English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ S ] / Sabahın 3

Sabahın 3 tradutor Francês

466 parallel translation
Saat sabahın 3'ü. Otel için Roma'ya gitmek zorundayız.
Avant qu'on soit à Rome et à l'hôtel...
Sabahın 3.00'ünde ne satıyor olabilir?
Que pourrait-il vendre à 3 heures du matin?
Gece yattığımda saat sabahın 3.00'üydü. Bak, ben bomba gibiyim.
Je ne me suis pas couché avant 3 h.
Griselle sabahın 3'ünde ormanda ne yapıyormuş?
Que faisait Griselle dans les bois à trois heures du matin?
Saat sabahın 3'ü.
Ça veut dire 3 heures du matin.
- Hatırladınız mı? De Sica'nın sesini taklit edip, sabahın 3'ünde beni aradın.
Excusez-moi pour l'autre soir, mais vous téléphonez à 3 h avec la voix de De Sica!
Tanrı aşkına Higgins, saat sabahın 3'ü oldu.
Mon Dieu, il est prés de 3 heures du matin.
Çık... Çık dışarı! - Tanrım saat sabahın 3'ü.
Il est 3 heures du matin.
Tanrım, saat sabahın 3 : 30'u.
II est 3h30 du matin.
Saat sabahın 3'ü!
Pour ces notes, ça peut attendre demain?
Komiser, saat sabahın 3 : 00'ü
Il est 3 heures du matin.
Beni uyandırdı. Sabahın 3 : 00'üydü.
Ça m'a réveillé à 3h du matin.
Evin hizmetkarı, Paulette Michel Sabahın 3'ünde bahçede ne yapıyorlardı?
Qu'est-ce qu'ils faisaient dans le jardin à trois heures du matin?
Beni sabahın 3'ünde sokaklarda yalnız bırakamazsın? - Tüm olanlardan sonra!
Vous n'allez pas me laisser rentrer seul dans les rues désertes?
İşin komik tarafı, sabahın 3'ünde seni New York'tan arayıp düştüğüm kuyudan beni çıkarmanı isteyeceğim.
Le plus drôle, c'est que je vous appellerai sûrement à 3 h du matin à New York pour m'empêcher de tomber au fond du trou.
3. Bölüm, hazırlanan sahte banknotları sabah desteler haline getirecek ve üzerlerine Overseas Bankası'nın pullarını yapıştıracaksınız.
La section 3 préparera des liasses de fausse monnaie portant le tampon de la Banque d'Outremer.
Sabahın üçünde şehre gidildiği nerede duyulmuş?
Mais on ne peut pas arriver à 3 h du matin.
Bir yıl önce geçen ay sabah saat 3'te... Freidank ve ben iki eski tabancayla... Konstanz'da gestapoların elebaşısının evini bastık.
Il y a un peu plus d'un an, à 3 h du matin, freidank et moi-même, armés de vieux pistolets, avons pénétré dans la maison d'un chef de la gestapo.
Sabahın üçünde, kasvetli bir kulüptesin... kendin ve gruptaki çocuklar için şarkı söylüyorsun.
Il est 3 h du matin dans un petit club, vous chantez pour vous-même et pour les musiciens.
Sabahın üçüne, dördüne dek sokaklarda dolaşmaya başladım.
Je marchais dans les rues jusqu'à 3 ou 4 heures du matin.
Carnatic'ten yarın sabah için Yokohama'ya üç kamara.
3 cabines sur le Carnatic, destination Yokohama.
Ama sabah oldu. Saat sabahın tam 3 : 00'ü.
Sachez qu'il est trois heures du matin.
Yarın sabah 3 : 00'da mahkeme toplansın.
Elle siégera demain à 15 h.
- Saat sabahın üçünde mi?
J'ai essayé, oui. A 3 h du matin?
Sabahın üçünde lisenin atletizm sahasında ne işin vardı?
Que faisais-tu au stade à 3 h du matin?
Sabah 3'te yola çıkarız. Böylece şafakta dağın tepesine ulaşırız.
En partant à 3 h... nous serons à l'aube au sommet de la montagne.
Sabahın üç buçuğunda bu ne biçim bir selamlama? Üçe çeyrek var.
C'est comme ça qu'on salue à 3 h 30 du matin?
Saat sabahın üçü.
Il est 3 h. Du matin.
Ayın etrafında döndüğünden emin olmak için sabah üçte geldim.
