ela acreditava que a medicina actual não devia intervir no seu destino.
Benim çok çok eski bir dostum gibi.
O xadrez é o meu "alter-ego", compreende?
Senin için değil eski dostum, daha çok o güzel karın için yaptım.
Não só por si, meu velho, mas pela sua bonita mulher, que o achava muito esperto.
Eski yarışlarına, formlarına ve tekniklerine göz atmak çok önemlidir.
Sim, sabes que é importante olhar para as corridas, corridas antigas, forma física e técnicas.
O ve eski karım çok yakındılar.
Ele e a minha ex eram íntimos.
Bunlar çok eski.
Estes são mesmo antigos...
Eski hayatıma kavuşabilmem için artık çok geç. Ama seninkini mahvetmek için geç değil.
É tarde para reaver a vida que tinha, mas não é tarde para arruinar a tua vida.
Bir de daha eski modeli var, çok renklidir. İlgilenirseniz ayarlayabilirim.
Se estiver interessado, tenho um modelo mais antigo, mas com muito estilo.
Daha çok Kevin'ın eski tişörtleriyle bodrumdaki birkaç parça bebek giysileri.
Blusas velhas do Kevin e umas roupas de bebé da cave...
Yani, Nestor çok nazik ve yakışıklı, ve adeta bana tapıyor ve eski hayaller, yalnızca-- -
O Nestor é bom e bonito e venera-me. E as velhas fantasias... Não passam disso, de fantasias.
Bunlar kaliteli mükemmel bir viski. Brendi de var. Ama Mr. Blackthorn eski viskileri çok seviyor.
Eles têm um excelente scotch aqui, conhaque francês,... mas o Sr. Blackthorn, fica com o velho uísque gringo.
Görüyorsun, eski bir eşkiyayı yakalamak çok uzun sürmedi.
Vês,... não demorou muito para voltar ao que costumava ser,... um velho bandido.
Eski sevgilin senin yerini çok uygun bir eş ile doldurmuş görünüyor.
O teu ex-namorado substituiu-te com o que parece ser uma companheira bastante adequada.
Hatta çok... iyiydi eğer senin için sakıncası olmazsa Lily teyze Serena'nın eski odasında kalmak istiyorum ailemle laflarız, kaybettiğim zamanı telafi ederim.
Foi tão divertida que, se a tia Lily concordar, gostaria de ficar cá. No antigo quarto da Serena. Passar um tempo com a família, compensar o tempo perdido.
Bu eski not defteri çok düzenli kullanılmış ve her türlü bilgiyle doldurulmuş.
Este caderno velho, muito bem aproveitado, com muitos tipos de dados.
Eski kafalı olmak için çok gençsin.
É muito novo para ser há "moda antiga".
Çok yazık. İstediğin adamın, eski sevgilin sayesinde tabutu boylamış olması ne kötü olmuş, değil mi?
É uma pena o homem que queres estar morto graças à tua ex-namorada, não é?
Çok yakında ikinci eski kocam olacak adam elimizdeki son mal varlığını bir at satın almak için ipotek ettirdi.
Não sei, talvez o facto de o meu futuro segundo ex-marido ter dado a nossa casa como garantia para comprar um cavalo.
O adamların hepsi eski asker, yani çok ciddi operatörler.
Os tipos são todos ex-militares, profissionais experientes.
Çok güzel. Eski moda hapishane kaçışı.
Uma zaragata de prisão à moda antiga.
Vay canına. Çok uzun süre kapalı kalmadığımızı fark ettim. Eski kontratlarımızın çoğunu tekrar kazanabileceğimizi düşünüyorum.
Ena! portanto devemos conseguir recuperar os nossos contratos.
Üçlünün eski kapışması hala sürüyor ve izlemeye çok değer bir manzara var
Estes três vão ter uma batalha durante a montanha e isso é que vai ser vai ser curioso acompanhar
Taramalar için beklenen tüm o saatler boyunca yada ameliyat provalarında asla öğrenemedim onun... eski erkek arkadaşı yüzünden bir kırık kalbi olduğunu yada çocukken... attan düştüğü için kolunu kırdığını yada bunun gibi bir çok şeyi daha... hiç konuşmamız olmadı.
Todas essas horas a estudar as tomografias, a ensaiar a operação, e nunca vi que ela tinha uma tatuagem de coração partido do ex, ou que fracturou o braço a montar a cavalo na infância, ou dúzias de outras coisas reveladas pelo seu corpo que as nossas conversas não indicaram.
