English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ C ] / Come and see me

Come and see me traducir turco

1,383 traducción paralela
Well, it you weren't tar away, then would you come and see me?
Ama çok uzakta olmasan beni görmeye gelir miydin?
- Come and see me tomorrow, alright.
- Yarın gel beni gör, tamam mı?
Tell you mother to come and see me.
Annene gelip beni görmesini söyle.
Come and see me.
Neden beni görmeye gelmedin?
You're gonna get out of here and you're gonna come and see me.
Buradan çıkacaksın ve beni görmeye geleceksin.
tell our little colleague to come and see me.
Küçük meslektaşımıza söyler misin, gelip beni görsün.
It took you 20 minutes to come and see me.
Odama gelmen 20 dakika sürdü.
I only wish that my dad would come and see me sometime.
Sadece babamın arada bir gelip beni görmesini istiyorum.
Just a little wake-up call so you don't forget to come and see me.
Bu sadece gelip beni görmeyi unutmayasın diye bir uyandırma telefonuydu.
You come and see me anytime you want. And bring that baby.
İstediğin zaman bana gelebilirsin ve gelirken bebeği de getir.
On your first free day, come and see me.
İlk boş gününde gel beni gör.
Give it to him and tell him to come and see me.
Ver ona ve gelip beni görmesini söyle.
Come and see me.
Gel ve beni gör.
Why don't you come and see me?
Niye beni görmeye gelmiyorsun?
If you ever are around here, come and see me.
Eğer buralarda olursan, beni görmeye gel.
You're a conceited, black-hearted, varmint, Rhett Butler, and I don't know why I let you come and see me.
Seni kibirli, tas kalpli serseri, Rhett Butler. Niye gelip beni gormene izin verdim bilmiyorum.
Come and see me later.
Daha sonra gel de görüşelim.
I've come a long way, and I know he wants to see me, so what do you say?
Çok uzun yoldan geldim ve beni görmek istediğini biliyorum. Ne diyorsun?
Because some nosy neighbour might see you and denounce me and then the Germans will come. Come on.
Meraklı bir komşu seni görüp, beni ihbar ederse Almanlar buraya gelir.
I'll go and see him now. Frankie, come with me.
Frankie, benimle gel.
Get that together come back and see me! Three days since the living room!
" Çeviri :
The wedding gave me a good reason to come back and see an old friend.
Düğün, geri dönüp eski bir dostu görmeme bahane oldu.
Tell Daddy to come by and see me a little later tonight.
Babasına bu gece geç saatte beni görmeye gelmesini söyle.
'Mam, why don't you come over and see me?
- Benim, yine. -'Anne buraya beni görmeye gelsene.'
People come to see me when they have, you know, mouth pain or different sorts of ailments, and different sorts of gum diseases.
Bilirsin işte, ağzında ağrı rahatsızlık veya dişeti rahatsızlığı olan kişiler bana gelir.
I didn't look for him and he hasn't come to see me.
Ben çıkıp onu aramadım, O da çıkıp beni görmeye gelmedi.
The people that are gonna come to see me... the stories that I'm gonna hear and all the stuff I'm gonna learn.
Beni görmeye gelecek insanları, duyacağım yeni hikayeleri öğreneceğim şeyleri.
Oh, you've got to come out, if those tulips you planted, they come up and see only me standin'there, they's gonna go back into the ground again.
Eğer diktiğin o laleler açtıklarında karşılarında sadece beni görürlerse, toprağın içine geri dönerler.
Look, why don't you come down with me tomorrow and see for yourself?
Neden yarın gelip kendin görmüyorsun?
So I come back across and was riding on the road and I run into this man, and he told me I had to come see a judge.
Buraya geri döndüm. Yolda atımla gidiyordum. Bu adama rastladım.
You see, I'm looking for a guy to come home to Maine with me buy a house and raise kids.
Kaptan, anlayacağın, benimle Maine'e gelip, bir ev satın alacak ve çocuk yetiştirecek adam arıyorum.
And when he gets out, he's supposed to come to see me.
Ve çıktığı zaman, beni gelip görecekmiş.
Come see me there and we can have a quiet talk.
Gelin beni görün, sakince konuşabiliriz.
She didn't see nothin'then, but next day, she come to see me and told me she'd had this dream.
O gün bir şey söylemedi. Fakat ertesi gün bana geldi ve kurbanı rüyasında gördüğünü söyledi.
I just wish you would come to see me soon Lastly, I wish you all the best luck and longevity That's it
tek istediğim, yakında beni görmeye gelmen geçenlerde, sana iyi şans ve uzun ömür diledim bu kadar
I felt an indescribable sadness to see my mother with that white shirt, demanding that I come home and telling me that I had no other choice.
Annemi o beyaz gömleğinin içinde, karşımda durup... "başka bir seçeneğim olmadığını" söyleyip, "eve onunla geri dönmemi" isterken görmek, bana tarifsiz bir acı verdi.
Wait and see, that teacher will come crawling up to me.
Bekle ve gör, o öğretmen bana sürünerek gelecek.
One day you will see And dare to come down to me
bir gün göreceksin ve benim üstüme gelecek kadar cesur olacaksın
And one day you will see And dare to come down to me
ve bir gün göreceksin ve benim üstüme gelecek kadar cesur olacaksın
OK. I come to see you, to help you, and you treat me like I'm just your ex.
Sana yardım etmeye gelmiştim ama sen bana eski sevgili gibi davrandın.
Molly asked me if we could come and see you today.
Molly bana, bugün gelip seni görebilir miyiz diye sordu.
But now I come to the hospital, and I see kids way worse off than me.
Ama hastaneye gelince durumu benden daha kötü çocuklar görüyorum.
Come here and let me see it.
Buraya gel de bir bakayım.
I'm in town on business and he told me i should come and see you.
Iş şehirde yaşıyorum ve bana seni gelip görmelisiniz söyledi.
I need you to not come by the condo and not try to see me.
Daireme beni görmek için gelmemelisin.
Jamayang came to see me and requested to come here and decide the wedding date of Pema and Tashi.
Jamayang beni görmeye geldi Pema ve Tashi'nin ve düğün gününü belirlemek için buraya gelmemi istedi.
So why don't you start at the beginning, and tell me why you've come to see me.
Pekala, neden buraya beni görmeye geldiğini... anlatmaya başlamıyorsun? .
Mom didn't want me to come, especially to see Teri and Jeno. Now that I'm here, it's so hard.
Annem buraya gelmemi istemedi, özellikle Jeno ve Teri'yi görmemi istemedi.
Come see me in the morning and we'll talk about gettin'you a job.
Sabah bana gel, iş için konuşalım.
You can come in, tell me all about yourself, and I'll see what I do.
Elimden geleni yapmaya çalışırım. Teşekkür ederim efendim.
She's got her break next month, and she's gonna come see me.
Havai'ye ne dersin? Hiç fena fikir değil efendim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]