Güzel bir sabah tradutor Francês
323 parallel translation
Ne güzel bir sabah.
Quelle belle matinée!
Güzel bir sabah
Beau temps, n'est-ce pas?
Ne güzel bir sabah bayan Totten.
Belle matinée, Mlle Totten.
- Gayet güzel bir sabah, hiç uğraşamam.
- Il fait trop beau ce matin.
Ne güzel bir sabah değil mi Holmes?
Belle matinée, n'est-ce pas? - Le vent d'est se lève.
Güzel bir sabah gibi.
Il va faire beau.
Güzel sabah, açıkça güzel bir sabah.
Quelle belle matinée.
Çok güzel bir sabah.
C'est une merveilleuse matinée.
Benim için artık güzel bir sabah, Bayan Sloper. Dönmeyeceksiniz diye korkmuştum.
C'est une bonne journée pour moi maintenant, car je craignais que vous ne reveniez pas.
Evet, bunun güzel bir sabah olduğunu biliyorum, ama bu aynı zamanda güzel de bir hayal.
Je sais que c'est un matin magnifique, mais c'était aussi un rêve magnifique.
Evet. Ve ne güzel bir sabah.
Et quel matin!
Böyle güzel bir sabahı yatakta geçirmek istemiyorsunuz değil mi?
Vous n'allez pas rester couchés par ce beau temps?
Ne güzel bir sabah, değil mi?
Quelle matinée ravissante, n'est-ce pas?
Çok güzel bir sabah, değil mi?
Il fait beau ce matin.
Tarlada güzel bir sabah geçirdin mi Vincent?
As-tu passé une bonne matinée dans les champs?
- Güzel bir sabah mı efendim?
- Vous passez une matinée agréable?
Sabah, ne kadar güzel bir sabah.
Matin, mon beau matin
Ne güzel bir sabah.
Quelle matinée splendide!
- Ne güzel bir sabah.
- Belle matinée.
Ne güzel bir sabah, değil mi?
C'est une superbe matinée.
Sakın "Çok güzel bir sabah" deme yoksa seni vururum.
Si tu me dis que c'est une matinée agréable, je te tue.
Çok güzel bir sabah değil mi Patron?
C'est une belle matinée, pas vrai, patron?
Çok güzel bir sabah ve eminim Drago Amca buna hayır demez.
C'est une belle soirée, et je suis sûre qu'oncle Drago sera ravi de conduire.
Şöyle güzel bir sabah kahvesi.
Le petit café du matin.
- Ne güzel bir sabah değil mi?
- Merveilleuse journée!
"En azından güzel bir sabah için..."
O ma Reine, le palais est terminé.
Yolculuğa çıkmak için güzel bir sabah, yüzbaşı.
Beau temps pour une sortie!
Güzel bir sabah.
Belle matinée.
Çok güzel bir sabah.
Quel matin fantastique!
Sabahın bu saatinde bile bu kadar güzel görünen bir kadın yoktur.
Une fille qui peut être aussi belle si tôt le matin...
Ama yarın sabah, gece güzel bir uyku çektikten sonra fabrikadaki işine bıraktığın yerden devam etmeye hazır olacaksın.
Mais demain matin, après une bonne nuit de sommeil, tu seras prêt à reprendre ta place à l'usine.
Otelden bu sabah 11'de... genç ve güzel bir kız gibi ayrıldım.
J'ai quitté l'hôtel à 11 h, toute pimpante et regardez-moi!
Ne güzel bir sabah, değil mi?
Belle matinée, n'est-ce pas?
Bir sabah uyandığında, kapıcının kızının çok güzel gözleri olduğunu farkedeceksin. İyi olacaksın.
Un matin, tu te réveilles, tu vois que la fille de ta concierge a des yeux magnifiques!
Güzel bir sabah, değil mi?
Quelle belle journée, n ´ est-ce pas?
Sabah uyandïgïmda bugün güzel bir sey olacagïnï biliyordum.
Quand je me suis réveillée, ce matin... je sentais qu'un heureux événement se produirait.
Güzel bir son olur ve bu sabah başlattığımız şeyi de bitiririz.
Ce sera un bon dénouement, après notre faux départ. Il n'en est pas question.
Daha güzel bir görüntü tanımıyorum sabahın erken saatlerinde Pearl'ün açık mavi gözlerinden.
