Öyle bir şey olmayacak tradutor Russo
497 parallel translation
- Seninle geleceğim! - Öyle bir şey olmayacak.
- Ничего подобного.
Canını sıkmaktan nefret ederim, bayım, ama öyle bir şey olmayacak.
Я не хочу извинятся за зов природы, Гарри. Перебьетесь, мистер.
- Öyle bir şey olmayacak! - Sen öyle san.
Ничего не пойдет плохо!
Büyük ihtimalle öyle bir şey olmayacak.
Этого вероятно, никогда не случится.
Öyle bir şey olmayacak, Swifty.
Этого не будет...
Öyle bir şey olmayacak.
- Этого не будет.
- Öyle bir şey olmayacak.
- Этого не случится.
- Öyle bir şey olmayacak.
- Не особо.
Öyle bir şey olmayacak.
Этого не будет.
- Asla öyle bir şey olmayacak.
Такого никогда не случиться.
Evet. Öyle bir şey olmayacak.
Да, хорошо, этого никогда не случиться.
Öyle bir şey olmayacak.
Ничего такого не случится.
- Öyle bir şey olmayacak.
- Этого не будет.
Öyle bir şey olmayacak, Waİter. Olmayacak.
Этого не будет, Волтер, Я не позволю этому случиться.
Öyle bir şey olmayacak.
Этого никогда не произойдёт.
- Öyle bir şey olmayacak.
- Этого бы не случилось.
Bak Steven, senin boyuna bira içen benim de şişko olduğum geleceğimize dair görüşün varya öyle bir şey olmayacak, çünkü ben şişko olmayacağım.
Так, Стивен, как насчет твоей версии нашего будущего, где ты лакаешь пиво, а я жирная? Этого не будет никогда, потому что я не растолстею.
Ama ikimiz de biliyoruz ki ; bunu kimin yaptığını bulana kadar öyle bir şey olmayacak.
Мы оба знаем, что этого не произойдет, пока мы не найдем, кто это сделал.
Biri yardıma gelmezse işim bitik fakat bu sefer öyle bir şey olmayacak!
Кто бы мог подумать, что он появится, когда я так влип... Но второй раз такого не случится.
Şİmdi öyle bir şey olmayacak.
Но в этот раз все будет по-другому.
Öyle bir şey olmayacak, tamam mı?
Больше этого не случится, понятно?
Öyle bir şey olmayacak.
Ётому не бывать.
Ama öyle bir şey olmayacak değil mi?
И такого не будет. Верно?
Denize girmek falan istiyorsa öyle bir şey olmayacak.
Потому что если из-за купания в океане, то ответ - нет, ему нельзя купаться в океане.
Öyle bir şey olmayacak.
Он не придёт.
Öyle bir şey olmayacak tamam mı?
Я возвращаюсь.
Öyle bir şey olmayacak.
Этого не случится
Öyle bir şey olmayacak, Eddie.
Никакого "этого раза" не будет, Эдди.
Öyle bir şey olmayacak.
- Этому не бывать. - Да.
- Hayır, öyle bir şey olmayacak, söz.
Нет, я обещаю. Подобного я вам бы не подкинула
Asla öyle bir şey olmayacak.
Не бывать этому.
Lynn bir şekilde bu işe bulaşırsa, sizin istifa edeceğinizden korkuyor. Dedikoduları duymuş olmalısınız. - Hayır, öyle bir şey olmayacak.
Линн боится, что вы уйдете в отставку, если она будет вовлечена в это.
- Öyle bir şey olmayacak.
Такого не будет.
Baban binemeyecek. Babanı kimse bindiremez. Öyle bir şey olmayacak.
Папе это не нравится, так что на горки папа не пойдет.
Sana söyleyeyim, öyle bir şey olmayacak.
Ну, я тебе скажу, что этого не будет.
Öyle bir şey olmayacak.
Этого не случится.
Öyle bir şey olmayacak George.
Такого не будет, Джордж. Ты застрял.
Eğer yüz yüze ya da telefonla söyleseydim her şeyin eski haline döneceğini düşünebilirdi, ama öyle bir şey olmayacak.
Если бы я позвонила или сказала бы ему в глаза он мог бы подумать что все можно вернуть, как было, но это невозможно.
- Üzgünüm, öyle bir şey olmayacak.
- Этого не случится.
Öyle bir şey olmayacak.
Ты этого не сделаешь.
Ama öyle bir şey olmayacak.
Но я не буду этого делать.
Elbette, öyle bir şey olmayacak. Eğer federaller kavga isterlerse.
Конечно, этого не случится, если федералы ступят на тропу войны.
Öyle bir şey olmayacak.
Этому не бывать.
Öyle bir şey olmayacak.
Этого не произойдет.
Maalesef öyle bir şey olmayacak.
Никогда.
Öyle bir şey olmayacak.
Поэтому страдают твои друзья.
Üzgünüm ama asla TV'de ve filmlerde gördüğün tarzda sevgi dolu bir anne - kız ilişkimiz olmayacak çünkü öyle bir şey yok!
Мне очень жаль, но мы никогда не будем любящими мамой и дочкой. А знаешь почему? Потому что так не бывает!
- Hayır. Öyle bir şey olmayacak.
Нет, этого не будет.
Öyle bir şey asla olmayacak.
Ничего не выйдет.
Öyle bir şey olmayacak.
- Этого никогда не случится.
oyle bir sey olmayacak.
Это не должно случиться
öyle bir şey değil 75
öyle bir şey yok 92
öyle bir şey demedim 65
öyle bir şey işte 17
öyle bir niyetim yok 19
öyle bir şey söylemedim 27
öyle bir şey yapmadım 19
öyle bir şey 74
öyle birşey yok 16
öyle biri yok 28
öyle bir şey yok 92
öyle bir şey demedim 65
öyle bir şey işte 17
öyle bir niyetim yok 19
öyle bir şey söylemedim 27
öyle bir şey yapmadım 19
öyle bir şey 74
öyle birşey yok 16
öyle biri yok 28
bir şey olmayacak 68
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyle işte 113
öyle oldu 102
öyle mi diyorsun 87
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyle işte 113
öyle oldu 102
öyle mi diyorsun 87
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öyle deme 154
öyle görünüyor 500
öyle olsun bakalım 50
öyle mi düşünüyorsun 363
öyle değil 521
öyle olsa iyi olur 27
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öyle deme 154
öyle görünüyor 500
öyle olsun bakalım 50
öyle mi düşünüyorsun 363
öyle değil 521
öyle olsa iyi olur 27
öyle misiniz 16
öyle kal 87
öyle mi söyledi 29
öyle miyim 118
öyle mi oldu 22
öyle miydim 20
öyle değilmi 21
öyle kal 87
öyle mi söyledi 29
öyle miyim 118
öyle mi oldu 22
öyle miydim 20
öyle değilmi 21