Bizimle birlikte tradutor Português
1,105 parallel translation
Bizimle birlikte nereye geliyorlar? Burada araya girmem lazım.
- Tinha planos para o fim-de-semana!
Bugün bizimle birlikte olmak için zaman ayırmanız bizi çok sevindirdi.
Agradecemos o incómodo de estarem hoje connosco.
O da bizimle birlikte gidebilir mi?
Ele pode ir embora com a gente?
Ve hastalandığımızda bizimle birlikte oturmanı hatırlıyorum.
Ficavas connosco quando estávamos constipados e infelizes.
Red, bizimle birlikte dehşet içinde olacaksın.
Red, vais ficar connosco na pocilga.
Papağanlar beyaz, kırmızı ve her renk olabilirler. Neden babam bizimle birlikte yürümüyor?
As catatuas são brancas, vermelhas, e podem ter todo tipo de cores.
Bizimle birlikte çalışacak yeni, güçlü insanlar bulmamız gerek.
Temos de encontrar gente forte que queira trabalhar connosco.
Eğer bekçiye bizimle birlikte olduğunu söylemeseydim, şu anda, tek tekerlekli bisiklete binip, balık için alkış tutuyor olurdun!
Ele parece quase ter vergonha disso. Digo-te uma coisa : Se algum dia eu ficar assim, dá-me um tiro.
Hadi Bay Tremont, neden siz de bizimle birlikte gelip içeride oturmuyorsunuz?
Sr. Tremont, por que não passa e está conosco?
Belki annem de bizimle birlikte gelir.
Possivelmente mamãe venha conosco.
Bay Sutherland artık bizimle birlikte değil.
O Sr. Sutherland já não está entre nós.
Çok sıskasın. Zayıf çocuk istemem. - Bizimle birlikte mi kalıyorsun?
Tens de engordar, não quero um filho magrinho.
Bizimle birlikte gelmeyeceğini söyledi. Yoksa hayranları sinemanın önünde bizi rahatsız ederlermiş.
Ele disse que não viria conosco porque seus fãs nos incomodariam no cinema.
Akıl hocam ve çok sevgili dostum, Dr. Dalen'ın gemiye gelmesini dört gözle bekliyorum. Kendisi, bizimle birlikte Kenda II kadar gelecek.
Vou recepcionar o meu mentor e querido amigo, o Dr. Dalen Quaice, o qual levaremos a seu planeta, Kenda II.
Vahşi Gorilleri Cennete almamalarını anlarım Fakat zeki olup bizimle birlikte yaşayanlara Paten yapıp sigara içenlere ne olacak?
Eu percebo que não deixem entrar os macacos grandes e selvagens, mas e aqueles muito espertos que vivem entre nós, que andam de skate e fumam cigarros?
Ayrıca ruhu hala bizimle birlikte.
Mas o seu espírito acompanha-nos.
Evet. Senin, bizimle birlikte olduğunu ve burada kalacağını bilmiyor.
Ele não faz ideia que estás connosco.
O bizimle birlikte içeride!
Está aqui dentro conosco!
Bizimle birlikte.
É dos nossos.
Benim babam artık bizimle birlikte oturmuyor.
Meu pai não vive connosco.
Uyuyor, üst katta bizimle birlikte.
- A dormir lá em cima connosco.
Ve suç her zaman bizimle birlikte.
E foi o crime que nos juntou.
- Bizimle birlikte dönüyor efendim.
- Está virando conosco, senhor.
Sulaco'da mı, yoksa EEV'de bizimle birlikte mi geldi?
Está no Sulaco ou veio connosco no salva-vidas?
Gemide bir şey var bizimle birlikte diye düşünüyorlar.
Crê que algo ou alguém está a bordo do navio connosco.
Bizimle birlikte olmanıza sevindik yarbay.
É um prazer tê-lo connosco, Coronel.
Öyleyse bizimle birlikte savaşmaları için Henry ve adamlarını getirelim.
Vamos buscar Henry o Vermelho e os seus homens para lutar connosco.
Bay Data tekrar bizimle birlikte, hem kafası hem de bedeniyle, ve Samuel Clemens de karşılaşmamızdan sonra... yazması gereken kitapları yazacak.
O sr. Data foi devolvido à nós, cabeça e tudo, e Samuel Clemens escreverá os livros que ele teria escrito depois de nosso encontro.
Bay Anello. Bizimle birlikte aşağı gelin.
Sr. Anello, venha lá baixo.
