Geri dönmek istemiyorum tradutor Inglês
267 parallel translation
Geri dönmek istemiyorum.
I don't ever wanna go back.
Geri dönmek istemiyorum.
I don't want to get back on the force.
Geri dönmek istemiyorum.
I don't want to go back!
- Hayır, geri dönmek istemiyorum.
- No, I don't want to go back.
Üç boş arabayla geri dönmek istemiyorum.
I just hate to make that trip back with three empty wagons.
Hayır. St. Louis'e geri dönmek istemiyorum.
No, I don't want to go back to St. Louis.
Oh, aslında geri dönmek istemiyorum, benim paraya ihtiyacım var.
Oh, I don't especially want to go back, but I do need money.
Oraya geri dönmek istemiyorum.
I don't want to go back.
Geri dönmek istemiyorum.
I don't want to go back.
Hayır, şu eski otele geri dönmek istemiyorum!
I won't, I don't wanna go back to that ol'hotel!
Geri dönmek istemiyorum, ne dersin, bayan?
I don't got to go back, do I, Missy?
İnsan köyüne geri dönmek istemiyorum.
I don't wanna go back to the man village.
Oraya geri dönmek istemiyorum.
I don't want to go back in there.
Huzurevine geri dönmek istemiyorum.
I don't want to go back to the nursing home.
Ben o trene geri dönmek istemiyorum.
I don't want to go back on that train. What do you say?
- Eve geri dönmek istemiyorum.
- I don't want to go back home.
Geri dönmek istemiyorum ve bir dahada başarımın tadını çıkarmak istemiyorum.
I don't want to go back, and I don't enjoy successes any more.
Geri dönmek istemiyorum. Her şeyden bıktım.
I'm tired of everything.
Geri dönmek istemiyorum!
I don't want to go back.
Asla konuşmadım. Beni suçlayamazsınız! Geri dönmek istemiyorum!
I never spoke, you can't condemn me!
- Fikrini değiştirmeyeceğine emin misin? - Geri dönmek istemiyorum.
- Sure you won't change your mind?
Kuruma geri dönmek istemiyorum.
I don't wanna go back to no institution.
Hastaneye asla geri dönmek istemiyorum doktor.
I don't ever want to go back to the hospital again, doc.
Sana yalvarıyorum, geri dönmek istemiyorum!
Please, I don't want to go back!
Geri dönmek istemiyorum.
I don't wanna go back.
Havası çok güzel hiç geri dönmek istemiyorum.
The climate here is so nice. Don't feel like going back. What happened Madhu?
Geri dönmek istemiyorum. Lütfen.
I don't wanna go back.
Sadece geri dönmek istemiyorum.
I just don't want to go back.
Hastaneye geri dönmek istemiyorum.
I don't want to go back to hospital yet.
John bir realist Geri dönmek istemiyorum.
John's a realist. I don't want to go back.
O hastaneye geri dönmek istemiyorum.
I don't want to go back to that hospital. We'll call the doc.
Bir daha geri dönmek istemiyorum.
I don't wanna go back... ever.
Bunları bırakıp, geri dönmek istemiyorum.
I don't want to go back to the way things were.
... sekiz, dokuz - Hapse geri dönmek istemiyorum.
I don't wanna go back to prison.
O lanet olası solunum aletine geri dönmek istemiyorum. Ya da o lanet diyaliz makinesine.
I don't wanna go back to that fucking fellow here, and that fucking dialysis.
Kendimi de öldüreceğim çünkü sikilmek istemiyorum. Çünkü buraya geri dönmek istemiyorum, anladın mı?
I'll kill myself too,'cause I don't give a fuck,'cause I'm not coming back here, understand?
- Geri dönmek istemiyorum.
- I don't want to go back.
Oraya asla geri dönmek istemiyorum!
I never want to go back there!
Oraya asla geri dönmek istemiyorum!
I never want to go back to that place!
O eski kafalı erkeklerin arasına geri dönmek istemiyorum.
I'm not sure I want to go back into that old boys'network again.
Ben geri dönmek istemiyorum.
I don't want to go back.
Artık dayanamıyorum. Geri dönmek istemiyorum.
I'm not going back after Christmas.
Anne, beşinci sınıfa geri dönmek istemiyorum.
Mom, I don't want to go back to fifth class.
Geri dönmek de istemiyorum.
I don't want to come back.
Meseleyi dayatmak istemiyorum ama bir sorun çıktı ve Columbus'a geri dönmek zorunda kalabilirim.
I dont want to force the issue... but somethings come up that may make it necessary for me go to back to Columbus.
Ben, böyle bir yerde doğdum ve tekrar geri dönmek istemiyorum.
That's why I need you.
Geri dönmek için gitmek istemiyorum saygın bir kadın.
I don't want go back to being a respectable woman.
Pinback'in üniforması bana uymadı, İç çamaşırları ise çok büyük, bu görevde kalmak istemiyorum artık, tek istediğim dünyaya geri dönmek.
Pinback's uniforms do not fit me. The underwear is too loose. I do not belong on this mission and I want to return to Earth.
Bir daha asla oraya dönmek istemiyorum. Günümüze geri dönüyoruz.
YOU'RE 6, 14, 21, 29.
Geri dönmek zorunda kalayım istemiyorum şimdi.
I don't want to have to go back now.
Sıvı durumuma geri dönmek zorundayım ama beni seyredip aval aval bakmanı istemiyorum.
I have to revert back to my liquid state but I don't want you to watch and gawk at me!
geri dönmek istiyorum 28
geri dönmek güzel 22
geri dönmek zorundayım 19
istemiyorum 1125
geri zekalı 308
geri zekâlı 75
geri dön 997
geri istiyorum 22
geri gel 638
geri ver 111
geri dönmek güzel 22
geri dönmek zorundayım 19
istemiyorum 1125
geri zekalı 308
geri zekâlı 75
geri dön 997
geri istiyorum 22
geri gel 638
geri ver 111
geri getir 23
geri çekil 905
geri döndü 106
geri döneceğim 286
geri dur 89
geri gelecek misin 32
geri git 182
geri gelecek 78
geri döndün 87
geri gelmeyecek 30
geri çekil 905
geri döndü 106
geri döneceğim 286
geri dur 89
geri gelecek misin 32
geri git 182
geri gelecek 78
geri döndün 87
geri gelmeyecek 30
geri dönmeyeceğim 51
geri çekilin 1056
geri dönme 24
geri döndüm 161
geri geliyor 54
geri dönüyorum 52
geri döneceksin 37
geri gelin 133
geri dönecek 75
geri döndüğümde 39
geri çekilin 1056
geri dönme 24
geri döndüm 161
geri geliyor 54
geri dönüyorum 52
geri döneceksin 37
geri gelin 133
geri dönecek 75
geri döndüğümde 39