Just come out tradutor Turco
2,224 parallel translation
Could you please just come out with me and talk with me for a second?
Sadece dışarıya çıkıp benimle bir saniye konuşamaz mısın?
Man, can you please just come out of there?
Dostum oradan çıkabilir misin?
I woke up, and you know when you have one that has just come out... And you can... to see it yet...
Uyandığımda oldu, hani göremesen de sivilce çıkacağını anlarsın ya.
At my old school, there was a Sadie Hawkins dance... and I had just come out.
Eski okulumda Sadie Hawkins dansı vardı ve eşcinsel olduğumu daha yeni açıklamıştım.
Why don't you just come out and tell me that you got an offer...
Neden çıkıp da bir teklif aldığını söylemiyorsun?
If you're trying to accuse me of something, counselor, why don't you just come out and say it?
Eğer beni bir şeyle suçluyorsanız, Avukat bey neden açıkça söylemiyorsunuz?
You just come out with it.
Hiç içinde tutmuyorsun.
Hey, did you just come out of room 214?
Hey, 214 numaralı odadan mı çıktınız?
Sometimes words just come out of my face, and I got no idea what they mean.
Bazen kelimeler düşünmeden ağzımdan çıkıyor.
Then why not just come out?
Neden kendini temize çıkarmıyorsun o zaman?
Everybody rode the whole crest of a wave with Ten, and it was just the thing to be into, but after that, they've come out a lot stronger, because they didn't play the game.
Herkes Ten'le birlikte kendinden geçti bu tam da katıIınabilecek bir şeydi, bundan sonra daha da güçlendiler, çünkü oyun yapmıyorlardı.
I just want to get out of here before they come back.
Onlar geri gelmeden önce buradan gitmek istiyorum sadece.
Uh... well, hey, do you think I could come out to LA and just crash on your couch while you're gone?
Los Angeles'a gelip, sen işe gittiğin zaman senin kanepelerin birinde birkaç gün uzansam olur mu?
Let me just check it out. I just don't know how you could come here every day.
Her gün buraya nasıl gelebiliyorsun anlamıyorum.
When your mom was pregnant with you she'd come through that door, walk straight over here and join me on this couch. She'd lay down, put her head on my lap and just talk, you know, about what you might turn out like.
Annen sana hamile kaldığı zaman şu kapıdan girdi, buraya kadar yürüdü, bu kanapeye oturdu eğildi, başını kucağıma dayadı ve konuştuk.
I go anywhere, I just- - I've got to face the door because I've got to see who comes in and who goes out, or if somebody comes in, and they haven't come out,
Hiçbir yere gitmiyorum, sadece... Yüzümü hep kapıya dönmeliyim. ... çünkü kimin girip kimin çıktığını görmeliyim.
Why don't you guys just go out of the room, one at a time come back in, and we'll see who's made of what, huh?
Siz diğer odaya geçin. Ben geleceğim ve kimin güçlü olduğunu göstereceğim.
And what I've come to realize is that there's just people out there that all they wanna do is fuck you up.
Sonunda herkesin bana kazık atmak istediğini fark ettim.
Come on out, everybody! Just come right out.
Herkes dışarı çıksın!
I just needed a reason to visit. Huh? Now I know you didn't come out here just to say hello.
Ziyaret için bir neden gerekliydi Sadece selam vermeye gelmediğini biliyorum
So if you get the message, just come on out.
Yani bu mesajı aldıysan dışarı gel.
Didn't I just say I just wanted to come in here and talk some things out?
Sana sadece buraya gelip bir şeyler konuşmak istediğimi söylemedim mi?
Oh, honey, I just wish that water would come out already.
Oh, Tatlım, Keşke o su şimdiye kadar çıkmış olsaydı.
Every night, I heard you crying your eyes out over it, and I found myself praying to the Boob Fairy for'em to come in, because I just wanted it to work out for you.
- Her gece bu yüzden iki gözün iki çeşme ağladığını duyardım, ve kendimi onları düzeltmesi için Göğüs Peri'sine dua ederken bulurdum çünkü her şeyin senin için iyi olmasını isterdim.
They come by one morning and kick you out of your own house, just lock you out.
Bir sabah gelip seni kendi evinden kapı dışarı ediyorlar dışarıda kalıyorsun.
They just need something to give them the courage to come out and fight.
Sadece onları cesaretlendirecek bir şeye ihtiyaçları var.
I was just thinking. Maybe Eli could come and hang out with me for a bit.
Düşünüyordum da Eli gelip biraz benimle takılabilir belki.
I just asked you what you thought a good compromise come-out offer was and you said, "Yes."
Şey, sana kârlı çıkmak için uygun bir teklif ne olmalı diye sordum ve sen "evet" dedin.
If you find out anything else, will you just come and talk to me?
Eğer bir şey duyarsan, önce benimle konuşur musun?
I guess you were going to come out eventually, so it will just be sooner rather than later.
Eninde sonunda nasılsa açıklayacaksın. Daha erken açıklarsın olur biter.
They're just hoping that he's gonna come out of it soon.
