Другого шанса не будет tradutor Turco

- Другого шанса не будет.

- Başka şansımız olmayabilir.

Только не облажайтесь. Другого шанса не будет.

Şimdi beceremezsek bir şansımız daha olmayacak.

Но для женщины, чьи головокружения превращают полёты в подвиг, другого шанса не будет.

Ama bu baş dönmesini gülünç bir maceraya çeviren bir kadının işine yaramaz tabii.

Я думаю другого шанса не будет.

Başka bir şansım olmayabilir.

Другого шанса не будет.

İkinci bir şansımız olmayacak.

Какие бы я не принимала решения - это как делать покупки за границей. Другого шанса не будет, если я не решусь сейчас.

Şu anki kararım yurtdışına alışverişe gitmek gibi bir şey bile olsa eğer o karara sıkı sıkıya tutunmazsam bir daha başka şansım olmayabilir.

Другого шанса не будет.

İkinci bir fırsatın olmayacak.

- Другого шанса не будет.

Ya şimdi ya da asla. Hadi.

У тебя осталось 20 секунд и другого шанса не будет.

20 saniyen var, yoksa başka bir şansın kalmayacak.

Если при выходе из сверхсветовой не найдем их, другого шанса не будет.

Eğer onları bir sonraki IDH'den çıkışımızda bulamazsak başka şansımız olmayacak.

Другого шанса не будет.

Ayağına başka fırsat gelmeyecek.

Вы же сами сказали, что другого шанса не будет.

Kendin söylemiştin, başka bir şans daha olmayabilir.

- Вы сами сказали, что другого шанса не будет.

- Başka bir şansım olmayacağını sen söylemiştin.

Другого шанса не будет.

Başka bir fırsatın olmayacak.

Другого шанса не будет, Фрай.

Bu son şansımız, Fry!

Если не справишься, другого шанса не будет.

Şayet başarısız olursa, ikinci bir şansın olmayacak.

Другого шанса не будет.

Bu son şansımız olabilir.

Губернатор, у вас не будет другого такого шанса. Попасть в заголовки самых разных газет.

Sayın Vali, manşetlere çıkmak için daha iyi bir fırsat bulamazdınız.

Другого шанса у вас не будет, адмирал.

Bu fırsatı bir daha bulamayız amiral.

У нас не будет другого шанса.

Böyle bir fırsat bir daha elimize geçmez.

У меня не будет другого шанса позвонить.

Tekrar ne zaman arayabilirim bilmiyorum.

И мне кажется, очень скоро у нас уже никогда не будет другого шанса.

Ve galiba buna bir daha fırsatımız olmayacak.

У нас не будет другого шанса.

Başka bir şansımız olmayacak.

Другого шанса у вас не будет, господин полковник.

Sadece bu fırsatınız olacak, Sayın Albay.

Другого шанса не будет.

Başka şansın olmayabilir.

Дорогая мамочка, не сердись на меня но я считаю, что другого такого шанса в моей жизни просто не будет.

Canım annem, bana kızma. Ama bu benim hayatımın şansı. Friedrich'in.

Я... У меня не будет другого шанса сделать этого.

Bu yapacağım anlamına gelmiyor.

Другого шанса не будет.

Bu son şansın.

У меня не будет другого шанса.

Riske giremem.

У него не будет другого шанса убить Мэри Келли.

Başka bir Mary Kelly'i öldürme şansı yok.

У тебя не будет другого шанса.

Bir daha böyle bir şansı elde edemeyeceksin.

У нас не будет другого шанса.

İkinci bir şansımız olmayacak.

Другого шанса у тебя не будет.

Anlaşma bir süre için geçerli.

Другого шанса долго не будет.

Bir süreligine bu son sansiniz olacak.

У нас не будет другого такого шанса в течении семи месяцев.

7 aydır bu fırsat için bekliyoruz.

Потому что, если ты промедлишь, у тебя возможно не будет другого шанса.

"Çünkü beklerseniz başka şansınız kalmayabilir."

Другого шанса у нас не будет.

Başka bir şansımız olmayacak.

Говорю тебе, сейчас у тебя нет другого выхода. Второго шанса не будет.

İkinci bir şansın olmayacak.

Другого шанса у тебя не будет.

Yoksa bu şansı bir daha vermem.

Я, пожалуй, начну делать всё так, словно у меня не будет другого шанса.

- Bir daha hiç fırsatım olmayacakmış gibi bazı şeyleri yapmaya başlamayı düşünüyorum.

Отставить. У нас не будет другого шанса спасти этот вид.

Olumsuz, onları kurtarmak için tek şansımız bu.

Другого такого шанса не будет.

Bu hayatlarının fırsatı.

Другого шанса никогда не будет!

Benim bir daha böyle bir şansım olamaz, Hiçbir zaman!

И если мы ничего не найдём до нашего ухода, у нас не будет другого шанса.

Eğer buradan ayrılmadan bir şey bulamazsak, Başka bir şansımız olmayacak.

У меня не будет другого шанса.

Bir şansım daha olmaz.

Типа того. Я объяснила, что, возможно, у него не будет другого шанса попрощаться.

Ona bunun veda etmesi için belki de tek şansı... olduğunu anlattım.

Неужели для него не будет другого шанса?

Ama bir şans daha hak etmiyor mu?

У тебя никогда не будет другого шанса одолеть его.

Onu öldürmek için başka bir şansın da olmayacak.

Другого шанса у меня не будет.

Benim başka şansım olmaz.

У тебя не будет другого шанса.

Senin başka şansın olmaz.

Если я не сделаю этого сейчас, то у меня никогда не будет другого шанса.

Eğer şimdi yapmazsam, bir daha asla fırsat bulamam.