Je connais rien de plus beau que les yeux bleus clairs de Pearl le matin.
Ya çok kötü sarhoş oldum başım sabah çok ağrıyacak yarın sabah seni ararım, birlikte meydanı bir güzel turlarız.
J'aurai toute une tête, demain. Je vous appellerai le matin, on fera le tour de la place ensemble.
Rüyamda, bu sabah güzel bir kahve içtiğimi görüyordum.
Je rêvais que ce matin, j'aurais du vrai café.
Bir pazar sabahı görüyorum güzel, huzur dolu bir kilisede.
Je vois une paisible petite église, un dimanche matin.
Sonbaharda çok güzel bir pazar sabahıydı.
Il faisait très beau, ce dimanche matin de printemps.
Evet, çok güzel olmalı her sabah birlikte ata bineceğin öyle iki oğlun olması. Sonra öyle bir kadının her gece.
Oui, ça me plairait... de sortir à cheval avec deux fils... d'avoir une femme comme elle, chaque nuit... tout contre moi.
Maria, bu sabah senden güzel bir temizlik yapmanı istiyorum.
Maria, je veux un ménage impeccable.
Çok güzel bir akşam ve geceydi, ve sabah tabii.
J'ai passè une soirèe, une nuit et un lever du soleil merveilleux.
Güzel bir sabah, Davy Crockett.
C'est une belle journée, Davy Crockett.
Mesela bu sabah Kurfuerstendamm'daki güzel dükkanın önünden geçiyordum. Vitrinde beyaz, ipek bir elbise vardı. Her yerinde polka noktalar ve ona uyan bir şapka.
Ce matin, par exemple... je suis passé devant cette élégante boutique... et j'ai vu une jolie robe... blanche à pois avec chapeau assorti.
Sabah uyandığında "Çok güzel bir gün olacak." dedi.
Ce matin, il s'est levé et il a dit : "Ça va être une journée magnifique."
Böyle güzel bir günün sabahında seni görmek güzel.
Ravi de te voir par un si beau matin.
Bu sabah uyandığımda, dün geceki kadar güzel ve tatlı bir kız olabilir mi diye düşündüm.
Je me suis réveillé en me demandant si vous seriez aussi jolie qu'hier.
Şimdi, bu güzel sabahı kışkırtıcı, hıçkırtıcı, sallayıcı, kollayıcı, uyandırıcı bir müzik ile selamlayalım! Arkadaşımdan küçük bir yardım alayım!
Commencons la matinee en beaute avec de la musique bim, bang, boom, et tout ca avec l'aide de mon ami.
güzel bir gün 178
güzel bir kadın 48
güzel bir kız 49
güzel bir gün olacak 16
güzel bir akşam 18
güzel bir gece 42
güzel bir ev 38
güzel bir gün değil mi 24
güzel bir yer 66
güzel bir şey 40
güzel bir kadın 48
güzel bir kız 49
güzel bir gün olacak 16
güzel bir akşam 18
güzel bir gece 42
güzel bir ev 38
güzel bir gün değil mi 24
güzel bir yer 66
güzel bir şey 40
güzel bir isim 64
güzel bir fikir 28
güzel bir soru 43
güzel bir parça 20
bir sabah 32
sabah 162
sabaha 19
sabah 6 54
sabah 5 44
sabah 4 42
güzel bir fikir 28
güzel bir soru 43
güzel bir parça 20
bir sabah 32
sabah 162
sabaha 19
sabah 6 54
sabah 5 44
sabah 4 42
sabah 9 27
sabahleyin 42
sabah oldu 62
sabah 8 42
sabah görüşürüz 127
sabah 10 40
sabahları 23
sabah 11 17
sabah 3 24
sabah 7 50
sabahleyin 42
sabah oldu 62
sabah 8 42
sabah görüşürüz 127
sabah 10 40
sabahları 23
sabah 11 17
sabah 3 24
sabah 7 50
sabah mı 28
sabaha görüşürüz 62
sabahın 4 22
sabahın 3 17
sabahın 5 20
sabah ilk iş 20
sabahın 2 27
sabah olmuş 17
sabaha görüşürüz 62
sabahın 4 22
sabahın 3 17
sabahın 5 20
sabah ilk iş 20
sabahın 2 27
sabah olmuş 17