English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ Y ] / Yani bu

Yani bu translate Russian

15,981 parallel translation
Yani bu davada telif hakkı ihlali olduğuna hatta muhtemeln patent ihlali olduğuna da inanıyoruz.
Мы считаем, что имеем дело с нарушением авторского права, возможно, нарушением патентных прав.
Yani bu kitap fikrinden haberleri var?
И они знают об идее для книги?
Yani bu yüzden mi kalmak istiyorsun?
Значит, поэтому ты хочешь остаться?
Yani bu adamın ilaçlarını bilen biri.. böylece kendi içmiş gibi görünecekti.
Значит, кто-то должен был знать, на чем он сидит, чтобы не было похоже, что его накачали.
Yani bu çok basit, değil mi?
Всё просто, верно?
Yani bu...
Так ведь...
Yani bu sakatlıktan kurtulabileceğine sahalara dönebileceğine... -... inanmıyor öyle mi?
- Не верит, что ты оправишься после травмы и вернешься?
Yani bu kişisel mesele mi yoksa iş mi?
- Так это все-таки личное или бизнес?
Yani bu gece gözlerin sadece bende mi olacak?
И сегодня ты будешь смотреть только на меня?
Bu sabah kendi kendinize giyinebilidiniz yani bunun kulağa saçma geleceğini anlayacak kadar akıllısınız.
Вы не вчера родились. и у вас хватит ума понять, как глупо это звучит.
Yani bu yüzden mi müvekkilime saldırdınız?
Поэтому вы напали на моего клиента?
Yani bu gece benimle yemek yiyeceksin. Başka bir şey yok.
Так что ты только поужинаешь со мной вечером и больше ничего.
Yani bu mekân ve ailemiz benim hayatım.
Этот бар и наша семья — и есть моя жизнь.
Yani, bu yüzden buradayız.
Мы ведь для этого здесь?
Yani bütün bu süredir biliyor muydun?
Хочешь сказать, что ты все это время знала?
Yani babam hakkında kötü şeyler söylemek istiyor demek bu.
Это значит, что в действительности, она хочет рассказать мне ужасные вещи об отце.
Yani seninle yatağa girmem için sunduğun argüman bu mu? " Bari yapayım.
Это ваш аргумент, чтобы я с вами переспала?
Sebep bu mu yani?
В этом причина?
Sence bu mümkün değil mi yani?
Что? Думаете, это невозможно?
İstediğin bu mu yani?
Тебе нужно это?
Yani bazen bu çocuğu zihninde canlandırıp tahrik oluyorsun.
Значит, иногда воспоминания о нем вас возбуждают?
Bu kadar mıydı yani?
- И все? Ж :
Nasıl yani? İkimiz de bu sabah çıkıyoruz.
Мы оба уезжаем утром.
Yani Masters ve Johnson'dan ilham alarak bu işi yapan herhangi bir klinik suç mu işlemiş olacak?
Значит, любая клиника, чью работу вдохновляют Мастерс и Джонсон, совершает преступление?
Giriş anketini dolduracağız seninle bu sabah sonra da ayrı olarak annemle girişi yapacağız Bayan Eshelman'la yani.
- Я проведу первый прием с тобой сегодня утром, а потом еще один завтра утром с мамой.
Bu toplantılarda yani?
На этих встречах.
Yine de Art'ı bu işe verdiniz. Günlük olarak yani.
Хотя Арт внес вклад в работу, в повседневную работу.
Ne diyorsun yani? Bu kadar mı? Bitti mi?
Ты хочешь сказать, что все кончено?
Yani tüm bu kürtajla alınan bebekler cehennem sınırındaydılar sonra Papa bir açıklama yapıyor ve ne?
И все эти жертвы аборта сидят в лимбе, потом Папа делает заявление, и тогда... ну, ангел такой :
Yani ben de bu vakada olup biteni merak ediyorum, ama araştırma konusu olarak ilgimi çekmiyorsun.
То есть, я хочу узнать об этом деле столько, сколько возможно, но как в объекте исследования - я в вас не заинтересована.
Bu kadar mı yani?
О чем?
Bu toplantının ekinlerle, yani yiyecek ve su kaynaklarımızı kalıcı hâle getirmekle ilgili olduğunu sanıyordum.
Я думал, собрание касается урожая, а также охраны постоянного источника еды и воды.
O da üzgün. Bu yeterli mi yani?
И всё?
Yani hepsi bu.
На этом... всё...
Ne demek bu yani?
И что это значит?
Gözettikleri insanların, onlara verdiği gözetim bu mudur yani?
Так правительство заботится о тех, кто заботился о нём?
Bu kızları hiç görmedim diyorsunuz yani?
Вы не встречали этих девушек?
Hepsi bu mu yani?
И это всё?
Bu mudur yani?
Так это всё?
Hikâyen bu mu yani?
Это твоя история?
Ama 3 filmden sonra zorlamaya başladı çünkü... "Yani, evet. Bu adamla ne yapmadık ki?"
После трех фильмов задача усложняется, поскольку нужно показать что-то новое.
Yani. Bu i yapıyorum neden ı olduğunu. Ah, sadece şimdi için.
поэтому... поэтому я этим и занимаюсь ну хотя бы сейчас
Tamam, yani rol yapma oyunu bu.
У нас тут типа ролевая игра.
Fakat bu bizim koyumuz değil, yani kimse bizi suçlayamaz.
Но это не наша бухта, никто не может так утверждать. Пока!
Yani, Olay Yeri Birimi eski haline getirir ve biz de silahı teşhis edebiliriz yapabileceğimizin hepsi bu.
То есть судмедэкспертам остается лишь подтвердить марку оружия, но на этом все.
Yani New York'ta bu şekilde, saç ekimi yapan fazla cerrah kalmadı.
В Нью-Йорке не так много специалистов по пересадке, которые до сих пор делают это хирургической вставкой.
Bu Suriye'deki saldırı için yapılan bir öç müymüş yani?
Какое-то возмездие за атаку в Сирии?
Yani hayır, bu sefer seni takip edeceğimi sanmıyorum.
Так что нет... не думаю, что пойду за тобой на этот раз!
Edemem yani, bu yüzden lütfen satma Horace.
Просто, не смогу, поэтому, прошу тебя, не продавай его, Хорас.
- Bu ne demek yani?
Как это понимать?
Yani, matematik olimpiyatlarında altın madalya kazandığımdan ve aynı haftada Esther, şişmanlar kampına gittiğinden beri bu kadar rahat olmamıştım.
Последний раз я так блаженствовал, когда взял золото в мат-олимпиаде, а Эстер отправили в лагерь для жирных.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]