Bir deneyelim bakalım tradutor Inglês
111 parallel translation
"Bir deneyelim bakalım."
"I'll give it a try."
Bir deneyelim bakalım.
We'll give it a try.
Bir deneyelim bakalım.
Let's see what's going on there.
Haydi bir deneyelim bakalım.
Right, let's try then.
Bir deneyelim bakalım.
We're gonna give it a try.
- Evet, bir deneyelim bakalım.
- I can certainly try.
Bunu bir deneyelim bakalım.
Keeps you awake, I daresay?
Eh, bir deneyelim bakalım!
Well, we'll see.
Bir deneyelim bakalım.
Let's give it a try.
- Bir deneyelim bakalım.
- We'll see.
Bir deneyelim bakalım.
Well, let's try it.
- Bir deneyelim bakalım.
- I'll give them a whirl.
Şu limonlu turtayı bir deneyelim bakalım ve de büyük bir bardak yağsız süt, lütfen.
Let's give that key lime pie a day in court and a big glass of non-fat milk, if you please.
Bir deneyelim bakalım.
Let's see.
Bir deneyelim bakalım.
Just give it a try.
- Bir deneyelim bakalım.
- Let me take a stab at it.
Bir deneyelim bakalım.
Well, hell, let's give it a shot.
Bir deneyelim bakalım.
Well, let's put him to the test.
Bir deneyelim bakalım.
Well, let's give it a try.
Bir deneyelim bakalım talihli o mu olacak?
I'm going to check this one out and see if he's the keeper.
"Bir deneyelim bakalım."
Let's have a go. "
Bir deneyelim bakalım.
Let's try one! ( Laughs )
Şu çok önemli insan ilişkileri olayını bir deneyelim bakalım.
That all-important human connection. Thought I'd give it a whirl.
- Pekala. Bir deneyelim bakalım.
- All right. I'll give that a try.
Herneyse, bir deneyelim bakalım.
Well, let's give it a try, anyway.
Tabii, bir deneyelim bakalım.
Sure, I'll give it a shot.
Pekala.. yani.. yapalım.. bir deneyelim bakalım.
All right, I mean... Let's... Yeah, let's give it a shot.
O zaman işi resmiyete dökelim ve bir deneyelim bakalım.
Well, good! Let's draw up some contracts and let's... Let's give it a try.
Eh, bir deneyelim bakalım.
Well, let's give it a try
Bir deneyelim bakalım...
We just try...
Bir deneyelim bakalım.
Let me give it a try.
Bir deneyelim bakalım.
Let's give'er a try.
Bir deneyelim bakalım.
Take it for a test drive.
Bir deneyelim bakalım.
Let me give it a shot.
Birkaç günlüğüne stajyer olarak bir deneyelim bakalım seni.
Let's try you out as an intern for a few days..
Bir daha deneyelim. - Tamam haydi bakalım.
- Let's go.
Bir de elektrikli sandalyeyi deneyelim bakalım. Vay...
NOW, LET'S GIVE THE ELECTRIC CHAIR A LITTLE WHIRL.
Bir de bunu deneyelim bakalım.
Let's give this one a go then, shall we?
Bir deneyelim bakalım nasıl gidecek, olur mu?
Let's wait, see if we can straighten this out...
Ama bir deneyelim bakalım.
But we'll give it a little try.
Bir süre deneyelim, nasıI gidiyor bakalım.
We'll meet again after a grace period and see how it's going.
- Dur bakalım bir şeyler deneyelim.
- Let's try something here.
Biliyorum ama yine de bir deneyelim ve bakalım neler olacak.
Oh, I know. Let's just give it a shot and see what happens.
Evet, bir de bunu deneyelim bakalım.
YEAH, LET'S TRY THAT FOR A CHANGE.
Bir arkadaş tavsiye etti eğer yatmadan önce sıcak duş alırsam rahatlarmışım deneyelim bakalım bunu arkadaşlarına mı anlatacaksın?
A friend recommended it. She told me that if I took a nice hot bath before bed... I could get relaxed, let's see if...
Bir süre deneyelim bakalım nasıl çalışacak.
Let's just try it for a while, see how it works out.
Pekala, bir kere deneyelim bakalım.
Well, I suppose I could give it a try.
sonuçta hikayeyi hissetmek çok zor, bakalım sonrasında ne olmuş, kendimizi karakterlerle aynı ruh halinde hissedemiyoruz, algılarımıza boşverip bir an için senaryoya kendimizi kaptırmayı deneyelim.
and as a result it's hard to be involved in the story, let alone to care what happens next, We Just don't feel engaged with these characters, let alone suspend our disbelief and enter into their world in our imaginations.
Otur bakalım. Bir daha deneyelim.
Sit down and i'll try again
Bir deneyelim dedim, bakalım turta mutluluğunu klor mutluluğu ile karıştırınca ne olacak?
I thought we'd try it - - see what happens when you combine pie happiness with the happiness of chlorine.
Seni bir deneyelim. Başlayalım bakalım.
I'll try you out.
bir deneyelim 58
deneyelim bakalım 20
bakalım 1238
bakalım neler olacak 16
bakalım ne olacak 31
bakalım doğru anlamış mıyım 31
bakalım şimdi 17
bakalım burada ne var 21
bakalım ne varmış 22
bakalım burada ne varmış 41
deneyelim bakalım 20
bakalım 1238
bakalım neler olacak 16
bakalım ne olacak 31
bakalım doğru anlamış mıyım 31
bakalım şimdi 17
bakalım burada ne var 21
bakalım ne varmış 22
bakalım burada ne varmış 41
bakalım anlamış mıyım 16
bakalım neymiş 17
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dilek tut 57
bir dakikaya geliyorum 18
bir dakika sonra 23
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248
bir daha asla 148
bakalım neymiş 17
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dilek tut 57
bir dakikaya geliyorum 18
bir dakika sonra 23
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248
bir daha asla 148
bir dakika bekle 619
bir daha yapma 24
bir dolar 65
bir dakika bekler misiniz 17
bir dakika sürmez 36
bir dakika daha 36
bir dakika bekler misin 40
bir dakika önce 23
bir de bana sor 80
bir dahaki sefere 163
bir daha yapma 24
bir dolar 65
bir dakika bekler misiniz 17
bir dakika sürmez 36
bir dakika daha 36
bir dakika bekler misin 40
bir dakika önce 23
bir de bana sor 80
bir dahaki sefere 163
bir daha olmaz 55
bir daha olmasın 24
bir dakika izin ver 16
bir dost 87
bir daha 442
bir dakika izin verin 27
bir daha bak 16
bir daha olmayacak 147
bir de 274
bir de bu 17
bir daha olmasın 24
bir dakika izin ver 16
bir dost 87
bir daha 442
bir dakika izin verin 27
bir daha bak 16
bir daha olmayacak 147
bir de 274
bir de bu 17