English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ B ] / Ben orada olacağım

Ben orada olacağım tradutor Espanhol

446 parallel translation
Çünkü nerede olursan ol, ben orada olacağım, son saatine kadar, mezartaşının önünde, mezarının üstünde oturacağım! "
Así que dondequiera estés, también estaré yo y en tu ultima hora y, delante de tu lapida, ¡ me sentaré sobre tu tumba
Çünkü nerede olursan ol, ben orada olacağım, son saatine kadar, mezartaşının önünde, mezarının üstünde oturacağım! "
Así que dondequiera estés, también estaré yo y en tu ultima hora y, delante de tu lapida, ¡ me sentaré sobre tu tumba.
- Ben orada olacağım, siz de orada olsanız iyi olur.
- Estaré allí, y tú también.
Ben orada olacağım.
Yo estaré allí.
Ben orada olacağım.
Yo atacaré al león.
Ve sen her ne zaman gelsen ben orada olacağım.
Y siempre que usted levante la mirada, allá estaré yo.
Ben orada olacağım.
Estaré aquí.
Asılırken ben orada olacağım.
Asistiré a su ejecución.
Ben orada olacağım.
Yo estaré ahí.
Ben orada olacağım.
Estaré allí.
Geçtikten sonra... Daha polis ne olduğunu fark edemeden seni Maseru'ya götürmek için ben orada olacağım.
Y, una vez hayas cruzado, yo te llevaré hasta Maseru, antes de que la policía se entere de lo que pasa.
Tamam, ben orada olacağım.
Está bien, allí estaré.
Çünkü nereye gidersen ben de orada olacağım... "
Así que dondequiera que estés, también estaré yo.
İşte ben de orada olacağım dostum, o en küçük adada.
Allí es precisamente donde voy a estar, en la isla más pequeña.
Yepyeni hesaplarla birlikte ben de orada olacağım, Leo.
Allí estaré, Leo. Con un juego de libros nuevo.
Ben birazdan orada olacağım.
Vuelvo enseguida.
- Ben de orada olacağım ekselansları.
- Yo estaré allí.
Eğer becerebilirsen, onları Baynard Şatosu'na getir. * Ben orada, yanımda muhterem pederler ve derin vukuflu piskoposlarla bekliyor olacağım.
Si todo va bien, id a buscarme al castillo de Baynard, donde me hallaréis bien acompañado por reverendos padres y sapientísimos obispos.
Sen koşmaya başla. Altıya kadar saydığında ben de orada olacağım. Hazır mısın?
Tú corres, cuentas hasta seis y el balón estará allí. ¿ Listo?
Ben yine de orada olacağım.
Pero yo estaré ahí para cubrirte.
Ben... orada olacağım.
Y allí estaré.
Ben üç gün sonra Llano'da olacağım, seninle orada görüşürüz.
Estaré en el Llano con la patrulla dentro de tres días. Nos vemos allí.
Orada beyaz giyen tek ben olacağım...
Seré la única que vaya de blanco...
Ve ben de orada seni izliyor olacağım.
Y yo estaré allí viéndote.
- Ben de orada olacağım, küçük ama önemli bir görev.
Estaré allí, no en buen estado, pero estaré.
Yardım etmek için ben de orada olacağım.
Yo también iré para ayudarles.
Ben de orada olacağım.
Yo también estaré allí.
Böyle konuşamayız çünkü ben de orada olacağım.
No hables así. Yo iré también, de testigo.
Ve unutmayın ; nerede benim adıma birkaçınız toplanırsanız ben de orada olacağım.
Y recuerden donde os reunáis en mi nombre ahí estaré.
Benim adıma birkaçınız bir araya geldiğinizde ben de orada olacağım.
Donde os reunáis en mi nombre ahí estaré.
- Ve ben de orada olacağım.
- Y yo estaré allí.
Er ya da geç ayağını bir yere kıstıracak ve ben de orada olacağım.
¡ Tarde o temprano meterá la pata y estaré allí!
Dinle, Çavuş, ben hemen orada olacağım.
Ya voy para allá.
Ben parayla orada olacağım. Sen de lanet olası silahlarla orada olacaksın. Çünkü olmazsan seni arayıp bulurum.
Tu estarás con esas malditas armas... porque si no lo haces... te buscaré, y te encontraré.
Ve ben sürekli orada olacağım.
Y estaré contigo todo el tiempo.
Birileri kıçını ateşe verecek, ben de bunu izlemek için orada olacağım.
Alguien te pegará un tiro, y yo estaré allí para verlo.
Ben de orada olacağım, Jerome. Sensiz ne yapardım bilmiyorum.
- Te acompaño en el perímetro, Jerome.
Sen ve ben, orada olacağımızı bilen tek kişilerken o orada olacağımızı nasıl bildi?
¿ Como podía saber que estaríamos ahí si solo lo sabíamos tú y yo?
Ve işte o gün ben de orada olacağım.
Ese día yo estaré allí.
Ben de orada olacağım.
Yo estaré allí. No sé.
Ve ben de orada olacağım.
Y yo lo recuperaré.
- Orada olacağım. Ben bu bölümü bitirmeliyim. - Tamam.
Ahora voy, quiero acabar este capitulo de acuerdo
Ne diyeyim, ben orada olacağım.
Bueno, les diré algo : yo estaré ahí.
" Onlar tüm olanları anladıklarında. Ben orada sizinle birlikte olacağım,
Es para los niños, despues, cuando ellos puedan entender.
- Ben de orada olacağım.
Voy a estar allí.
Pamela Wells orada olacak, ben de orada olacağım.
Pamela Wells estará allí y yo también.
Ben şimdi yerime geçip oturacağım ve beni arasan orada olacağım tamam mı?
Volveré allá atrás y me sentaré. Allí estaré, justo ahí.
" Ben de orada olacağım.
" Estaré allí.
Ben 1-2 saat içinde orada olacağım.
Volveré al pueblo a eso de las 9 : 00. Entendido.
- Hazır olacağız. - Ben de orada olacağım.
- Estamos listos.
Seneye Nobel ödülleri dağıtılırken... ben de orada olacağım ve herkese bu...
El año que viene, cuando den el Premio Nobel, estaré ahí arriba y les diré...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]