Önün traduction Français
55 traduction parallèle
Victor için "V". Önün açık.
V comme Victor.
- Önün açıktı! Neden saldırmadın?
- La voie était libre et t'es tombé!
Diyorum ki, sende önün gibi mı düşünüyorsun?
Tu penses comme lui à mon sujet?
Fotoğrafçı olarak önün açık.
Tu as de l'avenir, comme photographe.
Önün hep batmış.
T'en as partout.
Ben de bu işleri çok iyi bilirim, bazen önün açılır ama menajerin bu yükü kaldıracak biri değildir.
Je connais tout dans ce domaine, et parfois, ça ne marche pas et il ne peut pas vous aider.
Burası önün.
Ca, c'est l'avant.
- Önün açıktı.
- T'aurais pu tirer.
Kullanılmayan bir yol. Boş olacak. - Tümüyle açık olacak önün.
Elle est fermée, il n'y aura personne.
- Onaylandı, Yıldız Dansçısı. Önün açık.
- Vous avez l'autorisation, Skydancer.
Önün apaçık.
Le champ est libre.
Cesaretin de varsa önün açık.
Tu as l'intelligence. Si ton coeur suit, tu iras loin.
Önün fişlerden kulelerle doludur. Önünü bile göremezsin.
Des piles de jetons hauts comme des tours qui m'empêchent d'y voir.
Sadece oraya oturup önün ölmesini mi izleyeceksiniz?
Vous allez juste assis là et le regarder mourir?
Herkesin önün de zamanı durdurmayı?
Tu suspends le temps devant tout le monde?
- Önün açık kalmış.
- Ta braguette.
Belki de Wayne ile senin önün açılmış olur!
Ça te laisse peut-être une chance avec Wayne.
Yanında bir haham varsa, önün açıktır. Biz polisler buna koruyucu melek deriz. Polislikteki kariyerini izleyen biri.
C'est le nom que nous les flics, on donne à... notre ange gardien, celui qui s'assure de notre carrière.
Aa, kahretsin, biliyor musun, bu - bu benim için çok zor... sürekli Jenny ve senin gözümün önün olmanız. Bu senin için zor mu oluyor?
Ah, putain, c'est dur pour moi de vous avoir toi et Jenny en face de moi tout le temps
Önün açık, Benny.
Félicitations, Benny.
Kendi korumanın olduğu yere doğru koşuyorsun. Önün bomboş.
Tu cours derrière ton attaque.
Lütfen evlerinize önün.
Vous êtes priés de rentrer chez vous.
Bu mektubu askere alma subayına ver ve önün açılmış olur.
Présente cette lettre â l'officier recruteur et tout devrait s'arranger.
Kalkışa hazırız. Önün açık.
Poussée de décollage.
- Bence çok anlamlı. İçeri adımını attıktan sonra, modayla ilgili olmayan dergini çıkarmak için önün açılıyor.
Tu mets un pied dans la place, et tu te retrouves à créer un magazine non mode.
Üç aylık ödemen ve ondan sonra önün açık.
Tu peux rembourser après, avec ton salaire.
Kurba-nıgın önün-dege bir şey söyleme.
Pas devant la victime.
- Önün kuzey mi? - Evet.
- Tu regardes au nord?
- Bana başka seçenek vermedin. - Bana göre önün hâlâ kapalı.
- De mon point de vue, tu es toujours pris à la gorge et j'ai encore le choix.
Yankee Zulu X-ray, 10.500'de önün açık.
YZX, autorisation accordée. Trafic nul.
Süper, bitiş çizgisine kadar önün açık.
Super, ligne droite jusqu'à l'arrivée.
- Oh, evet. Benim eski eşim ve ben bunun önün geçmeyi başardık.
- Mon ex et moi, on a tué ça dans l'œuf.
Önün açık. Önün açık!
- La voie est libre, c'est bon.
Evet, ama öncelikle önün geçmemiz lazım.
Il faut y être avant.
Önün açık söyleyeceğim o ki.
Mais ce n'est que le début.
Şirket dahilindeki tüm terfı olanakları açısından önün tıkalı. Bu da UMart'ın istemediği bir şey.
Tu es limité dans tes chances d'avancement, et UMart n'aime pas ça.
Tamam, Guerrero önün temiz ama acele etmen gerekiyor.
C'est bon, tu es seul, mais dépêche-toi.
- West Side'da bir evin önün kadar takip ettim.
Je l'ai suivi jusqu'à une maison situé à l'ouest
Biliyorsun. Önün açık Bill.
Tu as tout l'avenir devant toi, Bill.
Atış için önün açık olur.
Tu auras le tir parfait.
Îste önün resmi. bütün kıyafetlerini evsizin tekine verirken..
Voila une photo de lui donnant tout ses vêtements a un sans-abri.
Bu büroda önün açık Tom. Sana bunu garanti ediyorum.
Vous pourriez obtenir n'importe quel poste chez R.B.E.
Senin de önün açık.
Ta carrière est toujours là.
Önün boş.
La voie est libre.
Önün açık.
Vous pouvez y aller.
Önün açık.
Tu as une fenêtre.
Burada önün açık.
Tu montes les échelons.
Önün açık, ben de doğru ata oynuyorum.
T'iras loin, alors, je ménage ma monture.
Önün açık senin genç dostum.
Vous irez loin, mon jeune ami.
Tamam, şimdi önün açık.
Tu es en zone dégagée.
Bu, önün açıkken arkanı kollamaya benziyor.
Alors quel est l'usage de ces fils éléctriques?
önünde 25
onun 448
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onunla 141
onun neyi var 30
onun için 179
önüne bak 138
onun yerine 89
onun da 23
onun 448
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onunla 141
onun neyi var 30
onun için 179
önüne bak 138
onun yerine 89
onun da 23
onun babası 21
onun adı 76
onun gibi bir şey 154
onun mu 44
onunla konuşmak istemiyorum 23
onunla git 84
onun yüzünden 27
onun nesi var 154
onun için endişeleniyorum 35
onun gibi 58
onun adı 76
onun gibi bir şey 154
onun mu 44
onunla konuşmak istemiyorum 23
onunla git 84
onun yüzünden 27
onun nesi var 154
onun için endişeleniyorum 35
onun gibi 58