English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ O ] / Onu öldürmek istedim

Onu öldürmek istedim tradutor Português

87 parallel translation
Onu öldürmek istedim ve öldürdüm.
Eu queria matá-los, e fiz-o.
Onu öldürmek istedim.
Até desejei a sua morte.
Onu öldürmek istedim.
Eu queria matá-lo.
İstedim, onu öldürmek istedim,... ve sen artık beni bu işin dışında tutamazsın.
Eu queria. Queria matar. A partir de agora, não me podes manter afastado.
- Onu öldürmek istedim.
- Queria matá-lo.
Evet, onu öldürmek istedim.
Sim, queria matá-lo.
Onu öldürmek istedim.
Tenho vontade de o matar.
Sonra bir barbar kaldı... önce onu öldürmek istedim.
E houve um selvagem, que primeiro eu quis matá-lo.
Onu öldürmek istedim.
Queria matá-la.
Önceleri onu öldürmek istedim. Eğer bir şeylerin değişeceğini bilseydim kesinlikle öldürürdüm.
Primeiro queria matá-lo... e teria-o feito se isso mudasse alguma coisa.
Onu öldürmek istedim, ama kendimin değil, Tang Ailesi'nin çıkarı içindi.
Não o queria matar por mim, mas pela família Tang!
Onu öldürmek istedim.
Quis matá-lo.
Bir noktada, bana sırtını döndü ve itiraf etmeliyim bir anlığına onu öldürmek istedim.
Até virou as costas e tenho de admitir que foi um alvo muito tentador.
Onu öldürmek istedim.
Queria matá-lo.
Onu öldürmek istedim.
Queria matá-lo. Tinha um motivo.
- Ben de onu öldürmek istedim.
- E eu quis matá-lo.
Öfkeye kapıIdım, onu yakaladım ve bir an için onu öldürmek istedim.
Fiquei tão furioso que o agarrei e, por instantes, quis... Quis matá-lo.
Onu öldürmek istedim Helen.
Queria matá-lo, Helen.
Sana yaptığından ötürü onu öldürmek istedim.
Queria matá-lo pelo que ele te fez.
Sadece bir kazaydı. Onu öldürmek istedim, evet. Ama gerçekten değil.
Foi só um acidente, eu já o quis matar... mas não na realidade.
Onca yıl onu öldürmek istedim.
Todos estes anos desejei matá-lo.
Onu öldürmek istedim..
Eu queria matá-lo.
Onu öldürmek istedim.
Queria matá-ia.
Her gün onu öldürmek istedim.
Eu queria matá-lo a cada dia.
Bunu öğrendiğim zaman, doğal olarak onu öldürmek istedim.
Quando descobri, obviamente, fiquei irritado.
- Onu öldürmek istedim, baba.
Quis matá-lo, pai.
Onu öldürmek istedim, ama sonra öldüremedim çünkü bana bir sürü konuda yardımcı oldu. Ve gerçekten bir sürü konu vardı, ve o da bana yardımcı oldu.
Eu queira dar cabo dela, mas não consegui dar cabo dela porque ela ajudou-me muito e foi mesmo muito.
Onu öldürmek istedim.
Eu quis matá-lo.
Ölmüş olmasını, istedim. Onu öldürmek istedim.
Pensar nos anos que eu... passei no gulag, perguntando-me se tu ainda estarias vivo... esperando.
Onu öldürmek istedim, anne.
Mãe, eu queria matá-lo.
Onu öldürmek istedim sonra "rahatla" dedim kendi kendime.
Eu queria dar-lhe uma pêra, então pensei, "Deixa acalmar-me."
Onu öldürmek istedim.
Eu queria matá-lo!
Ciddi ciddi onu öldürmek istedim.
Queria mesmo matá-lo.
Onu öldürmek istedim.
Só quis matá-lo por isso.
Çünkü bir an, onu öldürmek istedim.
- Naquele momento, até queria.
Cehenneme gitsin. Tabii ki onu öldürmek istedim.
Vai à merda com isso, eu queria matá-lo.
Evet. Onu öldürmek istedim mi?
Eu queria matá-lo?
Senin öldüğünü söylediğinde onu öldürmek istedim!
Quando ele disse que estavas morta, eu queria-o morto.
Ve onu öldürmek istedim.
E eu quis matá-lo.
Ama bu onu öldürmek istedim demek değildir.
Mas isso não quer dizer que o quisesse morto.
Onu öldürmek istedim!
Apeteceu-me matá-lo!
Onu öldürmek istedim!
Quis matá-lo.
- Onu öldürmek istedim.
- Eu queria matá-lo.
Onu öldürmek istemedim, seni öldürmek istedim!
Não queria matá-lo, queria matar-te a ti!
Ben onu 15 yıl önce öldürmek istedim!
Eu queria vê-lo morto, à 15 anos atrás!
Onu öldürmek istedim.
Eu quis matá-la.
Ama sonra onu tekrar öldürmek istedim, çünkü babası daha yeni ölmüş biriyle kim evlenmek ister ki?
E, depois, voltei a querer dar cabo dela porque quem é que casa com alguém que acabara de enterrar o pai?
Onu çıplak ellerimle öldürmek istedim.
Queria matá-lo com as minhas próprias mãos.
Onu öldürmek istedim. Geri oldu.
Não há um ponto estável no ar.
Neredeyse bebeğimi annesiz bırakıyordum, hiç bu kadar korkmamıştım resmen delirdim ve onu öldürmek istedim.
Nem tinha visto a cara do sujeito até ele me sufocar. Não consegui tirar as mãos dele do meu pescoço.
Ben sadece onu durdurmak istedim, öldürmek istememiştim.
Estava apenas a tentar derrubar o miúdo, não a matá-lo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]