English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ B ] / Bir tanesi

Bir tanesi traduction Russe

2,494 traduction parallèle
Bir tanesi kulağıma kaçtı.
Ох, у меня одна в ухе застряла.
Bir tanesi mi kapı olmaz?
Да они чтож, все чтоли?
Bir tanesi şeydi...
Один был... рыцарем.
Bir tanesi muhtemelen bir daha düzgün yürüyemeyecek.
Один из них больше не сможет нормально ходить.
Bilmem, belki de bir tanesi tuvalete fazla kağıt atmıştır. Sonuçta neler düşündüklerini veya içeride neler yaptıklarını bilmiyoruz.
- Не знаю, может, бумажных полотенец напихали в унитаз, кто ж этих скотов разберёт.
Bir tanesi robot olmayan insanlar için. Bir tanesi de robot olmayan robotlar için.
Один для людей-нероботов, другой для роботов-нероботов.
Sevdiği pek çok sözlerden bir tanesi.
Одно из любимых его высказываний :
Sizin takımı yenmemizin sebeplerinden bir tanesi de buydu.
Это ещё одно преимущество нашей команды.
Bir tanesi benimle repçi birisi olduğumu sandığı için yattı.
Одна думала, что я - Марв Алберт.
Bak, işte bir tanesi.
Вот, посмотрите.
Gerçek bir tanesi.
Настоящий.
Vücut ağırlığına göre bir tanesi 20-24 saat gider. Bu sana yeter de artar bile.
При твоем весе, каждой хватит на 24 часа : этого достаточно.
Biz kaçakların peşine gideriz. Bir tanesi bizi buraya getirdi.
Мы разыскиваем беглецов, и один из них привел нас к вам.
Bir tanesi hakkında karar vermeden önce biraz daha gezmek isterim.
Сначала посмотрим все, что есть, а потом прицелимся.
Eminim bir tanesi çıkacaktır.
Стопудово найдем совпадение.
Burada 10 Eylül 1975'den bir tanesi var.
Вот одно, от 10-го сентября 75-го.
Bunlardan bir tanesi de yumrukla birini yere serebilmekti!
Один из которых - вырубать людей, блядь!
Bir tanesi bile hatırlamadı.
И даже не помнят про него.
Maalesef olumsuz yan etkilerden bir tanesi kısa süreli bilinç kaybı.
А также, имеется один негативный побочный эффект это период бессознательного состояния.
Oh, o kendine özgü bir kadın ve de iyi bir tanesi, Hastings.
О, она женщина самостоятельная, и хорошая, Гастингс.
Dört tane.Pahalı peruklar.Bir tanesi kumral ve bir tanesi dalgalı.
Четыре. Довольно дорогие. Один, я помню, рыжий, а другой чуть с сединой, весь в кудрях.
Ve monologların bir tanesi Tobias'ı büyüledi.
Тобиаса захватил один из монологов.
Görünüşe göre bir tanesi bayağı canlı.
Нам теперь и "позабудка" не понадобится, да, ребят? У нас тут настоящие живые девки.
Ona istediğin her şeyi yaptırabilirsin çünkü o muhtemelen sadece görünüşe önem veren sığ adamlardan bir tanesi.
Ты его окрутишь как нечего делать, он же, всяко, из идиотов, которые только на внешность смотрят.
İstemediğini söylemiştin ama... ama bardaklar çok küçüktü ve bir tanesi yetmez diye düşündüm.
Я знаю, ты сказал, что пить не хочешь, но стаканчики такие маленькие, и я побоялся, что одного мне не хватит, поэтому я принес себе два.
Bir tanesi şapşallık.
Небрежность один из них.
- Bir tanesi daha gelmesin.
- О, нет, только не снова.
Bir tanesi kraliçe olacaktı.
Одной из них предстояло стать королевой.
Her bir tanesi için de ölü adamlar var sayabileceğinizden de fazla.
И на каждого из них мертвецов столько, что не счесть.
Yine de bir tanesi dönmüş.
Вернулся один парень.
Zengin asyalı işadamları bir tanesi için binlerce ödeme yapıyorlar.
Богатенькие азиаты... платят бешеные тысячи за этих ряженых куколок.
Zengin Asyalı işadamları bir tanesi için binlerce ödeme yapıyor.
Богатые азиаты платят бешеные тысячи за этих ряженых куколок.
Hiçbir tanesi 1 Temmuz gününe kadar bir makine yapmayı başaramaz.
Никто из них и близко не укладывается в срок до 1 июля.
Bir tanesi metrodaydı ama aslında Araf olması gerekiyordu bir tanesinde Amerikan askerler Iraklıların yerine geçiyordu.
Место действия одного было в метро, но на самом деле оно было чистилищем, или тот, где солдаты США поменялись телами с иракцами.
Bir tanesi?
А только за одного?
Hapsburg Kuyumculuk yüzlerce müşterimizden sadece bir tanesi.
"Ювелир Габсбурга" - один из сотен клиентов. Сотен!
Hiç duymadım. Bir tanesi hariç.
Никогда о такой не слышал.
Bir tanesi eksik!
Одного Драгонболла не хватает!
Yok, ben şanslıyım. Bana iyi bir tanesi denk geldi.
Да, я рада, что мне попался хороший парень.
"Sevgili Clara'm Doktor, acil durumlar için senin iletişim bilgilerini bana verdi ve korkarım bir tanesi vuku buldu."
Моя дорогая Клара... Доктор доверил мне твои контактные данные на случай чрезвычайной ситуации. И, боюсь, она наступила.
Sonunda anladım ki star olmanın getirilerinden bir tanesi de çuvalla paran olması.
Один из плюсов звезды в том что ты получаешь много денег.
Şifreli konuşmamızda bir tanesi "iyi değilim" anlamına geliyor da.
Мы условились, что одно из этих слов значит "не в порядке".
Aralarından bir tanesi başkan olmalı.
Среди них должен быть президент.
Şimdi ihtimallerden bir tanesi, sevgili eve geldiğinde katil hâlâ kızın yanındaydı ve katili huylandırdı.
Возможно, убийца был с ней, когда любовник вернулся.
Bir tanesi kayıtlı, bir tanesi kullan at modeliydi.
Один обычный, второй одноразовый.
Odalardan bir tanesi Belfast Events Limited adına ayrılmış.
Люкс был заказан на фирму "Торжества в Белфасте".
Sarah Kay'in iş arkadaşlardan bir tanesi seni evden aradığı akşam barda onlarla muhabbet ediyormuş.
Коллега Сары Кей сказал, что она говорила об этом в баре в тот вечер, когда вызвала вас.
Ve 2 tanesi sigara içmekten dolayı, Eğer bir kere bile yakalanırlarsa, atılacaklar.
И двое из них... были пойманы на курении. они будут исключены.
Kaç tanesi hayatlarını yine böyle yaşamak ister kendine bir sor kaç tanesi benimki bir hayatı ister?
Сколько из них прожили бы жизнь так же, будь у них шанс все начать сначала? А сколько бы захотело жить так, как живу я?
Gerçekten öyle düşünüyorum. Bir tane ve 1 tanesi tamir edilirken giymek için bir tane ekstra olması yeterli.
Я думаю достаточно носить один и иметь про запас еще один на случай чистки или починки.
Her birinin tanesi dört paund ve bunlardan bir hayli mevcut.
Четыре фунта за каждую, и их тут много.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]