Yakında uyanmasını bekliyorlar.
I'm just gonna come right out and say it.
Dayanamıyorum, direk söyleyeceğim.
But just to remind you, I'm sending out a "come and get me" signal.
Yalnız söylemiş olayım şu anda "gelin de alın beni" sinyali gönderip duruyorum.
He's just gonna come out here on Saturday and play great?
Cumartesi günü gelip milleti yere sereceğini mi?
Look, we're out of time, but we're gonna come back with these same teams next class, focusing on the moral issue, not just legal precedent.
Bakın, zamanımız bitti. Fakat gelecek derste aynı takımlarla yasal emsallerin yanında ahlakî açıya da odaklanacağız.
Kevin, come on. Let's just get out of here, okay?
Kevin hadi, gidelim buradan, oldu mu?
All right, just put the toy back. Let's get out of here, come on.
- Oyuncağı bırak da gidelim hadi.
Well, did you tell them you were just on TV, that that's when these people come out of the woodwork?
Ünlü olduktan sonra aniden ortaya çıkan aileyi söyledin mi onlara?
Well, you can come out here and talk to me, and it'll just be you, or I can come inside.
Dışarı gelip, benimle konuşabilirsin ve sadece sen olursun, ya da ben içeri gelebilirim.
Spend all that time down below, looking out for people, just to come up and start brawling.
Aşağıda birbirlerini kollayan insanlar yukarı çıktıklarında da kavga çıkartmaya çalışırlar.
I didn't come out here to just channel surf.
Buraya televizyonda sörf yapmak için gelmedim.
He just said that he'd done something bad, and he was afraid if he tried to climb out, these people would come after him.
Sadece kötü bir şey yaptığını ve bu sorundan kurtulmaya çalışırsa adamların peşine düşeceğinden korktuğunu söyledi.
I'm just sorry you had to come all the way out here for nothing.
Buraya kadar boşu boşuna geldiğiniz için kusura bakmayın.
We got bluing and... when she called me a pussy, it just sort of come out.
Alem yapıyorduk ve Bana tavuk dediğinde birden ağzımdan çıktı.
We just found out that there is an actor available... huge star... and he's ready to come back to TV.
Büyük bir yıIdız. Üstelik Televizyona dönmeye hazır.
Turns out there's this surprise party for Hanna, so I'm thinking, uhm... - I'll just go there first and then come by.
Görünen o ki, Hanna adına bir sürpriz parti varmış ben de düşündüm ki, önce oraya gider, sonra sana gelirim.
And if someone out there has Jessica, please just let her come home to her family who loves her and misses her and is where she belongs.
Ve eğer orada birileri Jessica'yı tutuyorsa lütfen bırakın, onu seven ve özleyen ailesine ve ait olduğu evine dönsün. Ben Christy Gonzales.
He plays polo for Midwick and he lives in Pasadena and he's rich and good-looking and all the girls just wait for his picture to come out in the paper.
Midwick için polo oynuyor ve Pasadena'da yaşıyor ayrıca o kadar zengin ve yakışıklı ki, kızlar gazetede fotoğrafının çıkmasını bekliyor.
You think these loafs come all the way out to the ocean just to eat chicken?
Bu aylakların okyanus boyunca onca yolu sadece tavuk yemek için mi geleceklerini sanıyorsun?
I took the lead from Ryan, just as I was coming out of the come ;
Dışardan dalıp Ryan'dan liderliği aldım
Someone could come out from the woodwork that you just didn't really expect and shock you.
Bun beklenmedik şey şoke eder
just come home 43
just come 83
just come over 18
just come in 44
just come with me 96
just come back 46
just come on 86
just come on in 16
just come here 71
just come with us 18
just come 83
just come over 18
just come in 44
just come with me 96
just come back 46
just come on 86
just come on in 16
just come here 71
just come with us 18
come out wherever you are 21
come out and play 29
come outside 81
come out 1057
come out of there 91
come out here 101
come out with your hands up 73
come out now 55
outside 883
outer 19
come out and play 29
come outside 81
come out 1057
come out of there 91
come out here 101
come out with your hands up 73
come out now 55
outside 883
outer 19
outfit 21
outsiders 26
outrageous 90
outs 110
outlaw 21
out now 39
out of context 16
out of curiosity 82
out of order 40
out of my mind 17
outsiders 26
outrageous 90
outs 110
outlaw 21
out now 39
out of context 16
out of curiosity 82
out of order 40
out of my mind 17
out of the blue 171
out of sight 112
out of interest 20
outstanding 214
out of town 49
out of nowhere 149
out loud 97
out of 299
outside of work 17
out of respect 50
out of sight 112
out of interest 20
outstanding 214
out of town 49
out of nowhere 149
out loud 97
out of 299
outside of work 17
out of respect 50
out of my sight 38
out like a light 17
out of mind 55
out of my house 22
out of time 18
out of love 16
out of the way 896
out here 191
outta here 19
out like a light 17
out of mind 55
out of my house 22
out of time 18
out of love 16
out of the way 896
out here 191
outta here 19