English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ E ] / Elimi sık

Elimi sık translate Russian

133 parallel translation
Eğer duyuyorsan, elimi sık.
Если слышишь, сожми мою руку.
Ama bana gelince, elimi sıkıca tuttu ve sonra dilini belli belirsiz soktu.
Но подойдя ко мне, она сжала мою руку и слегка просунула свой язык.
Elimi sık.
Сожмите мою руку.
Elimi sıkın.
Сожмите мою руку.
Elimi sıkabilirsiniz yada kıçımı öpebilirsiniz,... ama benden karşılık vermemi beklemeyin.
Можете пожать мне руку, поцеловать в зад, но не рассчитывайте на взаимность.
- Elimi sıkın.
- Пожмите.
- Baba, elimi sıkıyorsun. - Öyle mi yaptım?
- Папа, ты делаешь мне больно - разве?
Elimi sık.
Пожми мне руку.
Haklısın, koşuya çıktık şu sincabı tarumar ettim elimi sıkıştırdım.
Верно. Мы бегали трусцой, я брякнул белку, и приключение с рукой.
Erkeklerin, asırlar boyunca gözlerim yerine memelerime bakmasından elimi sıkmaktansa kıçımı çimdiklemesinden sonra canım istediğinde bir erkeğin arkasından müstehcen ve ucuz tatmin duygularıyla bakmak en tabii hakkımdır.
Мужики веками смотрят нам на титьки, а не в глаза и предлагают нам "попко-пожатия" вместо рукопожатий так что у меня есть законное право пялиться на мужские задницы с вульгарным причмокиванием, если я этого хочу.
- Elimi sıkıca tut.
- Держи меня за руку.
Elimi sık.
Пожмите мне руку.
Elimi sık.
Пожми мою руку
Elimi sık. Elimi sık.
Сожми мою руку.
- Elimi sık.
- Друзья.
- Elimi sık. Tamam.
- Пожми руку.
Elimi sıkı tut.
Крепко держи меня за руку.
Elimi sıkı tutun ve kendinizi akıntıya bırakın.
Быстро, возьмемся за руки, мы должны сделать цепь.
# Elimi sıkın #
По рукам?
Elimi sık.
Сожми мою руку.
Şimdi bana teşekkür et ve elimi sık.
Теперь поблагодарите меня и пожмите руку.
Sadece elimi tut, ve canın yandığında... elimi sıkabildiğin kadar sık, tamam mı?
Возьми меня за руку, и если будет больно, я хочу, чтобы ты сжала руку как можно сильнее, хорошо?
Beni duyabiliyorsan elimi sık.
Если ты меня слышишь, сожми мою руку.
Elimi sık.
Просто сожми мою руку.
Hepsi bu kadar yani. Bir adamı öldürmek için beni kullandınız ve karşılığında sadece elimi sıkıp bir battaniye veriyorsunuz?
Вы использовали меня, чтобы убить человека, и все что я получил, это рукопожатие и одеяло?
Aniden elimi sıkıca kavradı.
Внезапно она схватила мою руку.
Elimi sık.
Сильно, сильно, сильно.
Elimi sık.
Еще сильней.
- Tamam elimi sık.
- Сожмите мою руку.
Lütfen elimi tutun, beni sıkı tutun, olur mu?
Пожалуйста... обними меня. Обними меня крепко.
Elimi çok sıkıyorsun.
Ты мне делаешь больно.
- Sık elimi, dostum.
Дай пять, парень.
Babam çok sıkıştırdı, o kadar sıkı ki... elimi ayağımı oynatamıyorum.
Папа меня туго укутал и у меня от этого кровь не поступает в руки и ноги.
Sık şu elimi.
Пожми эту руку.
Sarhoş da olsam, ayık da hiç şikayet almadım... hem de elimi pisliğe bulamış olsam bile.
Я ни на что не жаловался даже если мне приходилось марать руки на моем жизненном пути.
Elimi sık.
Смотри.
Elimi sık.
Смотри!
# Yalnızca al elimi tut onu sıkıca #
Oт вcяких бед mебя я укрoю
Yemek yaparken, elimi yaktım. O'da yanık kremiyle ovalamaya başladı,... çok nazik bir şekilde. O sırada babam geldi ve hemen oradan uzaklaştı,
Я обжег себе руку, когда готовил и она начала наносить на нее мазь необычайно нежно а потом вошел папа, и она отпрыгнула будто делала что-то недозволенное.
Elimi sık.
Хорошо выглядите.
Elimi kapıya sıkıştırdım.
Телки странные.
Sıkıştı, içine elimi soktum ve çalışmaya başladı.
Я засунул руку, а он включился.
Elimi boğazına koyup sıkıyordum.
Положила руки ему на шею и сжала.
Elimi bırakır mısın artık?
Отпустите мою руку.
Bazen hiç bir sebep yokken elimi tutuyor ve sıkıyor.
Ну, иногда он берет мою руку и сжимает ее без всякой причины.
Elimi bıraktıktan sonra beni artık tamamen unutacak mısın?
Когда ты руку мою отпускал Думал ли ты что забудешь меня? Скажи мне.
Ama elimi çok sıkı tuttun
Но ты крепко сжимаешь мою руку,
Hae-young'u gömdüğümüz gün, elimi öyle sıkı tuttu ki, sanki annesinin öldüğünü biliyormuş gibi.
Но когда я хоронил Хэ Ён, она сжала мою руку так, как будто знала, что мать умерла...
- Elimi sık.
- Да?
Elimi sımsıkı tutardın. Ağlamamı önleyen tek şey de oydu.
Как крепко мы держались за руки, и это единственное, что не давало мне плакать.
Madem dünyayı iyileştirmek istiyor, önce sikimden başlayabilir. Diğer çocuğun cesedini dolaba sıkıştırılmış hâlde bulduk ve sonra Curtis elimi tutar tutmaz, bir anda...
может начать и с моего хуя! и такой :

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]