English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russo → Turco / [ В ] / Вон ту

Вон ту tradutor Turco

300 parallel translation
Видишь вон ту дорогу впереди?
İlerideki yolu görüyor musun?
Ну как, вон ту, да?
Hâlâ ordalar mı?
Видите вон ту девушку в сером платье? Вон она сидит.
Şu ilerde oturan gri elbiseli kızı görüyor musun?
Вон ту, на полу.
Orada, yerde bir işaret var.
Возьмите вон ту, рыженькую.
Şuradaki kızıl saçlıyı al.
Передай мне, пожалуйста, вон ту расческу.
Neyse, tarağı uzatır mısın?
Возьмите, например, вон ту овечку на дубе.
Örneğin şu meşe ağacındaki dişi koyunu gözlemleyin.
Я хочу вон ту.
... cerrahın aylık işinden çok. - Benim hemşirem yapın.
Нет, я хочу вон ту.
- Hayır, şunu getir. - Seni seçti!
Дай вон ту связку.
Şimdi git de şu sopalardan getir.
- Видишь вон ту вывеску?
- Şuradaki tabelayı görüyor musun? - Evet.
Видите вон ту дубинку?
Şu sopayı görüyor musun?
Возьмите вон ту повозку!
Arkanızdaki el arabasını alın!
Видишь вон ту?
Bak onu gördün mü?
Дайте я вон ту посмотрю.
- Şunu göstersene.
Итак, видишь вон ту серебристую кнопку? Нажми её.
O gümüş düğmeyi gördün mü?
И перемести вон ту большую статую.
Koş heykele tut.
- Вон ту.
- Şuradaki.
Удели мне пару минут. Видишь вон ту женщину?
Bana sadece birkaç dakika ayır.
Слушай, если тебе не сложно передай мне вон ту газету?
Harika. Bak, çok sorun olmazsa.. .. şuradaki gazeteyi uzatır mısın bana?
Я хочу вон ту.
Şunu istiyorum.
Я возьму вон ту машину, что в углу.
Hele şurdaki arabayı aldığımı görünce. Tabi efendim.
Майки, вон ту заднюю дверь тоже.
Mikey, şu arka kapıdan bir bak.
А вон ту штуку я хочу.
Şunu istiyorum.
Нора пролез сюда... через вон ту дырку в заборе.
Nora, oradaki parmaklıkların arasından geldi.
Неужели даже вон ту, больную, нельзя сцапать?
Küçük hastalıklılardan birini yakalayamaz mıyım?
Придурок. Я имел в виду вон ту птичку.
Ben şu piliçten bahsediyorum.
Вон ту.
Şu.
Видишь, например, вон ту женщину?
Mesela şuradaki kadını görüyor musun?
Например, вон ту птицу
Şu kuş gibi.
Потом он стал стрелять и попал вон в ту женщину.
Sonra ateş etmeye başladı.
Ладно, вставайте вон в ту колонну.
Peki. Şurada sıraya geçin.
Подай вон ту штуку.
Ver şu mereti bana.
Кёрти, загони всех ослов вон в ту чащу.
Sen eşekleri çalıların arasına götür.
Нет, пришлите мне вон ту.
Hayır.
Вон ту лилию.
Şunu istiyorum.
Вон в ту дверь, прямо по коридору и вверх по лестнице.
Kapıdan geçin, koridoru takip edin ve merdivenden yukarı çıkın.
- Положите вон на ту стопку.
- Oradaki tomarın üzerine bırak.
Иди вон в ту будку и позвони ему.
- Şuradaki kulübeden onu ara.
Вон, видите ту женщину!
Korumalar, yakalayın o kadını!
Прямо сквозь вон ту стенку.
Şu duvardan uzağa doğru.
Ты посмотри. " Глянь вон на ту.
Şunu gördün mü?
- Вон в ту маленькую комнатку, пожалуйста.
- O küçük odaya girin.
Куда мы едем - примерно в 2500 милях вон в ту сторону.
Bizim gideceğimiz yer 2500 mil uzaklıkta.
- Вон в ту дверь.
- Şu kapıdan.
Cмотритe вон нa ту кaмeнную cтeну.
Şu taş duvara bakın.
Вторая камера - вон на ту старушку! ...
Kamera 2, yaşlı kadına yaklaş.
Вон ту.
Şu, şu beyaz olan.
Вон в ту сторону.
Şu tarafa gitti.
Видите вон ту парочку у ворот? !
- Efendim, buna bakmalısınız.
Страшные. Я заглянул вон в ту комнату, мне чуть башку не отхватили.
Biraz önce bir odaya baktım, bir şey neredeyse kafamı uçuruyordu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]