Böyle şeyler translate Russian
4,026 parallel translation
Geçen yıllarda insanlar böyle şeyler istediği zaman kamptan 40 kilometre ötede bir yere giderlerdi.
В прошлом, людям ходили в заведение в 30-ти километрах отсюда, если они желали подобного рода услуг.
Genelde böyle şeyleri ben sunmam ama karımın da dediği gibi, "Hayatta biçimli iki bacak arasından çok daha önemli şeyler vardır."
Я обычно не выступаю организатором подобных мероприятий, но, как говорит моя жена, "Между парой стройных коленок больше жизни, чем проблем."
Böyle şeyler olabilir, tamam mı?
Так бывает, понимаешь?
Böyle şeyler zamanla rayına oturur.
Все скоро утрясётся.
Ama böyle şeyler olabiliyor.
Но они случаются.
Dua et de Bayan Kilgreen seni böyle şeyler söylerken yakalamasın.
Гляди, чтобы мисс Килгрин тебя не услышала.
Her baba kızından böyle şeyler duymaz.
Не каждый отец услышит такое от своей дочери.
Böyle şeyler genelde nasıl yürür?
Как обычно все складывается?
Dostlar böyle şeyler içindir.
Ведь друзья для этого.
Böyle şeyler söylediğinde beni çok üzüyorsun.
Ты делаешь мне больно, когда говоришь такие вещи.
Bazen olur böyle şeyler, değil mi?
В смысле, иногда что-то просто случается.
Böyle şeyler gerçekten olur, bu yüzden bunu öngörmemiz gerekir.
Всякое может произойти, и мы должны должны учитывать это.
O yaşlarda oluyor böyle şeyler.
У него такой возраст.
- Olur böyle şeyler.
- Так бывает.
Ama geçen sene içinde öğrendiğim bir şey var ki böyle şeyler bizi yıkamaz.
Единственное, чему я научилась за прошедший год, это, что всё это... Не ломает нас.
Böyle şeyler yaptığında seni anlamaya çalışıyorum. Bunları yapıyorsun çünkü hastasın ve o zaman sana kızamıyorum.
Я всего лишь пытаюсь понять, когда ты делаешь что-то подобное, что ты делаешь это, потому что больна и тогда я не сержусь на тебя.
- Dediğim gibi, böyle şeyler söyleme!
Можешь умолкнуть? !
- Shinichi için böyle şeyler neden bu kadar sakıncalı?
Почему для Синъити это настолько неприемлемо?
Böyle şeyler söyleyip durma!
Да как ты вообще посмел сказать такое!
- Yapma. Böyle şeyler gözümden kaçmaz.
У меня глаз наметан на такие вещи.
Böyle şeyler de gözümden kaçmaz.
На такие вещи у меня тоже глаз наметан.
- Fidye isteyeceğiz. - Yanımda böyle şeyler konuşamayacağını...
- Мы собираемся получить за него выкуп.
Yani sen de içeceksin. Eğer bu riskli bir işse, böyle şeyler için polisler var.
Выпьешь всё-таки? пускай полиция с ней разбирается.
İnsanlar böyle şeyler söyleyip duruyor.
Люди продолжают это говорить.
Bana böyle şeyler hissettiriyor olmasından nefret ediyorum.
Ненавижу, что из-за него я себя так чувствую.
Böyle şeyler yapmayız Lena.
Мы так не поступаем, Лина.
- Normalde böyle şeyler yapmaz.
- Он бы не стал делать этого.
Herkesin böyle şeyler yazması çok tuhaf.
Странно, что каждый об этом пишет.
O böyle şeyler yapabilecek yeteneğe sahip.
Хикари. Она могла бы сделать нечто подобное.
Çünkü küçük yaştaki fahişeler asla böyle şeyler yapmaz, değil mi?
Потому что, малолетние проститутки такого никогда не делают?
Kelly ile bir yıldır ayrısınız, böyle şeyler olabilir.
Вы с Келли целый год жили раздельно. Все могло случиться.
Üzgünüm Abbey ama olur böyle şeyler.
Мне жаль, Эбби. Но подобные вещи случаются.
İnsanlara böyle şeyler söylememelisin!
Ты не должна оскорблять людей
Böyle şeyler gözümden kaçmaz.
У меня на такие вещи глаз намётан.
Hokey maçıydı. Böyle şeyler her zaman olur.
Это хоккей Такое случается постоянно
Bazen böyle şeyler olabiliyor.
Иногда так бывает..
Annenle ilgili böyle şeyler paylaşmamalıyım.
Ой. Не стоит тебе такое про маму рассказывать.
Bak, böyle şeyler olur.
Слушай, такое случается.
Ben de eskiden böyle şeyler yapardım.
Я тоже раньше рисовал.
Yapma şimdi, böyle şeyler düşünme.
Нет. Ему это и голову не приходило.
Ona böyle şeyler...
Нельзя показывать...
Olur böyle şeyler.
Бывает.
Olur böyle şeyler.
Такая вот хуйня.
Böyle esprili şeyler kötü zamanlarında yardımcı oluyor demekki.
Должно быть юмор помогает тебе пережить эти тяжелые времена.
Jeff böyle güzel bir halüsinasyon görüyorsa yanlış bir şeyler vardır, geri dönmeli.
Если у Джеффа настолько крутые галлюцинации, то что-то точно не так, ему нужно вернуться.
Evliyken neden böyle eğlenceli şeyler yapmadık ki?
Почему мы так не веселились когда были женаты?
Bu tür şeyler dinlediğin için böyle garip garip rüyalar görüyorsun, değil mi?
а?
Böyle ufak tefek şeyler hakkında endişelenmeye gerek yok. Sonra görüşürüz.
Это не стоит беспокойства.
Böyle şeyler oluyor.
Не знаю.
Böyle şeyler de olur.
Так бывает.
Karen'le bir şeyler içmek mi bu da neyin nesi böyle?
С Карен? По поводу чего это?
böyle şeyler söyleme 28
böyle şeyler olur 59
böyle şeyler söylememelisin 18
böyle şeyler işte 16
şeyler 33
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böyle bir şey yok 21
böyle şeyler olur 59
böyle şeyler söylememelisin 18
böyle şeyler işte 16
şeyler 33
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böyle bir şey yok 21
böylece 530
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle bir şey olmayacak 25
böyle konuşma 236
böylelikle 44
böyle olsun istememiştim 16
böyle gelin 49
böyle iyiyim 107
böyle mi 243
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle bir şey olmayacak 25
böyle konuşma 236
böylelikle 44
böyle olsun istememiştim 16
böyle gelin 49
böyle iyiyim 107
böyle mi 243