In my opinion traduction Turc
1,591 traduction parallèle
Sir, in my opinion, we should take the bull by the horns.
Efendim, bence boğayı boynuzlarından tutmalıyız.
Honestly, in my opinion...
Açıkçası kanımca...
In my opinion, he's just a poor worm who's crimpling in his robe all day.
O rahiplerinin arkasına saklanmaktan başka bir şey yapmıyor. Komutan Himmler'in başkasının arkasına saklanıyor mu?
In my opinion that's okay too that's another way that leads to God
Bence bunun bir sakıncası yok, Bu da Allah'a ulaştıran diğer bir yoldur.
Of course provided that you don't bother the neighbors, in my opinion that's alright too
Bir şartla ki, komşunuzu rahatsız etmeyin. Bence bu da olur.
In my opinion, not at all!
Bence kesinlikle olmaz!
In my opinion, it's good to observe all these young men.
Bence, tüm bu gençleri görmemiz iyi oldu.
In my opinion, Louis'son isn't on this list.
Bence, Louis'in oğlu listede değil.
In my opinion, it is a problem of the brain.
Bana göre asıl sorun beyni.
In my opinion... these pictures... represent more than... macabre urban legends.
Bence bu resimler korkutucu şehir efsanelerinden çok daha fazlası demek.
Two minutes is generous, in my opinion.
İki dakika fazla yeter.
In my opinion, she should be locked up before she can do any more damage.
Bana kalırsa, daha fazla zarar vermeden kilit altına alınmalı.
Look, despite her taste in men, in my opinion, Candace Malton was a good mother.
Bakın, kadın erkeklere düşkün olsa da, bence Candice Malton iyi bir anneydi.
If any of the above-mentioned doctors... were interested in my opinion, they would have asked for it.
- Bahsettiğin doktorlar fikirlerime değer verselerdi sorarlardı.
In my opinion, we're better off without him.
Benim görüşüm, olmaması daha iyi.
I'll tell him we lacked chemistry. I'll say you were arrogant, banal... and in my opinion, simply not ready for a mature relationship.
Ona aramızda elektrik olmadığını... kibirli, bayağı olduğunu... ve olgun bir ilişkiye hazır olmadığını söylerim.
In my opinion, it is more effective to address the situation than it is to become self-destructive by overindulging a sweet tooth.
Benim fikrim, aşırı kurabiye yiyerek kendini mahvetmek yerine, konuyla direkt yüzleşmek daha etkili olacaktır.
In my opinion, yes.
Benim fikrime göre, evet.
In my opinion... yes.
Benim görüşüme göre... öyle.
Sure, in my opinion, the best football that country is played right here in St. Louis.
Tamam, bana göre buranın en iyi futbol oyuncuları bizimle gelmek zorunda
In my opinion, Mr. Zsaz is as much a danger to himself as to others and prison is probably not the best environment for his rehabilitation.
Bence Bay Zsaz kendisine olduğu kadar başkaları için de büyük tehlike ve hapishane, rehabilitasyonu için en uygun ortam değil.
In my opinion, we're wasting tax dollars staying late.
Bence uykusuz kalarak vergileri boşuna harcıyoruz.
And, in my opinion that manager of yours, Richie...
Bana göre... -... senin şu menajerin, Richie...
In my opinion, he's more interested in endorsements than winning basketball games.
Bana göre, basketbol oyunlarını kazanmaktan çok cirosu ile ilgileniyor.
In my opinion, roses always work, always.
Benim görüşüme göre, gül daima işe yarar, daima.
In my opinion, it's a mighty impressive little place all the same.
Yine de bana göre gayet etkileyici bir yer.
The nanny, who in my opinion is a witch, made us ill and fed us boiled-down toads.
Dadı, ki bana kalırsa cadı bizi hasta etti ve tıpkı bir kurbağa gibi besledi.
In my opinion... it's the real thing.
Bence... orijinal.
He got what he deserved, in my opinion.
Bana kalırsa, hakkettiğini buldu.
And Timothy, appropriately in my opinion, as a human being, decided now is the time to save one life anyway.
Ve Timothy, benim fikrime göre, bir insan olarak, en azından birisinin hayatını kurtarmaya karar vermiş.
He is not, in my opinion, a security risk.
Bence, kendisi bir güvenlik tehdidi değildir.
In my opinion, when it gets too serious, it's over.
Bence iş ciddiye binice her şey bitiyor.