Cette nuit, je suis venu à 3 h pour voir s'il orbitait autour de la lune.
Sabahın üçüne ya da dördüne kadar buradayız nasılsa.
On va être là jusqu'á 3-4 h du matin.
Amerika Birleşik Devleri Başkanı olarak tüm dünya halklarına Doğu Standart Saati sabah 03 : 00 itibariyle bu ulusun ve bu ulusla birlikte tüm özgür dünyanın savunmasının bir makinenin sorumluluğuna geçtiğini ilan ediyorum.
En tant que Président des USA, je puis annoncer au monde entier qu'à 3 h GMT, la défense de ce pays, et au-delà celle du monde libre, a été confiée à une machine.
Hayır. Genelde sabahın üçünden önce yatağa girmem.
Je me couche rarement avant 3 heures.
- Hem de sabahın üçünde.
- Et à 3 heures du matin.
Lowell, eğer devam edersen, yarın sabah... 302'de Satürn halkalarının kuzeydoğu dairesine çarpacağını düşünüyoruz.
Lowell, si vous continuez comme ça, vous allez heurter le quadrant nord-est des anneaux de Saturne demain à 3 h 02.
Çok güzel ama sabahın üçünde kim opera dinler.
C'est tres beau mais comment veux-tu apprécier un opéra a 3 heures du matin?
şu Bay Lessing bu sabah 3,000 $'ın üzerinde bir çekle büromda olacaktı. Şunu dinle, Komiser?
M. Lessing devait venir me voir au bureau ce matin avec un chèque de plus de 3000 dollars.
Sabahın üçünde kedi, ona özel yiyecek almam için beni kaldırıyor.
Me réveiller à 3 h pour sa pâtée... Et j'y vais. Je dois être taré.
Herkes, bu sabah başlayan 3. Dünya Savaşı'nı konuşuyor.
Tout le monde parle aujourd'hui de la 3e Guerre mondiale qui a éclaté ce matin.
Sabahın üçünde "sadece Vicky" için acil bir durum olsa iyi olur.
J'espère que c'est une urgence, cette "Vicky, c'est tout" à 3 h du matin.
Saat gecenin 3'ü ve yarın sabah kızım - Aman Tanrım, çıplaksın!
Il est trois heures du matin et ma fille... vous êtes nu!
Sabahın 2 : 00'sinde, 3 : 00'ünde, onu ışıklar açık kas kitapları okurken bulurdum.
Je me rappelle, à 2 ou 3 heures du matin, je trouvais sa lampe allumée, il lisait les livres de musculation.
Yani siz beni sabahın saat üçünde Doktor Josef Mengele'nin
Comment? Vous osez me réveiller à 3 h du matin pour me dire que Mengele est au Paraguay?
Saat sabahın üçü siktiğim.
Il est 3 heures du matin, espèce d'enfoiré.
Sizi ancak sabahın üçünde alırlar. Pistte oturursunuz, çünkü beklenmedik sorunlar çıkmıştır. Paris'te sürekli bir hava trafik kontrol grevi gibi.
alors vous serez pas à bord avant 3 h du mat', mais on poireaute 4 h de plus suite à un "incident imprévu", la grève permanente des aiguilleurs du ciel à Paris... et enfin on se pose à Malaga pour faire la queue aux W.C.,
Bu sabah 3 ila 4 arası büyüklükte bir deprem olacağını bildirdiniz.
Vous aviez prévu un séisme ce matin de 3 à 4 sur l'échelle de Richter.
Ben, saat sabahın üçü.
Ben, il est 3 heures.
- Boşuna yalan söyleme. - Sabahın üçünde evime ne söylemek için geliyorsunuz?
- Qu'est-ce qui se passe a 3 heures!
Kapılar bu sabah buradaydı 3.000 tümene anlaştık ve mühendisten 500 almam lazım iyi sonuç vermedi... iptal etmedim. sakladım.
Je n'aurai que 500 de l'atelier. Il exagère. J'exagère pas :
Her sabah saat üç nöbetinde olacaksın
Tu feras la garde des 3 heures tous les matins.
Saat sabahın üçü.
Il est 3 heures du matin.
Saat sabahın üçü, namusunu korumak için bir nebze olsun uğraşmasa da geceleyin siperde dolaşırken dikkatli olması gerekiyor.
À 3 h du matin, c'est imprudent de traîner avec juste un poudrier pour protéger son honneur.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]