- Sonny. Bizimle birlikte.
Vamos, ele está connosco.
Bizimle birlikte olmak istemedi.
Deixou de passar tempo connosco.
O Apaçi bizimle birlikte.
Esse Apache está connosco.
Yosin burada, dağda bizimle birlikte değil.
Yosin não está connosco na montanha.
Bizimle birlikte olmanızdan çok mutlu olurum, efendim.
Ficarei muito feliz se nos acompanhar, sir.
Bizimle birlikte diğer çocukların yapmadığı şeyler yaptın.
Fazias coisas connosco que nenhum outro miúdo pôde fazer.
Bizimle birlikte gelmemenizin altında yatan bir sır mı var yoksa beyler?
Que segredo vos reteve aqui, para não entrardes na casa de Leonato?
Çünkü, fazla bizimle birlikte değildi.
Bem, principalmente porque ele não ficava muito por aqui.
Bizimle birlikte dönün.
Volte connosco imediatamente.
Onun mürettebatı iki gündür bizimle birlikte.
A tripulação dele já está connosco há dois dias.
Bu istasyonda bizimle yaşamış olan Bajorlular,... aylarca bizimle birlikte çalışmış olanlar,
Os bajorianos que vivem connosco nesta estação, que trabalham connosco há meses,
... solucan deliğini korumaya yardım etmiş olanlar,... Gama Çeyreğini keşfetmek için bize katılmış olanlar,... bizimle birlikte Bajorun geleceğini inşa etmeye başlamış olanlar,... tüm bu Bajorlular bizim ne düşman ne de şeytan olmadığımızı biliyorlar.
que nos ajudaram a mover esta estação para proteger a fenda espacial, que se juntaram a nós para explorar o Quadrante Gama, que começaram a construir o futuro de Bajor connosco, estas pessoas sabem que não somos nem o inimigo, nem o diabo!
O şimdi burada, Yeraltı Dünyası'nda, bizimle birlikte.
Ela está aqui agora, no Mundo dos Mortos, connosco.
Evde bizimle birlikte olması gerek.
Devia estar aqui em casa, connosco.
Peki burada bizimle birlikte olmak hoşuna gidebilir mi?
Achas que podias gostar de vir viver connosco?
Lelaina Pierce bizimle birlikte. " diyecek.
" a documentarista Lelaina Pierce, vencedora do Prémio Pullitzer.
Bizimle birlikte'Krallık'ta biraz daha zaman geçirmek isterseniz kötülüğe, iyilikle karşı koymaya hazır olun.
Se querem voltar a ver-nos no Reino preparem-se para aceitar tanto o Bem, como o Mal.
Şey, bizimle birlikte zamanlar çok eskidendi sevgili dostum.
Há bastantes anos morreu ele, o querido.
Sizden istediğimiz tek şey, bizimle birlikte Ortakyaşam Komisyonuna gelmeniz ve Doktor Renhol ile görüşmeniz.
Só estamos a pedir que venha connosco à Comissão de Simbiose e fale com a Dra. Renhol.
Bir gün bizimle birlikte gelirmisin?
Vais lá um dia comigo, ok? Claro, claro. O que é que vão tomar?
Aslına bakarsanız bu hafta sonu annenle birlikte yeni bir eve bakacağız ve sen de bizimle geliyorsun.
- Vão, pois. Na verdade... este fim de semana vamos procurar um casa nova, e tu vens connosco.
Lui Yat Siu buradan bizimle birlikte ayrılmak istiyor, çünkü Canton yaşanacak yer değil.
Nunca nos irá deixar em paz.
birlikte 205
birlikte gidelim 41
birlikte mi 29
birlikteyiz 34
birlikte olacağız 18
birlikte büyüdük 17
birlikte gideceğiz 22
birlikte kalın 17
birlikte çalışıyoruz 20
bizim 255
birlikte gidelim 41
birlikte mi 29
birlikteyiz 34
birlikte olacağız 18
birlikte büyüdük 17
birlikte gideceğiz 22
birlikte kalın 17
birlikte çalışıyoruz 20
bizim 255
bizim evimiz 18
bizimkiler 34
bizimle 42
bizimle kal 47
bizimki 17
bizim gibi 50
bizim değil 34
bizimle misin 23
bizim de 22
bizimle mi 20
bizimkiler 34
bizimle 42
bizimle kal 47
bizimki 17
bizim gibi 50
bizim değil 34
bizimle misin 23
bizim de 22
bizimle mi 20