In my opinion, he's looking for the right woman to start a family.
Ben onun bir aile kurmak için doğru kadını aradığını düşünüyorum.
In my opinion, for as much as an opinion of a contemporary may be worth, my client is one of them.
Bana göre, çağdaş bir görüş de askerlik kadar önemli olabilir, müvekkilim bunlardan biridir.
In my opinion, è been made a deal.
Bana sorarsan bir anlaşma yaptılar.
It's still my humble opinion, Your Highness, that you'll find no greater rival for Khun In than our impetuous young Sorn.
Ancak buna rağmen benim naçizane tahminime göre yüce efendimiz ; rakibimiz Khun In'i, genç delikanlımız Sorn'dan çok da iyi bulmayacaksınız.
Um, I mean, that is to say, that is my opinion in the matter anyway.
Yani, nihayetinde bu benim fikrim.
And he wanted to get back to something much deeper which is not that, "I am entrenched in my personal opinion, agenda, political position and I have no recognition of my opponent."
O daha fazla derine inmek istiyordu ki bu da şu değildi... "Kendi kişisel görüşüme, politik konumuma bağlıyım ve rakibimi tanımam."
All I know is that every day you spend in that bed... is another day that I have my opinion of you confirmed.
Tek bildiğim, o yatakta geçirdiğin her günün, senin hakkındaki düşüncelerimde haklı olduğumu kanıtlayan başka bir gün olması.
I've never been in a position before where my opinion mattered.
Daha önce hiç benim görüşlerimin öenmli olduğu bir pozisyonda bulunmamıştım.
In my professional opinion, ladies and gentlemen, and that's all I have by the time I was called in, the damage was irreversible.
Profesyonel fikrimce, bayanlar ve baylar ki sahip olduğum tek şey bu çağrıldığım sırada zarar geri dönülemez boyuttaydı.
By the time I got there, it was clear my father was not only incapacitated, but that he had also severed the patient's hepatic artery, which, in my professional opinion,
Oraya vardığımda babamın bunu yapamayacak durumda olduğu belliydi, üstelik bir de hastanın atardamarını kesmişti.
In my professional opinion, "Yikes!"
Benim profesyonel fikrim, "Yikes!"
I've never had an opinion in my life.
Benim hayatta hiç fikrim olmadı.
In my humble opinion.
Benim mütevazı fikrime göre.
Justin, it's in my professional opinion that you've become a monster.
Bence bir canavara dönüştünüz
My opinion? You remain in command, there's a probability of a negative outcome.
Bana kalırsa yetki sizin elinizde olduğu sürece bu olay olumsuz bir şekilde sonuçlanır.
It is very interesting, but in my personal opinion... perhaps not at quite the same level as...
İlginç bir yer ama bana göre... örneğin burasıyla aynı seviyede...
Now, in my very educated opinion, you have 15 players on your team, you'll be lucky to graduate five of them.
Şimdi benim tecrübelerime dayanarak, takımınızda 15 oyuncunuz olduğuna göre, eğer onların beşini mezun edebilirsek şanslısınız demektir.
Now, that last one's an excellent seller, because of the quality of the poses, which in my personal opinion are among the most strenuous bondage photos ever made.
Şimdi, o sonuncusu çok iyi satıyor. Pozların kalitesi yüzünden tabi bu benim kişisel görüşüm. Bugüne kadar çekilmiş en kaliteli köle fotoğraflarıdır.
In my humble opinion, I think it's very good.
Bana sorarsanız, çok çok iyi.
in my heart 96
in my room 109
in my country 72
in my bed 49
in my mind 161
in my view 52
in my experience 382
in my dreams 78
in my world 69
in my defense 150
in my room 109
in my country 72
in my bed 49
in my mind 161
in my view 52
in my experience 382
in my dreams 78
in my world 69
in my defense 150
in my house 118
in my case 131
in my day 121
in my head 141
in my hand 30
in my family 33
in my eyes 40
in my own way 47
in my book 75
in my dream 57
in my case 131
in my day 121
in my head 141
in my hand 30
in my family 33
in my eyes 40
in my own way 47
in my book 75
in my dream 57
in my home 30
in my life 110
in my pocket 58
in my apartment 37
in my office 200
in my car 54
in my professional opinion 37
in my 68
in my hands 18
in my time 45
in my life 110
in my pocket 58
in my apartment 37
in my office 200
in my car 54
in my professional opinion 37
in my 68
in my hands 18
in my time 45