Görüyorum ki tradutor Russo
899 parallel translation
Şey, görüyorum ki üzerime çok geliyorsun.
Ну, я смотрю вы меня уже перевесили.
Beyler, görüyorum ki toplantı çoktan başlamış.
Господа, вижу, совещание в полном разгаре.
Bir zamanlar babanla tekrar bir araya gelebileceğimizi düşünmüştüm fakat görüyorum ki bu hiçbir zaman gerçekleşmeyecek.
Когда-то я думала, что мы с твоим отцом можем вновь быть вместе, но, что ж, я... Я вижу, что так уже не будет.
Walter, görüyorum ki değişmemişsin.
- Вижу, Уолтер, жизнь бурлит.
Görüyorum ki, karım doğru kocayı seçmiş.
Вижу, моя жена отыскала достойного жениха.
Görüyorum ki, Paula...
Только я заметил, Пола,
Kızıyordum ama şimdi görüyorum ki ne yaptığını biliyorsun.
Поначалу я разозлился, но теперь все понял.
Uzun bir süredir bütün bunların sebebinin Michel'in ölümü olduğunu düşündüm... ama şimdi görüyorum ki bu sadece bir bahaneymiş!
Я думал, что это всё из-за Мишеля, но сейчас я считаю, что это был просто предлог.
Görüyorum ki hiç kimse, benimle ilgilenmiyor.
Мне все равно, и до меня нет никому дела!
Görüyorum ki dostlarımdan etkilenmişsiniz.
Мои друзья повлияли на вас.
- Görüyorum ki bir daktilosu var.
Да, на ней он печатал счета и отчеты.
Görüyorum ki kendinden başka kimsenin fikirlerine kulak asmıyorsun.
Ты не хочешь слушать никого, кроме самого себя.
Görüyorum ki çocuklarımla senin aranda seçim yapmamı istiyorsun.
Ты пытаешься заставить меня выбирать между детьми и тобой!
Görüyorum ki aktörler 60 saniye içinde hazır olamayacak.
Я вижу, что актеры не будут готовы еще целую минуту.
Görüyorum ki sizin de fildişinden bir parçanız var.
У вас тоже костяной протез.
Görüyorum ki, bir çılgın başka çılgınları da üretiyor.
Один безумец сотворил других.
Görüyorum ki henüz yardım almaya hazır değilsiniz.
Что же, вижу, вы не готовы принять помощь.
Görüyorum ki onu unutmamışsın.
Точно! Вижу, Вы его хорошо запомнили.
Görüyorum ki tek düşüncen, anneni ve kardeşini kurtarmak.
Ты думаешь о том, как спасти свою мать и сестру.
- Görüyorum ki sizi bulmuşlar.
- О, вас уже нашли.
Ama bir şeyi rüyanda sık görürsen gerçek olur derler ve ben onu o kadar sık görüyorum ki.
Но, говорят, если видишь один и тот же сон больше одного раза он обязательно сбудется. А я видела его столько раз...
Görüyorum ki yalnızsınız, hanımefendi.
Я вижу, что вы одни, мадемуазель.
Görüyorum ki muhteşem bir Morandi tablosuna sahipsiniz.
Я вижу у тебя великолепный Моранди?
- Evet, görüyorum ki çok yakınsınız.
- Да, я вижу, что вы очень близки.
Görüyorum ki burası hala yedi kilit altında.
По-прежнему под семью замками.
Bu şekilde düşünüyordum ama şimdi görüyorum ki bu tamamen kendi hüsnükuruntummuş.
Таковы были мои помыслы, но, к сожалению, этого не случилось.
Görüyorum ki,..... sevgili babama öteden beri gösterdiğiniz lütfu, benden de esirgemiyorsunuz.
Я вижу, что вы будете также добры ко мне, как всегда были добры к моему милому отцу.
Oh, görüyorum ki yıldönümünüzü kutluyorsunuz.
Я вижу, вы празднуете вашу годовщину.
Görüyorum ki bir şey arıyormuşsunuz.
Вы... вы что-то искали, насколько я понял?
Görüyorum ki beni burada istemiyorsun.
То есть, вы не хотите меня больше видеть.
Görüyorum ki misafiriniz var.
У вас гости? - Неважно.
Ama görüyorum ki sen çok aradın nedenleri.
Но насколько я вижу вы искали причины.
Görüyorum ki Flavius öldürülmüş. Üzgünüm.
Капитан, вы сказали, что Флавия убили.
Fakat görüyorum ki dersini almalısın. Lars?
Но вижу, вам нужно преподать урок.
Görüyorum ki bu çok zormuş.
Пистолет сам не стреляет.
Görüyorum ki terzinizi değiştirmişsiniz.
Вижу, вы поменяли портного.
Görüyorum ki küçük toplantımız etkisini gösterdi ha?
Похоже, имеет смысл физическое наказание.
Ancak görüyorum ki üzüntü kalbine girememiş.
в сердце твоём нет печали.
Görüyorum ki beni dinlemek için bir neden görmüyorsun.
Смотрю, ты сейчас плохо соображаешь.
Rokoko'nun düşmanı. - Görüyorum ki biliyorsunuz!
- Я вижу, вы разбираетесь.
Barlarda kavga, halka açık yerlerde ahlaksızlık, ve gençlerde yoldan sapma var. Görüyorum ki hepsinin kaynağı burası.
и этот непристойный для общественного заведения бардак в баре... и это разложение молодежи...
Görüyorum ki buradaki mezarların çoğuna ağaç dikmişsiniz.
Вижу, что большую часть деревьев на могилах посадили вы.
Görüyorum ki siz centilmenler arka deliğe kıymet veriyorsunuz öyleyse hikayelerim bu konu üstüne olacak.
Я вижу, что Вы господа уважаете задницу... так что я посвящу мои истории этому предмету
Görüyorum ki geç kalmışım.
Я спешил, но не получилось.
Görüyorum ki eğer bir şeyi kafana koymuşsan. Hiçbir şey onu değiştiremez.
Я так понимаю, что если ты решила что-то, ничего тебя не переубедит.
Artık açıkça görüyorum ki, sizin planınız insanlığı iyi eylemlerle nefessiz bırakmak.
Я совершенно ясно вижу, что вы замыслили сокрушить человечество благодеянием.
"Bu adamla uyumayı ne kadar istedim ki rüyasını bile görüyorum" diye düşünüyorsun.
что даже снится?
Görüyorum ki herkes çok çalışıyor.
Я вижу, что все трудятся в поте лица.
Aşkım, sen ne diyorsun? Tabi ki onu çok sık görüyorum.
Милый, о чем ты говоришь?
Mesela dedi ki : "Seni, aranızda duygusal bir bağ olan veya olacak olan orta yaşlı bir adamla aynı ofiste çalışırken görüyorum."
"Например", - сказала она. "У меня только что было мгновенное видение, как ты... сидишь в кабинете у невесёлого мужчины средних лет, с которым у тебя есть или будут чувственные отношения".
Görüyorum ki O'nu seviyorsunuz.
Вижу, что вы любили его.