English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ H ] / Hatıra

Hatıra traduction Espagnol

2,127 traduction parallèle
Hatıra olarak bıraktığın mermiler, silaha uydu.
Los proyectiles que dejaste como souvenirs, concuerdan con el arma.
Çok özel bir hatıra, Alan.
Si que es una memoria exacta, Alan.
Hatıra olabileceğini söyledin.
Dijiste que podía tener un recuerdo.
Bu da hatıra.
Es este.
Bir hatıra olarak?
¿ Como un souvenir?
Ara sıra ağrı yapıyor, hatıralar kayboluyor.
Los dolores que tenía aquí y allá, los recuerdos, se fueron desvaneciendo...
Ve onun hatıra eşyası aldığını da biliyoruz.
Se llevaba recuerdos.
Çok ama çok değerli bir hatıra olarak hem de!
Un recuerdo muy, muy precioso.
İlk 500 müşteriye hatıra olsun diye buzdolabı magneti hediye ediyorlar.
Los primeros 500 clientes se llevan el imán de frigorífico conmemorativo.
Götrash ve nonoş idrar torbası sağ olsun bu hatıra acılı bir şekilde hafızama kazındı.
Y ahora, gracias a Ass-rash y su vejiga de niña, ese recuerdo será doloroso para siempre,
Haydi, hatıra fotoğrafı çekinelim.
Vamos a tomar una foto, como un recuerdo.
Elinde hatıra olsun ister.
Quiere un souvenir.
O zaman neden vücuduna o güveli hatıra yerine bunu giymesini emretmiyorsun?
¿ Entonces por qué no le ordenas a tu cuerpo ponerse esto en lugar de esa reliquia?
Üzerinde "A.F.O." harfleri bulunan bir hatıra bardağı.
Un vaso de recuerdo con las letras A.F.O impresas.
İzin verin de sadece bir hatıra bırakayım şuna!
Déjame darle un buen puñetazo.
Bize, seven izleyicilerine hatıra olarak müthiş sükunetini,.. ... sessiz sabrını, kaliteli müziğe ve kalitesiz esprilere düşkünlüğünü,.. ... bir orman kıyısını andıran absürt saç çizgisini,..
Nos deja a nosotros, su amorosa audiencia un recuerdo de su gran serenidad su espera silenciosa, su amor por la música fuerte su amor por las pequeñas bromas el absurdo borde de su boscosa cabellera la rebanada de sandía que era su sonrisa.
Hatıra defterin var mı?
un álbum de recortes?
Sen önemli bir insansın ve bir hatıra defterin olmak zorunda.
Sabe, usted es una persona importante, usted debería tener un álbum.
- Hatıra defteri hazırlıyoruz.
- Estamos haciendo un álbum.
Bunu da hatıra defterimize koyabiliriz.
Podemos poner esto en nuestro álbum.
Bu gece hatıra şeridinde yürümek istemiyor muydun?
¿ Quieres rememorar el pasado esta noche?
¶ bana kalp kırıcı bir hatıra bıraktı ¶
# ella me entregó un recuerdo roto #
¶ sonsuza dek unutamayacağım bir hatıra ¶
# Que guardaré eternamente #
¶ kısa süren ve her şeyden tatlı bir hatıra ¶
# Pues un amor breve es tan dulce como cualquiera #
İnsanların Genel Müdürün oğlunun genç güzel kızları kesip gözlerini hatıra almasınını okuması hisse fiyatlarını iyi etkilemez.
No es bueno para las acciones si la gente se entera como el hijo del presidente se queda con los ojos de jovencitas como recuerdos
Hatıra olarak sakla.
Quédatelo como suvenir.
Bu aptal Kahve Dünyasında çok güzel zamanlarım oldu. Bir hatıra almalıyım.
Disfruté tanto en esta cafetería que necesito un recuerdo.
Bir sürü hatıra.
Muchos recuerdos.
Bu, içine fotoğrafları koyabileceğin ve günlük gelişmeleri yazabileceğin bebek hatıra defteri.
Es un libro de recuerdos del bebé y allí colocas fotos y comentarios y todas esas cosas.
Gerçek bir hatıra olduğu anlamına da gelmez.
No significa que sea una memoria real.
Çin Olimpiyatlarından hatıra bir broş.
Éste es un pin conmemorativo de las Olimpiadas chinas.
Ömrümün, hiçbir hatıra olmadan, kimse umursamadan, bir hastane yatağında bitmesini istemiyorum.
Solamente no quiero ir a para en la cama de un hospital. Sin memoria, ya sabe, no... Sin nadie a quien le importe.
Annemden bir hatıra.
Es un recuerdo de mi madre.
Bunu hatıra olarak saklayacağım.
Guardaré este momento.
Erkekler her zaman kadınların iç çamaşırlarını alırlar. Hatıra olarak.
Los hombres toman la ropa interior de las mujeres todo el tiempo, es un trofeo.
Bir hatıra.
Un recuerdo.
Güzel bir hatıra.
Lindo suvenir.
Hatıra çamaşırını buldun mu?
¿ Encontraste ropa interior de ella como recuerdo?
Bence Dr. Jekyll hatıra olarak aldı.
Pienso a un doctor JekyllLo tomo como un recuerdo.
Sevgilisinden de küçük bir hatıra saklamıştır.
Ella habría mantenido un recuerdo de su amante, algo pequeño...
Kristin'in dairesinde sakladığı bir şey vardı. Hatıra sanırım.
Kristin tenía algo escondido en su apartamento... un recuerdo, supongo.
Sevgilisinden hatıra.
Un recuerdo de enamorados.
Onu sana hatıra olarak vermiştim. Hatırladın mı?
Te lo regalé. ¿ Recuerdas?
Hatıra mı?
¿ Lo dejarás como recuerdo?
Öyleyse bunlar mutlu küçük hatıra topları gibi.
Son como bolitas de memorias felices.
Tek bir hatıra var. Fargo'nun kahraman olduğu ortak bir rüya.
Sólo hay una memoria y es un sueño compartido con Fargo siendo un héroe.
Bu, unutabilmeyi dilediğim bir hatıra.
- Fue una memoria que desearía olvidar.
Benimle ilgili sıra dışı bir şey hatırlıyor musun?
¿ No recuerdas algo inusual sobre mi?
[\ cHFF9F00 \ 2cH868986 \ 3cH000004 \ 4cH000004 \ fnComic Sans MS \ fs18 ] O gökyüzü... [ \ cH44AEE0 \ fnComic Sans MS \ fs18 \ 3cH000009 \ 4cH000006 \ 2cH868986 ] [ \ a6 ] [ \ k49 ] A [ \ k31 ] no [ \ k69 ] hi [ \ k35 ] mi [ \ k15 ] ta [ \ k39 ] so [ \ k37 ] ra [ \ k44 ] a [ \ k39 ] ka [ \ k40 ] ne [ \ k31 ] i [ \ k34 ] ro [ \ k13 ] no [ \ k34 ] so [ \ k22 ] ra [ \ k31 ] wo Karşılaştığımız o kızıl gökyüzü... [ \ cHFF9F00 \ 2cH868986 \ 3cH000004 \ 4cH000004 \ fnComic Sans MS \ fs18] Hey, hatırlıyor musun?
Ano hi mita sora akaneiro no sora o nee kimi wa oboete imasu ka
Hatıra mı?
¿ Un recuerdo?
Hatıra kalsın.
Para recordarte.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]