Şüphem yok translate Portuguese
1,299 parallel translation
içeriği tutabileceğinden hiç şüphem yok ancak önce datanın içine erişmenin bir yolunu bulmalısın ve Daniels bunun Suliban teknolojisi olduğu iddasında?
Não tenho dúvidas de que perceberão o conteúdo. Mas antes disso, temos de arranjar forma de aceder aos dados. E o Daniels diz que é tecnologia dos sulibanos?
- İnanılmaz bir anne olacağından hiç şüphem yok.
Estou certa de que vais ser óptima mãe.
- O gün geldiğinde bizi gururlandıracağın konusunda, hiçbir şüphem yok.
- Quando esse dia chegar, não tenho qualquer dúvida de que nos deixarás muito orgulhoso.
O'Neill ile birleşeceğini, onu iyileştireceğini ve ondan ayrılacağından hiç şüphem yok. Eğer başka bir konukçu bulunabilirse.
Nao tenho dúvidas de que estaria disposto a misturar-se com o O'Neill, curá-lo e deixá-lo de novo se for encontrado um hospedeiro adequado.
Hatun kaldırdığına da hiç şüphem yok, ha?
Não admira que engates tantas, não é?
Hiç şüphem yok.
Sem dúvida.
Şahit olduklarımın daha az mucizevi olmadığından şüphem yok. Ama oğlun varlığına son verilmesi gereken bir ucube değil ki.
As coisas que testemunhei não são menos miraculosas, mas o seu filho não é uma abominação, uma coisa que tenha de deixar de existir.
Evet, kaçmaya yeltenirsem de öldüreceğinizden şüphem yok.
Matas-me sem dúvida se eu tentar escapar.
Kendini ortaçağda ışıldayan silahları olan bir şovalye mi sandın? ... sanarsın, Hiç şüphem yok, Genç kızı öldür ve dragonu kurtar.
Se isso fosse na Idade Média, e você fosse um cavaleiro você iria, não tenho a menor dúvida, matar a mocinha e salvar o dragão.
Evet, kaçmaya yeltenirsem de öldüreceğinizden şüphem yok.
Sim, e sem duvída me matará se eu tentar escapar.
Aşkımızdan hiç şüphem yok.
Tu compreendes.
Bundan hiç şüphem yok.
As maravilhas da tecnologia.
- Bundan şüphem yok.
- Não duvido disso.
Bundan şüphem yok. Sen ondan daha farklısın hayatım.
Não tenho dúvidas que a sua influência bastará para lembrá-lo, minha cara.
Harvey... Başından beri benim yanımda olduğundan hiç şüphem yok.
Harvey não há dúvida de que esteve comigo desde o começo.
Bundan hiç şüphem yok.
Não tenho qualquer dúvida.
Ayrıca şüphem yok ki sen de Candy'nin işin içinde olduğunu bilseydin bize şantaj yapardın.
E não tenho a menor dúvida de que farias chantagem connosco em relação á nossa parte, se soubesses que ela sabia de tudo.
Gerçeği söylerseniz, istasyonun dışına Çıkacaklarından hiç şüphem yok.
Diga a verdade, e asseguro-lhe que a integridade da estação estará em risco.
Büyük patlayacaksın, buna hiç şüphem yok.
Vais ter muito sucesso, sem dúvida.
ona şans vererek hayatının en büyük hatasını yaptığından şüphem yok.
Olhe, não há dúvida de que Hindenburg cometeu o maior erro da sua vida ao eleger Schleicher como Chanceler.
Hiçbir şüphem yok ki Johnny Smith sahte değil hatta belki de insanın evriminde bir üst basamak.
Não duvido nada que o Johnny Smith seja autêntico, talvez seja até o próximo passo da evolução humana.
Hiç şüphem yok!
Sem dúvida!
Bunları da kurtarabileceğinden şüphem yok.
Tenho fé em que também os salvasse a eles.
Ağladığına şüphem yok.
Sem dúvida.
O kadar para ettiğine şüphem yok.
De certeza que valeste isso.
Bunun doğru olduğuna şüphem yok ama Nate ile iki kişinin olmasının daha faydalı olduğunu öğrendik.
Tenho a certeza de que sim, mas o Nate e eu achamos que ajuda ter duas pessoas.
Onun yaptığından hiç bir şüphem yok.
Tenho a certeza absoluta de que foi ele.
Karşı koymayacağından şüphem yok. Ve başarısız olacağından da..
Resistirás, sem dúvida, mas e certo que falharás.
Ondan şüphem yok, efendim.
Disso nao tenho eu dúvida, General.
Bizim elemanlar hakkında şüphem yok.
Não me preocupo com a nossa gente.
Ona şüphem yok.
- Eu sei disso.
Buna hiç şüphem yok.
Aposto que sim.
Tanrım, bu azimle yoluna çıkan her engeli aşacağına şüphem yok!
Torna-se difícil fazer qualquer coisa com este estorvo no caminho.
Bundan şüphem yok komutanım
- Não duvido disso, meu Comandante.
İnandığınıza ve inanacağınıza şüphem yok bay Cable.
Não duvido que você acredite no que acredita, Sr. Cable.
O poliçe sahiplerinin paralarının böyle bir kuruma gittiğinden haberi bile olmayacağına hiç şüphem yok.
Porquê, não tenho dúvidas de que, foram esses políticos que avisaram da existência dessa grande instituição, teria oferecida uma quantia simbólica para o auxilio dos seus objectivos.
Hiç şüphem yok.
Não tenho dúvidas disso.
Hiç şüphem yok, kumandan.
Não tenho dúvidas, Comandante.
Bu konuda hiçbir şüphem yok.
- Nunca tive tanta certeza.
Şu anda, sizinle çalışabilme imkanını araştırmak üzere yolda olduğundan şüphem yok.
Não tenho dúvida de que, neste momento... ele esteja a ir até vós à procura de um emprego.
Bundan şüphem yok.
Não tenho dúvida.
Hiç şüphem yok ki bu şehir dünyanın en berbat şehri.
Esta é, sem qualquer dúvida, a mais nojenta cidade do mundo.
Ona şüphem yok patron.
Não tenho dúvidas, chefe.
Öğrenecek, bundan hiç şüphem yok!
ELE VAI DESCOBRIR, NÃO TENHO DÚVIDA NENHUMA.
- Sam McKeane'dan çalınmış... bir sandığı arıyoruz, - Bundan şüphem yok,
- Oh, não duvido.
yeteneğinden şüphem yok. belki onun para toplamasına yardım edebilirsin.
Talvez possa gostar de ajudá-lo a levantar alguns fundos.
- Şüphem yok.
- Há nuances de significado que...
Hiç şüphem yok!
Malditas!
Çok fazla alkış kopacak, bundan hiç şüphem yok. Hmm?
Debaixo de palmas, não duvido.
Sen yardımımı kabul etmedikçe de, bunu başaracağından en ufak bir şüphem bile yok.
A não ser que aceites a minha ajuda, não tenho a mínima dúvida de que conseguirá.
- Şüphem yok. Bu konuda şüphem yok.
Disso não há dúvida.
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yok musun 43
yok et 47
yoksa ne 75
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73
yok efendim 65
yok musun 43
yok et 47
yoksa ne 75
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73
yok efendim 65