Fakat şimdi translate Russian
676 parallel translation
Fakat şimdi, ne yazık ki, bu meyve veren 3 gencin hepsi büyük nehri geçtiler.
Но сейчас, увы, эти три цветущих создания пересекли великую реку.
Dün bu saatlerde Jean Dexter yalnızca güzel bir kızdı. Fakat şimdi binlerce dilim kızarmış ekmeğin üzerindeki reçel.
Ещё вчера Джин Декстер была просто одной из симпатичных девушек,... но сейчас она мармелад на десяти тысячах кусочков хлеба.
Fakat şimdi burada.
Но пока он здесь.
Bana karşı her zaman nazik olan tek kişi. Siz hariç. Fakat şimdi siz bile...
Единственный добрый человек... не считая вас, а сейчас даже вы...
Fakat şimdi uslu duracaksın, değil mi meleğim benim?
Ты обещаешь хорошо себя вести, не так ли, мой маленький ангел?
Fakat şimdi olmaz.
Но не сейчас.
Evet, fakat şimdi günde üç yerine dört kere içiyor.
Только напивается теперь не три раза в день, а четыре.
Hastaydım, fakat şimdi daha iyiyim.
- Да, я был болен. Но мне уже лучше.
- Ben de. Fakat şimdi buradayım.
Но пришла.
Fakat şimdi bak.
Только проследи.
Evet, fakat şimdi kimin umurunda?
Да, но сейчас никому нет дела.
Sadece beş yıl önce, son defa buraya geldiğinizde fakat şimdi!
Лишь пять лет назад, когда ты был здесь в последний раз но теперь!
Fakat şimdi Hélène'e güveniyorum, o da bana güveniyor.
Сейчас я уверен в Элен, она уверена во мне.
Fakat şimdi bana gelip diyorsun ki :
А сейчас ты приходишь ко мне и говоришь...
Fakat şimdi arabaların hepsi karla kaplanmış vaziyette.
Но сейчас все машины в снегу.
Fakat şimdi Şeytan evimize geldi.
А теперь дьявoл вернулся дoмoй.
Bir gün Thorn Vadisine seyahat edeceğiz aynı Nicodemus'un istediği gibi... fakat şimdi değil.
Однажды мы отправимся в Долину, как завещал Никодимус... Но не теперь.
Her zaman gücümün bir lanet olduğunu düşündüm, fakat şimdi bunun bir hediye olduğunu görebiliyorum.
Я всегда думал, что мой дар это проклятие, но теперь я вижу, что это дар.
Seni seviyorum, fakat şimdi gitmem lazım, tamam mı?
Я тебя люблю. Но мне нужно бежать, понятно?
* Fakat şimdi aşkın tamamen nasıl kapladığını anlıyorum
* Но теперь вижу, как любовь туманит
Fakat şimdi tam zamanı.
Но теперь всё хорошо.
Neden olduğunu bilmiyorum, Fakat şimdi ve bundan sonraki hayatımda.. .. sana ihtiyacım var. hepinize.
Я не знаю, зачем, ер сейчас и в будущем без какой-либо причины вы мне нужны.
Fakat şimdi bu topraklar, 10 kat daha fazla kar bırakıyor.
И вот, сейчас, стоимость этой земли выросла в 10 раз, исходя из доходов за квадратный метр.
Fakat şimdi bunu biliyorsunuz.
Но теперь вы это знаете?
Fakat şimdi onları adadan ayrılmadan durdurmak zorundayız.
Мы должны найти их, пока они не уплыли с острова.
Fakat şimdi anlıyorum ki Amerikan uçaklarını her zaman mükemmel yapanlar, kokpitinde senin gibi mükemmel adamlar, ve Alman parçalarıdır.
Но теперь я понял, что американские самолёты будут лучшими до тех пор пока в них будут такие чудесные люди, как ты и немецкие запчасти.
Fakat şimdi, Charles Whitman... o bir adamdı.
Но вот Чарльз Уитмен был мужик.
Fakat şimdi hemen Ajan Cooper'ı bulmalıyım.
Но сейчас мне нужно срочно найти агента Купера.
Fakat şimdi...
Может, когда я была маленькой, но...
Fakat şimdi var mı kim bilebilir? Birçok heyelan olmuş, bir çok yerde yarıklar varmış.
Было столько оползней, и так много трещин изрезали дороги что почти никто не знает, куда идти.
Fakat şimdi de ben size biraz Paris'i göstereceğim.
Но теперь я хочу показать вам кое-что в Париже.
Fakat şimdi bu dükkanın nerede olduğunu bulmamız gerek.
Но теперь нужно узнать, где находится этот магазин.
Fakat şimdi gerçekten ihtiyarın teki oldum.
Но теперь... я стал по-настоящему пожилым человеком.
Fakat şimdi kendinize bir bakın.
И посмотрите на себя сейчас.
Fakat şimdi bunu tamamlarsam yakalanıp idam edileceğim.
Но если я сделаю все так, меня поймают и накажут.