Hayır, biz sadece istemiştik ki, şey, şu eski paravanlardan birini almak, ve, bizim arka koltuğumuz çok küçük, ve siz...
Não, apenas queríamos comprar um daqueles biombos antigos, e o nosso banco de trás é tão pequeno e vocês...
Eski dostlarınla ve hatta çok samimi olmadıklarınla bile bir araya geleceksin.
E vamos encontrarmo-nos com os velhos amigos, e até, com aqueles que não foram muito amigáveis contigo.
Bandajları hırpalanmış ve dağınık olabilir ve iç iskeleti çok hassas fakat sözlerimi dikkate alın millet. Karşımızda antik Mısır'dan eski bir zalim var ve cebinde mutlaka birkaç numarası vardır.
As suas ligaduras podem estar amassadas e sujas e o seu esqueleto poderá estar muito vulnerável, mas ouçam, estamos lidando com um antigo tirano egípcio, e ele tem que ter uns truques na manga.
13 çocuğu ve 5 eski karısından daha çok yaşadı.
Ele deixou 13 filhos, 5 ex mulheres. Ele tinha 58 anos de idade.
" Eski Büyükelçi Kennedy'nin oğullarından biri Washingtonlu kadın köşe yazarının şefkatini o kadar çok hedeflemiş ki kadın kaşif kocasından boşanıyor.
" Um dos filhos do ex-embaixador Kennedy é alvo do afeto de uma colunista de Washington. Tanto assim, que ela está a divorciar-se do seu consorte explorador.
Rush, Destiny'nin temel kodunu kırdığından bu yana tüm bu tıbbî cihazlara erişim sağlayabildik. Ben de cihazlar hakkında hızlı bir eğitim almaya çalışıyorum. Yine de Eski diline halim olsaydım çok yararı olurdu.
Bem, desde que o Rush decifrou o código principal da Destino que já podemos aceder a estes aparelhos médicos dos Anciãos, então... estou a fazer um curso acelerado, mas ajudaria ser fluente em Ancião.
Bu... çok esaslı, doktor. Ama bazen işte hemorajik ateş olmuyor. Bu sadece iyi eski kafalı "tenisçi dirseği" oluveriyor işte.
Foi... bem cuidadosa, doutora, mas, às vezes, não é febre hemorrágica, é apenas a boa e velha epicondilite lateral.
Eski kız arkadaşı ortaya çıktığı için partisini iptal ettiğini söylemişti. Çok büyük bir kavgaya tutuşmuşlardı.
Ele disse que cancelou a festa porque a ex-namorada apareceu e eles brigaram.
Bu adil değil. Eski okulunda çok zor zamanlar geçirdi.
Isso não é justo, foi uma merda para ela na última escola.
Bu eski Denizci elbiseleri çok iyi gözüküyor!
Estas roupas Old Navy ficam-me tão bem!
Adam her kimse eski bir ordu mensubu olduğu çok bariz.
Bem, seja quem for, é claramente um ex-militar.
Oynadığım oyunda, beyninden hasarlı eski bir ajan tarafından yoldan çıkarılmak çok riskli.
O jogo que estou a jogar é demasiado importante para ser arruinado por um ex-espião desmemoriado.
Eski anlaşmazlıklardan çok uzakta bir mevkide ortak bir nokta bulma ümidindeydin.
Desejavas uma trégua. Longe do lugar onde discordamos tanto.
Beyni hasar görmüş eski ajanı raydan çıkarmak oyunum için çok riskli.
O que está em jogo é demasiado grande para arriscar ser destrúido por um ex-espião sem memoria.
Daha çok Martin'in eski eşi.
Porque ficaria ela zangada?
çok eskiden 18
eskimo 18
eşkıya 17
eski 156
eski dostlar 20
eskiden 151
eskisi gibi 43
eski dost 55
eski dostum 305
eski moda 22
eskimo 18
eşkıya 17
eski 156
eski dostlar 20
eskiden 151
eskisi gibi 43
eski dost 55
eski dostum 305
eski moda 22
eski kocam 26
eski karım 23
eski bir arkadaş 18
eski bir dost 19
eski günlerdeki gibi 71
eski bir arkadaşım 18
eski günlerde 23
eski günlerin hatırına 45
eskiden olduğu gibi 35
eskiden öyleydi 22
eski karım 23
eski bir arkadaş 18
eski bir dost 19
eski günlerdeki gibi 71
eski bir arkadaşım 18
eski günlerde 23
eski günlerin hatırına 45
eskiden olduğu gibi 35
eskiden öyleydi 22