Bana bunu yapamazsınız tradutor Inglês
125 parallel translation
Bana bunu yapamazsınız.
You can't do that to me, sir! Not to you, Dax.
Bana bunu yapamazsınız.
You can't do this to me.
Hayır, bana bunu yapamazsınız.
No, you're not running off now!
Bana bunu yapamazsınız!
You can't keep him tied up like that!
Bana bunu yapamazsınız.
You can't do this to me!
- Bana bunu yapamazsınız!
You can't do this to me!
Bana bunu yapamazsınız. Bana bunu yapamazsınız.
Do as I say!
Bana bunu yapamazsınız.
You can't do it to me. Fucking little guy.
Bana bunu yapamazsınız!
YOU CAN'''T DO THIS TO ME!
Hey, çocuklar, bana bunu yapamazsınız.
Hey, you guys, you can't do this to me.
Bana bunu yapamazsınız!
You can't do this to me.
Bana bunu yapamazsınız.
You can't do this.
Bana bunu yapamazsınız!
You can't do this to me!
Bana bunu yapamazsınız!
You cannot do this to me!
Bana bunu yapamazsınız.
You can't do this to me. I'm a legend.
Bana bunu yapamazsınız sizi küçük pislikler!
You can't do this to me, you little fucks!
Bana bunu yapamazsınız.
Hey, you can't do this to me.
Bana bunu yapamazsınız.
You can't harass a US citizen.
- Bana bunu yapamazsınız.
- Can't do this to me.
Bakın, bana bunu yapamazsınız.
Look, you can't do this to me.
Bana bunu yapamazsınız.
You cannot make me do this.
Bana bunu yapamazsınız!
You guys can't do that!
Bana bunu yapamazsınız
Let's see if this fixes him.
Bana bunu yapamazsınız.
You've made your point!
Bunu bana yapamazsınız.
You can't do that to me.
Bunu bana yapamazsınız!
Listen here, my little sugar plum, y'all can't do this to me.
Mr. Lane, bunu bana yapamazsınız.
Mr. Lane, you cannot do this to me.
Bunu bana yapamazsınız.
You can't do this to me.
- Bunu yapamazsınız Bayan Ridgefield. Lütfen onu bana verin.
- Please let me take him, Mrs Ridgefield.
Napıyosunuz? Bunu bana yapamazsınız.
What are you doing, men?
Bunu bana yapamazsınız!
You can't do this to me!
Hey, bunu bana yapamazsınız.
Hey! Hey, you guys can't do this!
Bunu bana yapamazsınız. Hiç adil değil.
You can't do this to me. lt's not fair.
Bunu bana yapamazsınız, müdür bey!
You can't do that to me, warden!
Bunu bana yapamazsınız!
You can't do this to me.
Hayır! Bunu bana yapamazsınız!
No, you can't do this to me!
Bunu... bunu bana yapamazsınız.
You... you can't do this.
- Bunu bana yine yapamazsınız!
- You can't do this again to me!
Scully... birbirimizi sevmiyoruz ama bana bunu yapamazsın. O kadar yakınız ki.
Tom Scully, there's no great love between us, but don't do this.
Hayır. Bunu bana yapamazsınız.
No, no, you can't do this to me.
Bunu bana yapamazsınız!
Max : You can't do this to me!
Bunu bana yapamazsınız!
You can't do this!
15 dakikadır bekliyorum, bunu bana yapamazsınız çünkü ben ünlü biriyim.Marty Sheen'im.
I have been on hold for 50 minutes. You cannot do that to me, because I'm... I'm...
Bunu bana, servise yapamazsınız.
You can't do that to the Service or to me.
- Bunu bana yapamazsınız.
You can't do this.
Bunu yapamazsınız. Bana ihtiyacınız var.
I'm juggling active protocols.
Bunu bana yapamazsınız. Babam Savunma Bakanı.
My father is the secretary of defense.
Oh hayır, bunu bana yapamazsınız.
Oh no, you can't do this to me.
Verin! Bunu bana yapamazsınız, ben - -
You can't do that to me, I -
Bunu bana yapamazsınız.
No. You can't do this to me.
Bunu bana yapamazsınız.
You cannot do this to me.
bana bunu yapma 64
bana bunu verdi 18
bana bunu yapamazsın 37
bana bunu söyleme 18
bunu yapamazsınız 201
yapamazsınız 119
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana bunu verdi 18
bana bunu yapamazsın 37
bana bunu söyleme 18
bunu yapamazsınız 201
yapamazsınız 119
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana öyle bakma 161
bana bak 1395
bana yalan söyledin 158
bana gel 139
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana öyle bakma 161
bana bak 1395
bana yalan söyledin 158
bana gel 139
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38