English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ S ] / So here i am

So here i am tradutor Turco

1,478 parallel translation
So here I am.
Iste burdayim.
So here I am in Algeria.
Ve işte... Cezayir'deyim.
it made me feel like I had been denying a part of myself. So here I am.
Bir parçamı reddediyormuşum gibi hissettim böylelikle...
So here I am in ten dimensions with two pea-brain solutions, electrically and magnetically charged respectively to the C-field...
Şu an on boyutta, iki sabit fikirli çözümle karşındayım, C-alanına göre elektriksel ve manyetik olarak yüklenmiş durumdayım...
So here I am, despite the embarrassment.
Utancıma rağmen, buradayım işte.
So I am here.
Bu yüzden burdayım. - Albert.
I am so glad you're here, sis.
Burada olduğun için çok mutluyum.
I am so relieved you two are here.
Burada olmanız beni çok rahatlattı.
So, here I am. No key.
İşte buradayım.Anahtarsız.
It's so dark around here. I don't know where I am.
Burası çok karanlık ve nerede olduğumu bilmiyorum.
I'm here as a private citizen, a concerned citizen. So am I, Russell.
Ben bir vatandaş olarak buradayım, sorumlu bir vatandaş.
So for as long as i am here, i want to bring something positive from my experience to these kids.
Ve burada olduğum sürece, çocuklara pozitif bir yaklaşım vermek istiyorum.
SO YOU'RE GONNA GET YOUR BUTT IN THAT CAR BECAUSE I AM COMING OUT OF HERE WITH SOMETHING.
Yani o poponu bu arabaya koyacaksın çünkü buradan elim boş çıkmayacağım.
So, why am I here?
Neden buradayım?
Look, I want you to know, you need anything at all... ... and I mean anything, I am right here. I'm so glad you said that.
Şun bilmeni isterim ki, herhangi bir şeye ihtiyacın olursa, ne olursa olsun, ben hep buradayım.
No, I figured I needed to get closer to the street, so that's why I am out here today.
Hayır, anladım ki, sokakları yakından görmeliyim. Bu yüzden de bu gün burdayım.
You know, we're a high-end meats and textiles conglomerate, but the geniuses at corporate decided they wanted to diversify, so... here I am.
Bilirsiniz, biz ünlü bir et firması ve tekstil holdingiyiz, şirketteki dahiler bunu çeşitlendirmek istediler, ve... işte burdayım.
So what am I doing here?
Peki ben burada ne yapıyorum?
So, I couldn't figure it out, and here I am
Yani nasıl yapacağımı bilemedim ve işte buradayım.
Okay, so why am I here?
Peki, öyleyse ben niye buradayım?
As if, "My God, what am I doing here, doing these stupid repetitive movements?" And so on and so on.
''Bu yinelemeli aptal hareketi neden yapıyorum?
So, here I am.
Ve buraya geldim.
I am so out of here.
Ben gidiyorum.
So if she catches you in here, I am totally screwed.
Yani eğer seni burada yakalarsa, tamamen batarım.
- So why am I here?
O halde neden buradayım?
So why am I here again?
Niye geldim yine buraya?
I am, and they're here in utah to get D.B.Cooper's money, so how abouthose files, lyle?
Öyle. Ve onlar burda, Utah'da D.B. Cooper'ın parasının peşinde. Dolayısıyla, şu dosyaları getirsen, Lyle?
Oh, my God, I am so glad you're here.
Oh. Oh, aman Tanrım, Geldiğine çok sevindim.
- Yet here I am. So you're gonna do exactly what Nick says.
Nick ne derse yapacağınızı söyleyin.
I didn't want to just stop by, but it was either this or drop leaflets on your lawn from a plane, so, here I am.
Aramadan gelmek istemezdim. Ama böyle yapacak, ya da kapına uçaktan el ilanı atacaktım. Özetle, geldim işte.
Oh, man, I am so excited that you're here!
Dostum, burada olduğun için çok heyecanlıyım!
So, if it's the eye that's been keeping me here, now it's no longer inside me, why the hell am I still hanging around?
"Yani, beni burada tutan göz ise," "artık benim içimde değil, neden hala buralardayım?"
So, they sent me to Kansas, and here I am.
Böylece beni Kansas'a gönderdiler ve ben de buradayım.
Here I am, getting a divorce. I'm living like a refugee at Julie's. Ryan's nice to me, so I fall for him?
İşte ben, boşanıyorum ve Julie'de bir mülteci gibi yaşıyorum.
I am so damn honored to be here with you and Kirsten for your recommitment ceremony.
Senin ve Kirsten'ın nişan yenileme töreniniz için burada olmaktan çok onur duydum.
Yeah, I haven't, uh, told her you're here yet.I was going to... so you know o I am?
Evet, senin buraya geldigini daha ona söylemedim. Tam söyleyecektim - Yani kim oldugumu biliyor musun?
The minute- - the minute we get out of here, I am so destroying that video.
Buradan çıktığımız dakikada o videoyu hemen yok edeceğim.
I am so honored to be here, associated with such a worthy and important cause.
Burada bulunmaktan, böylesine değerli ve önemli bir davaya ortak olmaktan şeref duyuyorum.
So Here I Am.
İşte buradayım.
So... Why Am I Here?
Peki beni neden çağırdın?
Voila. I am here to show you why it is so very important that you be in Vegas right now.
Vegas'ta bulunman neden bu kadar önemli sana onu göstermeye geldim.
So why am I really here?
Gerçekte neden buradayım?
This is my break, and you are not my friend, so why am I sitting here?
Bu benim kahve aram ve sen de benim arkadaşım değilsin. Öyleyse neden burada oturuyorum?
I am so excited to be here.
Burada olmak çok heyecan verici.
So, here I am... fighting for you.
Buradayım... mücadele ediyorum. Senin için.
You know, I it just so happens that sarcasm and violence are both triggers for me, so, you know, what am I supposed to do here, you know?
Tom. Alaycılık da şiddet de beni tetikliyorlar. Ben ne yapayım?
Well, It's Here, And So Am I.
Burada, ben de buradayım.
- I am so happy that she is here.
- Burada olduğun için çok mutluyum.
Anyway, so here's where i tell a little bit about who i am and what i've done.
Her neyse, şimdi size kim olduğuma ve neler yaptığıma dair bazı şeyler anlatacağım.
I am so happy to see you all here.
Hepinizi burada gördüğüm için çok mutluyum.
I want to send a message to all the thugs, the gangsters that they should take care because if Mirageman isn't here than I am, so be careful
Bütün gangsterlere çevredeki tüm haydutlara bir mesajım var. Şunu iyi bilin eğer Mirageman ortalarda yoksa..... ben varım, ayağınızı denk alın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]