Oradasın tradutor Espanhol
1,089 parallel translation
- Aa, oradasın.
Ah, estás ahí.
Sheeta, oradasın, değil mi? Evet.
¡ ¿ Sheeta, estás ahí?
İşte oradasın canım.
Sigue siendo mi corazón.
Ne kadar zamandır oradasın?
¿ Hace cuanto que estás ahí?
Demek oradasın MacGyver.
Muy bien, MacGyver.
İşte oradasın. Pis hayvan.
Ah, ahí estás, fiera sucia.
Demek oradasın.
Aquí estás, Cronau.
Kaç saattir oradasın?
Hace mucho que estabas ahí?
İşte oradasın.
Ahí estás.
Jeremy, hala oradasın.
¿ Aún estás afuera?
- Demek oradasın.
- Ahí estás.
Ah! İşte oradasın. Bir dakika için onu çalabilir miyim?
Aquí estás. ¿ Puedo robártelo un minuto?
Steve, oradasın.
Steve, ya estás aquí.
İşte oradasın!
¡ Aquí estás!
Biliyorum, oradasın.
Sé que estás ahí.
İşte oradasın!
¡ Aquí es!
İşte oradasın!
¡ Ah, ahí estás!
- Uzun süredir mi oradasın?
¿ Hace mucho que trabajas ahí?
Oradasın.
Deja de llorar.
- Ne zamandır oradasın?
- ¿ Cuánto tiempo llevas ahí?
Oradasın, değil mi?
Estás ahí, ¿ verdad?
Her zaman benden kurtulmaya çalışıyorsun ; ama hep oradasın.
Estás siempre huyendo de mí, pero siempre estás ahí.
Uzun süre, sıkı bir şekilde çalıştınız ve sonunda oradasınız.
[Roosa] Trabajaron largo y duro, finalmente allí están.
Ve ben orada değilsem, siz oradasınız.
Si yo no estoy, estáis vosotros.
Demek oradasınız.
Aquí está.
Ş öyle dersin. " Bana bak çiş, oradasın biliyorum.
Tienes que decir : " Eh, pipí, sé que estás dentro.
Oradasınız zaten.
- ¡ Aquí!
Oradasınız biliyorum!
¡ Yo se que estan, los escucho respirar!
Oradasın ve yalnız olduğunu biliyoruz.
Sabemos que estás allí dentro, y que estás solo.
Oradasın, biliyorum.
Sé que estás ahí.
Oraya gittiğimde onu yarı bilinçsiz bir halde buluyorum ve sen de oradasın!
¡ Y cuando llego allí la encuentro inconsciente y tú con ella!
Birşeyler bulsan iyi olur, çünkü bir çok kişi için oradasın.
Más vale que las encuentres, porque tu deuda es enorme.
- Demek oradasın?
- ¿ Ahí estás?
Biliyorum oradasın seni küçük bok parçası.
Sé que estás ahí, mierdecilla.
Oradasın biliyorum.
Sé que estás ahí detrás.
Ethan, oradasın biliyorum.
Ethan, se que estás ahi.
Oradasın.
Estás ahí.
Sen neden oradasın?
¿ Para que demonios estas allí?
Uzun zamandır oradasın.
Estás ahí mucho tiempo.
Ama hep oradasın diye öyle gözüküyor.
Pero eso es porque estás allá.
Biliyorum hala oradasın.
Sé que aún estás ahí.
Oradasın biliyorum Florence!
¡ Se que estas ahi Florence!
Şu yirmi kişiyi görüyorsun ve işte sen de oradasın.
Ve esos 20 tipos y luego, ¡ lotería!
Oradasın.
Oh, ahí estás.
Ne zamandır oradasın?
¡ Estabas oyéndolo todo!
- Kent, İşte oradasın.
- Kent, aquí estás.
Ama aslında olayın içinde olmak önemli olduğundan oradasındır. Tamam mı?
pero tú estás allí porque estar ya es importante.
İşte oradasın.
Exacto.
Hop, oradasın.
En un desfile.
Ah! İşte oradasın.
Puedes despedirte de hacer carrera como evaluador de arte.
- Sen de oradasın.
Ni siquiera eres del sindcato.
orada 2281
oradaki 168
oradaydım 213
orada mısın 598
oradayım 18
oradaydı 145
oradan 69
orada kimse yok 63
orada dur 223
orada biri var 50
oradaki 168
oradaydım 213
orada mısın 598
oradayım 18
oradaydı 145
oradan 69
orada kimse yok 63
orada dur 223
orada biri var 50
orada ne var 123
oradadır 18
orada olacağım 346
orada neler oluyor 224
orada ne yapıyorsun 161
orada bekleyin 25
orada olurum 25
orada biri mi var 55
orada duruyor 22
orada mı 137
oradadır 18
orada olacağım 346
orada neler oluyor 224
orada ne yapıyorsun 161
orada bekleyin 25
orada olurum 25
orada biri mi var 55
orada duruyor 22
orada mı 137
orada kal 348
oradan uzak dur 20
orada mısınız 104
oradaki kim 37
orada olduğunu biliyorum 100
orada durun 51
oradan çık 18
orada değil 122
orada kalsın 17
oradakiler 66
oradan uzak dur 20
orada mısınız 104
oradaki kim 37
orada olduğunu biliyorum 100
orada durun 51
oradan çık 18
orada değil 122
orada kalsın 17
oradakiler 66