Fakat zannettiğim gibi olsaydım şimdi her şey çok daha farklı olurdu.
Но если бы я стала той, которой я себя считала, дела сложились бы иначе.
Fakat sanırım çok kuru değilsin şimdi, değil mi?
Но ты даже не вспотел, как так? Мы подставляли головы под насос, освежиться.
Bunun kötü bir şey olduğunu şimdi anlıyorum Polly Teyze. Fakat kötülük yapmak istememiştim. Gerçekten istememiştim.
Теперь я понимаю, что плохо сделал, но я как-то не подумал.
- Şimdi de o bana karşı. Ve sen bunun için bir şey yapmayacaksın. Önceden kardeşin olmanın bir manası vardı... fakat artık yok.
Раньше ты был мне братом, теперь - нет.
Şimdi, yetişmede de, kuşkusuz, bir etki gözleyeceksiniz, fakat daha da fazlasını.
И вот, конечно, вы заметите некоторый эффект роста, но дело не только в этом.
Bir keçi bile buraya getirmek istemezdim, fakat doğrusu şimdi Jenny'in burada olmasını isterdim.
Такого и врагу не пожелаешь, Лучше бы ты была Дженни.
Şimdi bunun zekası olan bir yaratık olduğuna daha çok inandım, fakat 11 yıl önce Farragut'un mürettebatını yok eden aynı şey galaksinin diğer bir tarafındaydı.
А я- - А я еще сильнее убежден что это не просто разумное существо а то же самое, которое погубило экипаж корабля "Фаррагут" 11 лет тому назад в другом конце галактики.
Şimdi onu görebilirsiniz. Fakat çok konuşup heyecanlandırmayın, tamam mı?
Можете к ней зайти, только не волнуйте ее.
Şimdi başka bir isim kullanıyor olabilir fakat onun nerede olduğunu bilmediğimizden, ona soru da soramayız.
Конечно, он мог использовать другое имя, но поскольку мы понятия не имеем, где он находится в данный момент, то не можем задержать его, чтобы задать некоторые вопросы.
fakat belli zorluklar olduğundan dolayı düsündük ki geciktirmektense ödemeyi şimdi almanızı sağladık.
Есложности, мы решили не вызывать задержек, и привезти его сразу вам.
Şimdi, çok para harcamıyor fakat bir kaç yıl önce, bir süreliğine, çok para harcamış fakat sanırım, sonrasında, 10 Dolarlık iddialarla yetinmiş.
Он сейчас не тратит много денег. Но где-то пару лет назад он тратил намного больше. Потом остановился на десятидолларовых ставках.
Şimdi, dinle beni Roscoe, O kadın kesinlikle buna değmez. Fakat July ona çok düşkün.
Так, послушай, Роско, она вряд ли того стоит, но Джулай обожает эту женщину.
Şimdi, eğer ben yüksekteysem sana yine 50 dolar veririm fakat senden istediğimi alırım.
Если у меня старшая, я всё равно даю тебе 50 долларов, но получаю перепихон.
"Jake'ten henüz bir iz bulamadım, " fakat biz nehri geçtik " ve şimdi Teksas'tayız.
Пока никаких следов Джейка Спуна, но мы пересекли Красную реку и теперь мы в Техасе.
- Fakat ya şimdi?
- А сейчас-то что делать? - Должен прийти её врач.
Şimdi değil, fakat, eğer yalnız olursanız...
Не сейчас, но... если останетесь одна...
şimdi 13440
simdi 145
şimdi ne yapıyorsun 94
şimdi anladım 177
şimdi mi 706
şimdilik 467
şimdi değil 438
şimdi oldu 108
şimdi ne istiyorsun 34
şimdiden 33
simdi 145
şimdi ne yapıyorsun 94
şimdi anladım 177
şimdi mi 706
şimdilik 467
şimdi değil 438
şimdi oldu 108
şimdi ne istiyorsun 34
şimdiden 33
şimdi gidiyorum 125
şimdi neredesin 37
şimdi ne yapıyor 40
şimdi dinlen 19
şimdi nereye gidiyorsun 60
şimdi nereye gideceksin 21
şimdi de bu 52
şimdi ne yapayım 18
şimdi ne oluyor 28
şimdi anlıyorum 178
şimdi neredesin 37
şimdi ne yapıyor 40
şimdi dinlen 19
şimdi nereye gidiyorsun 60
şimdi nereye gideceksin 21
şimdi de bu 52
şimdi ne yapayım 18
şimdi ne oluyor 28
şimdi anlıyorum 178
şimdi gitmeliyim 115
şimdi ise 87
şimdi ne olacak 465
şimdi olmaz 798
şimdiyse 77
şimdi git 292
şimdi hatırladım 246
şimdi buradayım 29
şimdi nerede 159
şimdi dene 31
şimdi ise 87
şimdi ne olacak 465
şimdi olmaz 798
şimdiyse 77
şimdi git 292
şimdi hatırladım 246
şimdi buradayım 29
şimdi nerede 159
şimdi dene 31